Fransız sağının cumhurbaşkanı adayı François Fillon kimdir?

Fransa'da, sağcı cumhuriyetçilerin cumhurbaşkanı adayı François Fillon oldu.

Evin Nagehan

1981’de Fransa’nın en genç milletvekili olarak Ulusal Meclis’e giren François Fillon, Nicolas Sarkozy’nin cumhurbaşkanlığı dönemindeki (2007-2012) beş yıllık başbakanlığının ardından 2017 cumhurbaşkanı seçimlerine aday olmaya hak kazandı.

Geçtiğimiz hafta yapılan önseçimlerde açık ara birinci olan Fillon, Alain Juppe’yle baş başa kaldığı ikinci turda oyların 70%’ini alarak önümüzdeki Nisan ve Mayıs aylarında yapılacak olan seçimlerde Fransa ‘sağı ve merkezinin’ adayı olarak yarışacak.

THATCHER HAYRANLIĞI: 100 MİLYAR AVROLUK BÜTÇE KESİNTİSİ

Yeni sağ politikaların 1980’lerdeki İngiltere’deki uygulayıcısı Demir Leydi lakaplı Thatcher hayranlığıyla da bilinen François Fillon ele alacağı en önemli başlıklardan biri de bütçede yapılacak kesintiler. Fillon seçilmesi halince 2017’den 2022’ye kadar kamu harcamalarını 100 milyar dolar azaltmayı vadediyor.

EMEKLİLİK YAŞI 65, YARIM MİLYON KADRO İPTAL

Bu kesintilerin gerçekleşmesi için öngörülen tedbirlerin en önemlisi, 2010 yılında Sarkozy döneminde 62’ye çıkartılan emeklilik yaşını 2020’de daha da artırarak 65 yapmak. Bu doğrultuda alınacak önlemlerin ikinci de kamudaki memurların sayısını azaltmak. Fillon’un önerdiği rakam ise oldukça dikkat çekici: 500 bin kadronun kaldırılması. Fillon’un ekonomi politikasının üçüncü ayağını ise sağlıkta ve yerel yönetimlerde yapılması öngörülen 20 milyar dolarlık kesinti oluşturuyor.

François Hollande’ın uyguladığı sermaye yanlısı politikaları daha da şiddetli uygulayacağının sinyallerini veren Fillon, programında işsizlik oranını 10%’dan 7%’ye indirmeyi öngörüyor.

RUSYA’YLA İLİŞKİLER: YENİDEN BAŞLASIN

Atlantikçi liberaller ve liberal sol Fillon’un neoliberal politikalarından ziyade Rusya’yla geliştirilebilecek yeni bir yaklaşımından olan rahatsızlığını saklamıyor. Le Monde ve Liberation’da genel olarak Fillon’un Rusya ve Suriye politikasıyla ilgili kaygılar dile getiriyorlar.

Le Figaro’da geçtiğimiz aylarda Eugénie Bastié imzasıyla yayınlanan bir makale önümüzdeki seçimlerde Rusya faktörünün önemli bir değişken olacağına dikkat çekiyor. Makalede Juppe’nin Rusya konusunda daha septik olduğunu belirtilirken, Fillon’un Rusya’yla olan ilişkileri yeniden kurmak istemesi vurgulanıyor. Buna destek olarak da Fillon’u destekleyen iki milletvekilinin Kırım’a geçtiğimiz iki senede yaptığı ziyaretler gösteriliyor.

Fillon, Kasım ayı başlarında France Inter radyosunda gazetecilerle birlikte katıldığı bir soru-cevap programında Rusya’ya Panama veya Lüksemburg muamelesi yapmanın çok büyük bir saçmalık olduğunu söylüyor. Aynı programda ağırlık merkezi Asya’ya kaymakta olan dünya ekonomisine Rusya’yı ittirmemek gerektiğinin altını çiziyor. Bir gazetecinin Rusya’nın Halep’i bombalamasıyla ilgili olarak verdiği yanıtta Fillon, Hollande’ın yanlış dış politikalarının Rusya’nın Ortadoğu’da güç kazanmasına sebep olduğunu belirtiyor.

Fillon, Ekim ayında yaptığı bir yazılı açıklamada De Gaulle’ün Nazilere karşı Stalin’le yazıştığını ve onunla işbirliğine gittiğini, buna karşın Hollande’ın ‘İslami totalirizme’ karşı mücadelede Putin’den kaçtığını vurguluyor. L’Express dergisi ise 2014 başlarındaki bir makalede Fillon’un Rusya sevgisinin 1980’lerde Gorbaçev’i ziyaretine kadar gittiğini yazıyor. Fillon, 2013 Mart’ında başbakanlık görevi bittikten sonra,  milletvekili sıfatıyla Putin’i Rusya’da ziyaret etmişti.

FİLLON RUSYA’YA UYGULANAN AMBARGODAN RAHATSIZ

Rusya’nın AB’ye tarım ürünlerinde uyguladığı ambargo ve bundan etkilenen çiftçilerin talepleri Fillon’un Rusya’yla olan ilişkileri düzeltmek istemesinin ardındaki sebeplerden biri olarak öne çıkıyor. Fillon geçtiğimiz Şubat ayında Hollande’a yaptığı çağrıda Rusya’ya karşı alınan ekonomik tedbirlerin uluslararası arenada hiç bir etkisinin olmadığını, buna karşılık Rusya’nin aldığı karşı önlemlerin AB ve Fransa’daki tarım sektörünü olumsuz olarak etkileyeceğini belirtmişti.

SURİYE: ŞAM’LA YENİ İLETİŞİM KANALLARI

Fillon Suriye konusunda Hollande’dan farklı bir politika izleneceğinin işaretlerini uzun süredir veriyor. Her ne kadar Esad’ın ‘diktatör’ olduğunu iddia etse de Esad’ın halkın bir bölümü tarafından desteklendiğini söylüyor. Fillon IŞİD’e karşı mücadelede Esad’la işbirliği savunan bir pozisyon alırken, Fransa’nın Şam’daki büyükelçiliğini yeniden açmayı ve Esad yönetimiyle bir iletişim geliştirmeyi öneriyor.

‘HERKES İÇİN EVLİLİK’ YASASI

Geleneksel ve Katolik değerleri savunan Filon her ne kadar eşcinsel evliliğinin yasallaşmasından rahatsız olan bir kitle tarafından desteklense de, iktidara gelmesi durumunda bu konuda geriye dönük bir adım atmayacağı izlenimini veriyor. Bu konuda daha ziyade evlat edinme ve aile konusuna odaklanacağının ve LGBT çiftlere bu konularda sınırlama getirileceğinin sinyallerini veriyor.

CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ VE RUSYA

Fransa’da ilginç bir şekilde merkez sağ, Milliyetçi Cephe ve ‘komünist’ sol farklı merhalelerde ve saiklerle de olsa Rusya’yla olan ilişkiler, Suriye konusunda daha dikkatli ve gerilimleri azaltan bir politikadan yanayken iktidardaki ‘sosyalistler’ ve etrafındaki liberaller şimdiye kadar daha Atlantikçi  ve Suriye konusunda daha müdahaleci bir pozisyonu savunuyorlardı. Suriye halkının direnişi, Başar Esad’a olan desteği ve Rusya’nın bölgeye müdahalesi son senelerde Suriye’deki gelişmelerin gidişatını değiştirirken, Trump’ın Amerikan devlet başkanlığı seçimlerini  kazanması bu cenahta alınan pozisyonların yeniden gözden geçirilmesine neden olabilir.

2017 SEÇİMLERİ İÇİN KARTLAR AÇILIYOR

Fransız Komünist Partisi ise geçtiğimiz cumartesi 2017 seçimlerinde ‘Boyun Eğmeyen Fransa’ çatısı altında cumhurbaşkanlığı seçimlere giren Jean-Luc Melenchon’u destekleme kararı aldığını bildirdi. Ulusal Cephe’nin adayı ise Marine Le Pen. Öte yandan Fransız merkez solu cumhurbaşkanı adayını Ocak ayında belirleyecek, fakat PS’in (Sosyalist Parti) adayının kim olacağı Fransız kamuoyu için hala bir soru işareti.

MERAKLISINA FRANÇOIS FILLON

Fillon, çocukken iki defa uzaklaştırma almış. İlkinde ortaokuldayken sınıfın ortasında biber gazı ampülünü kırmış ve öğrenciler sınıfı boşaltmak zorunda kalmışlar. İkincindeyse, lisedeyken de İngilizce öğretmeninden memnun olmayan genç Fillon, diğer öğrencileri de örgütleyerek onlarla birlikte hocasını istifaya çağıran bir pankart açmış.

Fillon, İngiliz-Galler kökenli Pénélope Kathry Clark’la evli ve beş çocukları var.