Yüzsüzlük anıtı Ertuğrul Günay

AKP’nin “solabakan” Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Başbakan Erdoğan’ın “ucube” dediği, AKP’nin yıkmaya hazırlandığı “İnsanlık Anıtı” tartışmasında açıklama yaptı ve herkesin gözünün içine baka baka “Başbakan heykele ucube demedi” dedi!

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, AKP’lilerin attıkları ve tepki çeken her adımı, “eski solcu” bilinmesinin ve dönekliğinin verdiği pişkinlikle, yumuşatıcı açıklamalar yapmasıyla tanınıyor.

Günay bunları yaparken bazen yüzsüzlük yapıyor, bazen yalan söylüyor, bazen ise, bugün olduğu gibi, açıkça herkesi aptal yerine koyuyor.

İnsan iki gün içinde yalan söyler mi? Günay söyler!
Ertuğrul Günay, yüzsüzlüğünü Deniz Baykal’a ait olduğu iddia edilen seks kasedi çıktığında da göstermişti. Günay, “Baykal’ın istifası hakkında konuşmayacağım” dediğinde, henüz iki gün önce uzun uzun açıklamalar yaptığını unutmuş görünüyordu. Günay’ın nasıl yalan söylediğinin haberi için:
Günay ne konuştuğunu unuttu!

Günay, Erdoğan’ın “ucube” olarak nitelediği, Kars’taki “İnsanlık Anıtı”yla ilgili tartışmada “Sanıyorum biraz haksız ve abartılı bir yorum oldu. Ben Kars gezisinde Başbakan ile birlikteydim, Başbakanın ağzından hiç bir mekanda heykel sözü çıkmadı” dedi.

Erdoğan aynen şunları söylemişti: “Burada Hasan Harakani Hazretlerinin hemen yanı başına bir ucube koymuşlar, garip bir şey dikmişler. Oradaki tüm vakıf eserlerinin, o sanatkarane eserlerin olduğu yerde böyle bir şey olması düşünülemez. Konuyla ilgili olarak belediye başkanı görevini süratle yerine getirecektir. Bunu süratle bekliyoruz. İnşallah ilk gelişimizde bunu da göreceğiz. O çevreyi nasıl istimlak ederek, kamulaştırarak tertemiz pırıl pırıl hale getirdiysek, o bölgeyi gayet güzel bir park haline belediyemiz süratle getirecektir.

Erdoğan’ın sözlerinde anıttan bahsettiğini herkes o kadar iyi biliyordu ki, AKP’li Belediye Başkanı “Evet yıkacağız o anıtı” dedi, Bakan Ahmet Davutoğlu “Yıkılmalı, yakışmıyor” dedi. Ama Günay’a göre Erdoğan böyle bir şey demedi!

Bir başka “yok öyle bişey” hikâyesi
Erdoğan’ın herkesin önünde, alenen yaptığı “ucube” benzetmesi için “Demedi” diyebilen Günay, benzeri bir yüzsüzlüğü set işçilerinin durumuyla ilgili meclis soru önergesine verdiği cevapta da sergilemişti. Günay, yanıtında “setlerde sigortasız çalıştırılan yok” demişti! İlgili haber:
Bakan’a göre sigortasız çalışan yok!

Günay açıklamasında şunları da söyledi: “Anıtın verdiği mesaj doğru, yer seçimi yanlış. Amacımız sanatçının eserine saygısızlık değil. Sanatçı Mehmet Aksoy'u tanırım. İncinmesini istemem. Ondan bir tema kompozisyon istenmiş o da elinden geleni yapmış.”

Günay’ın “incinmesini istemem” dediği heykeltraş Mehmet Aksoy, AKP’nin tavrı için “Bunu parçalayarak yıkacaklar ya da altına dinamit koyacaklar. Taliban’a dönerler. Taliban gibi bir görüntü olur” ifadelerini kullanmıştı.

Allianoi’de de aynı yüzsüzlüğü yapmıştı
Eski Fikir Kulüpleri Federasyonu üyesi, sonrasında uzun yıllar CHP’li Ertuğrul Günay, bu yüzsüzce AKP savunuculuğunu bir taktik olarak sürekli uyguluyor.

İzmir’in Bergama ilçesindeki antik kent Allianoi, AKP’liler tarafından kumların altına gömüldü. AKP kenti yok etme girişimine başladığı sırada arkeologların başını çektiği duyarlı insanlar konuyu gündeme getirmişler ve AKP’nin çabası büyük tepki toplamıştı.

Olaya şarkıcı Tarkan dahi sessiz kalamamış, tepki göstermişti. Tarkan’a yanıt veren Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu ise “Ben baraj yapmayı bırakıp şarkı söylersem işler değişir. Bunun için Tarkan da şarkı söylemeye devam etsin. Sanatçı arkadaş sanatıyla ilgilensin. Herkesin bir ihtisası vardır. Herkesin bilmediği bir konuya burnunu sokarsa çok yanlış olur” demişti.

Eroğlu’nun bu skandal sözlerini toparlamak yine Günay’a düşmüştü. Ertuğrul Günay, Eroğlu için “Sözleri amacını aştı” demiş, “Tarkan'ı sorumluluğundan dolayı kutluyorum” diye eklemişti.

Üstelik Günay kısa süre sonra ağız değiştirmiş, Eroğlu’nun Tarkan patavatsızlığı unutulunca “Allianoi duyarlılığı abartılıyor” diyerek duyarlı insanları suçlamıştı.

Peki sonuç ne oldu? Allianoi kenti, kumlar altına gömüldü. Günay’ın sözleri ise sadece basıncı almaya yaradı.

Kusturica’yı fırsat bildiler
Ertuğrul Günay’ın başrol oynadığı bir başka örnek, yönetmen Emir Kusturica’nın Antalya Altın Portakal Film Festivali’ne gelişinde yaşanmıştı. Yandaş medyanın öncülüğünde Kusturica’ya karşı yoğun bir medya kampanyası başlatılmış, AKP de bu saldırıya destek vermişti.

Deniz Gezmiş’in kardeşi de yalanlamıştı
Ertuğrul Günay, AKP’nin “sol açığını” oynarken tıpkı partidaşları gibi yalan söylemekten de çekinmiyor. Ertuğrul Günay, ne kadar solcu olduğunu kanıtlamak ihtiyacıyla, bir gazetecinin “Deniz Gezmiş’le yakın arkadaş mıydınız?” sorusuna “Evet çok yakın tanışırdık” yanıtı vermiş yanıt derhal Deniz’in kardeşi Bora Gezmiş tarafından yalanlanmıştı. İlgili haber:
Deniz Gezmiş’in kardeşi Ertuğrul Günay’ı yalanladı

Bakan Günay ise, bunu bahane ederek festivale gitmemişti. Oysa gerçek niyet, CHP’nin eline geçen Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin organizasyonunda görünmemek idi. Kendileri birkaç ay önce Bursa’da kendi belediyeleri eliyle ağırlamış oldukları Kusturica’ya karşı bu kampanyayı örgütleyen AKP’nin başrol oyuncusu Günay, tartışma gündeme oturup Kusturica “Bu ülkenin Kültür Bakanını bir düşman olarak gördüğümü belirtmek istiyorum” deyince “akil adam” tavrıyla “Çok talihsiz açıklama. Kendisine abartılı çeviriler yapmışlar. Allah’a havale ediyorum” yanıtı vermişti.

Haydarpaşa’da da yüzsüz!
İstanbul’un en önemli sembollerinden olan Haydarpaşa Garı, AKP’nin göz diktiği kent miraslarının başında geliyor. AKP, Haydarpaşa Garı’nı yıkıp, garı da içine alan bölgeye 7 adet gökdelen dikme projesini senelerdir dile getiriyordu.

Kasım ayında, onarımı yapan AKP’ye yakın bir şirketin özensizliği nedeniyle Haydarpaşa’nın çatısı yandığında da haliyle herkes AKP’nin bu niyetini hatırlamış, AKP’yi suçlamıştı.

Günay ise, sanki AKP asla böyle bir şeyi gündeme getirmemiş gibi, “Bazı spekülasyonlar var, işte Haydarpaşa'dan böylece kurtulmak ve yerine başka bir yapı kurmak gibi. Bugünkü yasal mevzuat karşısında çok şükür ki bu imkansız” demişti. Halbuki AKP için yasal mevzuatı değiştirmenin ne kadar kolay olduğunu ve bu yola ne denli sık başvurulduğunu cümle alem biliyor.

(soL - Haber Merkezi)