Alman Devleti Kıpırdanıyor

Kapitalizmin krizinin merkez ülkeler devletlerinde bazı dönüşümlere yol açtığını biliyoruz bunların ilki ve en önemlisi, teröre karşı mücadele adı altıda yapılanlar ve bu önlemlerin toplumsal muhalefeti bastırmak için kullanılacağı konusunda kimsenin kuşkusu yok. Avrupa Birliği’nin elebaşısı olan Alman Devleti de, ‘teröre karşı’ gerekçelerle bir dizi önlemi yasalaştırdı ve artık ‘gönlünün çektiği’ni ‘içeri’ almakta herhangi bir engelle karşı karşıya bulunmuyor. Ancak, bu önlemler, tıpkı kapitalizmin kriziyle boğuşan diğer merkez ülke yönetimleri gibi, Alman oligarşisine yetmiyor. Bunun, Almanya’ya özel nedenleri de var. En önemli neden, Almanya’nın, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra, yenenler tarafından dayatılan bazı kısıtlamalar ve uygulamalarla ‘bağlanmış’ olması. Almanya, savaş sonrası kısıtlamalardan kurtulmaya çalışıyor ve bu nedenle de, kıpırdanıyor.

Kıpırdanma göstergelerinden ilki, daha önce değinmiştim, Almanya’nın, ‘dual kullanım’ konusundaki engellerden kurtulmaya yönelmesi. Dual kullanım, sivil ve barışçı amaçlarla olabileceği kadar, askeri ve savaşçı amaçlarla da yararlanılabileceği düşünülen üretim dallarıyla ilgili kısıtlamaların kağıt üzerindeki adı. Yani, enerji alanındaki bir yatırımın aynı anda nükleer bomba üretimine, kimya alanındaki bir yatırımın aynı anda kimyasal silah üretimine, biyoloji alanındaki bir yatırımın biyolojik silah üretimine de yarayabileceği düşüncesiyle savaşın galiplerinin Almanya’ya getirdikleri kısıtlamalara verilen isim. Almanya, bu kısıtlamalardan kurtulabilmek için gerekli yasal düzenlemeleri gündeme almış durumda. İstediği alanda, istediği gibi üretim yapabilmek istiyor. İstediği silahı üretip satmayı yani.

İkinci kıpırdanma göstergesi, Alman Devleti’nin, artık tümüyle ‘kendi için’ bir devlet haline gelme çabası. Bu, özellikle Dönerci Cinayetleri olarak bilinen Neonazi katliamının ardından Alman medyasında yer alan haberlerden izlenebiliyor. Alman medyası diyor ki, ‘güvenilir kaynaklardan aldığı bilgilere göre’, Alman FBI’si denebilecek Bundesamt für Verfassungsschutz’un, Neonazi örgütler içinde yüzün üzerinde v-mann’ı, ‘adamı’, Amerikancası ile undercover’ı bulunuyormuş! Böylece, BfV, yoğun eleştiri bombardımanına tutuluyor. Bu bilgiyi açıklayan kim, Alman medyası dayanağı, güvenilir kaynaklar. Demek ki, güvenilir kaynakların verdiği bu bilginin ardından, bazı şeyler olacak, beklenti bu. Ne olabilir? Alman güvenlik kurumlarının yapılarının değişmesi. Bu yapılar ne zaman ve kimler tarafınan oluşturulmuştu? Savaştan sonra ve Amerikalılar tarafından. Almanya, iç ve dış güvenlik alanında kıpırdanıyor ve devletini, bu konuda da, tümüyle kendi için bir hale getirmeye yöneliyor.

Üçüncü kıpırdanma göstergesi, yavaş yavaş başlayan ve başlatılmasına Alman oligarşisinin ‘hoşgörü’ gösterdiği bir tartışma. Bu tartışma, üç alanda, kamu gücünün artırılmasına yönelik. Bunlar, bankacılık, su ve enerji. Demek oluyor ki ya da öyle yorumlanabilir ki, bu üç alan, Alman oligarşisinin henüz tümüyle denetleyemediği ve kendi yumuşak karnı olarak gördüğü alanlar, ve de yakın bir gelecekte bu konularda da bazı gelişmeler söz konusu olabilir.

Dikkatimizi çektiği, çekebildiği, medyadan izleyebildiğimiz için sözünü ettiğimiz bu konular dışında da, Alman Devleti’ni, kendi için olmaya yöneltecek başka önlemlerle ilgili süreçler de işliyor olabilir.

Tüm bunlar, merkez ülke deyince önemi göz ardı edilemeyecek bir ülke, Almanya tarafından yapılınca, ister istemez dikkat çekiyor. Bir önceki yazımda, finans kapitalle sanayiciler arasında, ‘sorun çözme’ konusunda baş gösteren farklılığa değinmiştim. Biri, finans kapital, –ki, karar alma süreçleri çok karmaşık ve küresel- mevcut durumu sürdürebilme konusunda hevesli, öteki, sanayi, –ki, karar alma süreçleri daha yalın ve tümüyle ulusal- mevcut durumun devamının olanaksızlaşabileceği koşullara kendini hazırlıyor.

Sonuç olarak, geleceğe hazırlanılıyor. Tarih tekerrür etmiyor belki ama, sermayenin kendini kurtarmak için değişik dönemlerde yaptıkları benzerlikler taşıyor. Bu benzerliği bir aşamada kırabilmek için, önce kırabilme düşüncesinin önündeki içsel engelleri yıkmak zorunlu gibi görünüyor. Sonra da, yeni ve yaşanası bir gezegen için yapılacakları belirlemeye sıra geliyor.

[email protected]