Olanlara bakın!

Bırakın geçen 10 yılı, son bir haftadır olanlara bakın. AKP okulların açılması öncesinde bir hızlı atak daha yaparak gerici ve piyasacı eğitimi daha da derinleştirmek için adımlar attı, bu iktidarın çocuklarımızı nasıl bir geleceğe doğru sürüklemek istediğini bize gösterdi.

Geçtiğimiz hafta Bakan Nabi Avcı, yeni ortaöğretime geçiş sistemini Ankara’nın en lüks otellerinden birinde açıkladı. Yeni sistemin öne çıkan yanı, ortaokul öğrencilerinin temel dersler olarak adlandırılan 6 dersten yılda girecekleri 2 sınavın, yani toplamda 12 sınavın liselere yerleştirmede temel belirleyen haline getirilmesi. Yani mezun olana kadar 3 yılda 36 sınav! Temel dersler arasına din kültürü dersinin katılması da işin cabası. Avcı bu sistemle okullara bağlılığını artacağını, okul dışında dershane gibi paralı eğitim veren kurumlara gereksinim duyulmayacağını iddia ediyor. Öğrenciler 36 tane birbirleriyle rekabet edecekleri sınava girecekler ve dershanelere ihtiyaç olmayacak! AKP geçtiğimiz yıllarda da liselere geçişte “dershanelere gereksinimi ortadan kaldırmak” iddiasıyla, 8. sınıfta yapılan bir merkezi sınavı, 6., 7. ve 8. sınıflarda yapılan üç sınava çıkarmıştı da, bırakın dershanelere zorunlu ilginin azalmasını, dershaneye başlama yaşı daha da küçülmüştü. Şimdi aynı masala bir kez daha inanmamızı istiyorlar.

Bitmedi. Hafta sonu yeni Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği (OKY) ve özel meslek liselerine yönelik devlet desteğine ilişkin yönetmelikler yayımlandı. İki yönetmelik, AKP’nin eğitime yönelik gerici ve piyasacı kuşatmasında atacağı yeni adımları düzenliyor.

OKY ile atılan bir adım, öğrencilerin lisede eğitimini sürdürürken evlenmesine olanak sağlıyor. Daha önce, eğitim görürken evlenen öğrencilerin kayıtları okuldan siliniyordu. Bilindiği gibi AKP tarafından 4+4+4 sistemi ile lise eğitiminin açık öğretim yoluyla tamamlanmasının önü açılmıştı. Yeni OKY ile artık lisede evlenen öğrencilerin örgün eğitim kurumlarından kaydı silinecek ama öğrenciler açık liselere kaydedilecek. Özellikle küçük yaşta kız çocuklarını etkileyecek bu dönüşümle birlikte, ne yazık ki önümüzdeki yıldan itibaren örgün eğitimi terk eden ve evlenen çocukların sayısının nasıl arttığını hep birlikte göreceğiz. Yeni OKY küçük yaşta ailelerinin zoruyla evlendirilmek istenen çocukları koruyan bir duvarı da kaldırmış oluyor.Artık çocukların öne sürebilecekleri bir “okuldan atılma” yaptırımı söz konusu olmayacak.

OKY ile getirilen başka değişiklikler de eğitimde gerici kuşatmanın derinleştirilmesine olanak tanıyor. Bunlardan biri yönetmelikte bulunan, “imam hatip liselerindeki meslek dersleri öğretmenlerinin, ders saatleri içerisinde ya da dışında öğrencilerini çevreyle ilişki kurmalarına teşvik etmesi ve dini konularda halkın bilgilendirilmesine yönelik faaliyetlere katılmasına” yönelik madde. Çevrenizde imam hatip liseleri varsa, bundan sonra çeşitli cemaatlerle birlikte mahallerinizi topluca ziyaret eden, size dini bilgiler aktarma çabası içerisinde olan imam hatip öğretmenlerini ve öğrencilerini görürseniz şaşırmayın. Diyanet’in aile imamı projesinden sonra bu da MEB’in aile imam hatipleri projesi olsa gerek!

Yeni OKY’de “talep olması halinde ibadet ihtiyaçlarını karşılayacak uygun mekân ayrılabilir” ifadesi de dikkat çekiyor. Hatırlayacaksınız, 4+4+4’ün uygulamaya konmasının ardından “talep var” yalanıyla birlikte okullarda mescit istekleri dillendirilmeye başlanmıştı. “Talep var” yalanlarının gerçekliğini imam hatip okullarından biliyoruz. Aynı yalanla açılan okullardan onlarcası hiçbir öğrenci kayıt olmadığı için kapatılmış, bu okulların yarısının da kontenjanlarının yüzde 50’si daha dolmamıştı. İstediği sonucu alamayan AKP, bir taraftan genel liseleri dönüştürerek öğrencilere zorla imam hatip dayatması yaparken, belli ki diğer taraftan da bütün okulları imam hatipleştirmek için yeni adımlar atma peşinde.

Yapılan değişiklikler, Organize Sanayi Bölgelerinde (OSB) açılan özel mesleki ve teknik okullara devlet tarafından verilecek desteği de içeriyor. Emek sömürüsünün en yoğun olduğu OSB’lerde patronların mesleki okullar açmasını teşvik eden bu değişikliğe göre, bu okullarda okuyan her öğrenci için devlet, okul sahiplerine 5 bin TL’ye kadar destek verecek. Oh ne ala! Bir taraftan küçük yaşta çocukları emek sömürü sü cehenneminin içine at, bunu teşvik için de, bütçe yok diyerek devlet okullarından desteklediğin kaynakları patronlara altın tepsi içinde uzat.

Gerçekten yazık. AKP ile geçen her gün çocuklarımız için karanlık bir geleceğin inşasına yeni tuğla koymak anlamına geliyor. Halk çocuklarımızın geleceğini, bu gerici-piyasacı düzenin yıkılmasını sağlayarak kuracak.