Giderayak

Dün dolu dolu bir Resmi Gazete yayımlandı. İçinde 14 atama kararnamesi; 9 Özelleştirme Yüksek Kurulu Kararı; 9’u Kentsel dönüşüm, biri Cari Hizmet Maliyetlerine öğrenci katkısı hakkında Kararda değişiklik yapılmasına ilişkin olmak üzere 10 Bakanlar Kurulu Kararları vardı.

Bugünkü (24.6.2015) Resmi Gazete’de de 11 atama kararı ile bol sayıda HES, Kentsel Dönüşüm; acele kamulaştırma; Özelleştirme Yüksek Kurulu kararları yayımlandı.

AKP İktidarının en çok iki ayı kaldı. Başkanlık Divanının oluşmasını izleyen 45 gün içinde yeni hükümet kurulmazsa geçici Bakanlar Kurulu oluşturulup seçimlerin yenilenmesinin yolu açılacak. Seçimler yenilenmese bile yeni hükümet kurulacağı için eskisinin hükmü kalmayacak.

Dilerseniz bunların giderayak yapılması doğru mu diye sorabilir; dilerseniz, gitmeye niyetleri zaten yok diyebilirsiniz. Yangından mal kaçırma da fena bir yakıştırma olmaz.

Yayımlanan kararları kısaca gözden geçirelim, ne diyeceğinize siz karar verin.

ATAMA KARARLARI

Son iki günde çeşitli Bakanlıkların üst düzey görevlerine 25 atama yapıldı. Sıralayalım: Savunma Sanayii Müsteşar Yardımcısı; TEİAŞ Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı; EÜAŞ Yönetim Kurulu üyesi; Nükleer Enerji Proje Uygulama Daire Başkanı; Devlet Demiryolları Genel Müdürlüğünün iki genel müdür yardımcısı ve yönetim kurulu üyelikleri; Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Kentsel Dönüşüm Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı; ÇED İzleme, Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Çevre Yönetimi Genel Müdürlüklerine dört genel müdür yardımcısı; Avrupa Birliği Mali Yardımlar Daire Başkanı; Gençlik ve Spor Bakanlığı Müşaviri ile Personel Dairesi Başkanı; Sayıştay Savcısı.

Bu görevlerin yüksek ek göstergeleri var. Yeni kurulacak hükümet bunlarla çalışmak istemezse görevden almak için epeyce uğraş vermesi gerekecek, emekli olsalar bile yüksek ek göstergeleri üzerinden emekli aylığı bağlanacak.

İki kişi ise Bilgi Teknolojileri İletişim Kurulu üyeliğine atandı. Kurul üyeleri, başkan; ikinci başkan ve 3 üye olmak üzere toplam 5 üyeden oluşuyor ve beş yıl için seçiliyorlar. Atananlardan biri 2010 yılından bu yana görev yapıyordu, yeniden atandı. İkincisi ise bir süre Çalık Holding bünyesindeki bir şirkette çalıştıktan sonra Türkcell’e geçmişti. Bu görevlere atananlar belirli sürelerle atandıkları için süre bitmeden görevlerinden alınamıyorlar.

ÖZELLEŞTİRME YÜKSEK KURULU KARARLARI

Dün yayımlanan Özelleştirme Yüksek Kurulu Kararlarının 7’si ihale onaylarına ilişkin. Akçay’da TCDD; Torbalı’da tta Gayrimenkul Danışmanlık (eski TEKEL) ile Didim, Anamur, Konya Afyon ve Aksaray’daki Maliye taşınmazlarının satış ihaleleri onaylanmış. Satılan taşınmazların toplamı 75 milyon lirayı aşıyor. İki kararla ise Kırıkkale’deki Karayolları; Fenerbahçe’deki Demiryolları Eğitim Kampı ve MİTAŞ arazileri özelleştirme kapsamına alınmış.

Bugünkü Resmi Gazetede ise EÜAŞ’ın 29 santrali ile TEMSAN ve TPAO’nun kamuda kalan hisselerinin özelleştirilmesi ve Ankara Doğal Elektrik Üretim ve Ticaret  (ADÜAŞ)’ın Zonguldak’daki taşınmazının 1 milyon 120 bin liraya yapılan satış ihalesinin onaylanması kararları yayımlandı.

ACELE KAMULAŞTIRMALAR

Bugün yayımlanan Bakanlar Kurulu kararıyla Erzurum, Malatya ve Çorumda HES kurulması amacıyla Maliye Bakanlığına; Bilecik/Bozüyük’de ise lojistik merkez kurulması amacıyla TCDD’ne acele kamulaştırma yetkisi verildi.

YÜKSEKÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİNDEN ALINAN KATLAMALI HARÇLAR

Dün yayımlanan değişiklikle, Eylül 2014 tarihinde yürürlüğe konulan 2014/6787 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının, eğitimlerini gecikmeli sürdüren yükseköğrenim öğrencilerinden katlamalı harç alınmasını öngören kuralı kaldırıldı. Ama zaten katlamalı harç Kasım/2014’de çıkarılan 6569 yasayla kaldırılmış, Bakanlar Kurulu kararında yasada öngörülmeyen bir düzenleme olarak kalmıştı. Dün yayımlanan değişiklikle yasalarla öngörülen kurallar, Bakanlar Kurulu kararına yansıtılarak uyumsuzluk giderilmiş oldu.

Gelişmeleri kısaca anımsayalım: 2011 Şubat ayında yürürlüğe giren 6111 sayılı yasayla, yükseköğretim öğrencilerinden, tekrar ettikleri her ders için artan oranlarda katkı payı alınması öngörülüyordu. İstenen katkı payının tutarı gecikme süresine bağlı olarak 4 katına kadar ulaşıyordu. Bunu iki yıl uygulayamadılar. 2014-2015 eğitim-öğretim yılı için çıkardıkları 15 Eylül 2014 günlü 2014/6787 sayılı Katkı Payı ödenmesine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararına koyarak uygulamaya kalkıştıklarında ise büyük tepkiyle karşılaştılar ve geri adım atmak zorunda kaldılar. Kasım/2014’de çıkarılan 6569 sayılı Yasayla katlamalı harç kaldırıldı, Mart 2015’de çıkarılan 6637 sayılı Yasayla ise fazla alınan katkı paylarının geri verilmesi öngörüldü. Yasal düzenlemeler Bakanlar Kurulu Kararına yansıtılmadığı için yasalara aykırı bir düzenleme olarak duruyordu.

KENTSEL DÖNÜŞÜM KARARLARI

Dün yayımlanan Bakanlar Kurulu Kararıyla Ankara’nın dört ilçesindeki sekiz mahalle kentsel dönüşüm kapsamına alındı. Kentsel dönüşüm, Çankaya’da Çayyolu, Yakupabdal, Mühye ve Karataş; Mamak’da İmrahor; Gölbaşında Hallaçlı, Çayırlı ve Melihimmetli; Etimesgut’da Fevzi Mahallelerini kapsıyor.

Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi, bu alanların kentsel dönüşüm kapsamına alınması için büyük çaba harcadı. Kimi kararları yargıdan döndü ama aynı içerikli kararlar alıp yargı aşılmaya çalışıldı.

Belediye Meclisinde alınan kararlar kamu mülkiyeti ya da kullanımında olan alanları kapsadığı için Çevre ve Şehircilik Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulu Kararı çıkarılması gerekiyordu. Dün yayımlanan Kararnameyle, kamunun elindeki çoğu mera niteliğinde olan ya da tapuda tarım arazisi görünen topraklar yapılaşmaya açıldı.

Yatırımcıların dergilerinde; “imar hasreti sona erdi” deniliyor. Karataş ve Yakupabdal köylerinin (şimdi mahalle) göl manzaralı, Çankaya’ya 5 dakika uzaklıkta olduğu ve yaklaşık 100 bin yatırımcının 30 yıldır imar beklentisi içinde olduğu vurgulanıyor. Bu dergilerden halkın site yaşamını ve markalı konutları tercih ettiğini öğreniyoruz. Sözünü ettikleri projeler Akfen İncek Loft, Sinpaş İncek Life, ONS incek, Beytepe Restorium, Horizon Life, Mira Tower Beytepe gibi adlar taşıyorlar.

Kentsel dönüşümün basit bir mekanizması var. Önce parababaları kentlerin çeperlerinde kalmış tarım topraklarını köylüden ucuz fiyatlarla toplamaya başlıyor. Bu arada havayı koklamasını bilen küçük emlakçiler de ellerinden geldiğince arsa alıyorlar. Köylünün elinde az da olsa toprak kalıyor ama artık tarımla geçinemeseler de değerli topraklara sahip olduklarını sanıyorlar ve yapılaşma baskısında büyük toprak sahiplerinin yanında yer alarak kitlesellik kazandırıyorlar. Böylelikle kentlerin betonlaşması meşru bir temele oturuyor. Yapılaşmaya açıldıktan sonra neler olduğunu hepimiz biliyoruz.

Birileri çıkıp; “senin oraları betonlaştırmana izin vermeyeceğiz” demedikçe kurtuluş yok gibi görünüyor.