AKP seçime hazır

Davutoğlu, sağ olsun, böylesine bir geçiş döneminde ülkeyi hükümetsiz bırakmamak için emeğini hiç esirgemedi. Atama kararları; acele kamulaştırmalar; özelleştirmeler gibi devlet hizmetlerini, üstelik daha da bir gayretle sürdürdü.

Bugünkü Resmi Gazete’de yine bir acele kamulaştırma; Elektrik Üretim Anonim Şirketi’nin (EÜAŞ) yurt dışında şirket kurmasına izin verilmesi; bir büyükelçi değişikliği ve 11 Bakanlığı ilgilendiren 49 atama kararı yayımlandı ve bu kararlarla 43 üst düzey bürokrat yeni görevlere atandı 14 bürokrat ise görevinden alındı.

Hükümetler, bürokrasiye egemen oldukları ölçüde iktidar olabilirler. AKP, hiçbir döneminde bu temel kuralı unutmadı, kariyer ve liyakat gözetmeksizin, organize biçimde kadrolaşmaya yöneldi. Bunun yararlarını gelecekte görecekler: seçim sonrasında tek başına hükümet kuramasalar bile iktidarlarını, bürokrasideki kadroları aracılığıyla sürdürebilecekler.

Son bir ay içinde yüzlerce atama kararı yayımlandı ve kadrolar iyice pekiştirildi. Bakanlar Kurulu’nun görevinden çekilme kararı verip, yeni hükümet kuruluncaya değin yeniden görevlendirildiğine ilişkin kararın yayımlanmasından sonra bile atamalar sürdürüldü.

AKP seçime artık hazır.

Seçim hazırlıkları ise, yasalarla öngörülen sürelerden daha hızlı yürütülüyor.

Yüksek Seçim Kurulu, (YSK) henüz Cumhurbaşkanının karar vermesi bir yana, henüz bu yetkisini kullanabileceği süre bile dolmamışken ve görevli ve yetkili olmadığı, 18 Ağustos günü bir karar aldı ve sürece hız kazandırdı. Bu kararda, YSK’nun 2839 sayılı Milletvekili Seçimi Yasasının 8. maddesiyle öngörülen süreleri kısıtlama yetkisi olduğu ve seçimlerin 90 günden önce yapılabileceği belirtiliyordu.

Bu Kararın, seçimlere ilişkin bir sorunun çözümlenmesinden öte bir anlamı vardı. Çünkü YSK’nın seçim yasalarıyla öngörülen süreleri kısıtlama ve takvim belirleme yetkisi, gerek 2892 sayılı Milletvekili Seçimi, gerekse 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri Hakkındaki Yasada kuşkuya yer bırakmayacak açıklıkta yer alıyordu. Üstelik YSK’nın 4.5.2007 günlü, 221 sayılı; 27.12.2008 günlü, 334 sayılı; 7.3.2011 günlü, 157 sayılı ve 6.6.2014 günlü, 2910 sayılı kararlarında bu yetkinin varlığı tartışmasız kabul ediliyordu. Seçimlerin Cumhurbaşkanlığınca yenilenmesine karar verilmesi durumunu düzenleyen ayrıksı kurallar getirilmediği için bu kararları geçerliydi. Ama o günlerde, böyle bir karar çok gerekliydi. Çünkü Tayyip Erdoğan henüz seçim kararı almadan seçim gününü açıkladığı gerekçesiyle kamuoyunda yoğun biçimde eleştiriliyordu.

Tayyip Erdoğan, gelenekleri bir yana bırakıp hükümet kurması için başka kimseye görev vermeyip, 45 günlük süre biter bitmez derhal yetkisini kullandı. 2839 sayılı Yasaya göre Bakanlar Kurulunca yayımlanması gereken seçimlerin yenilenmesi kararı Resmi Gazete’de, sürecin hızlandırılmasını sağlamak için olsa gerek, Cumhurbaşkanlığı İşlemi olarak yayımlandı. Yasal zorunluluk bir gün sonra yerine getirilmiş olsa da Tayyip Erdoğan, Bakanlar Kurulu’nun yetkisi kullanmış oldu.

YSK, dün 2. Mükerrer resmi gazetede yayımlanan kararıyla oy verme gününü 1 Kasım olarak belirledi. Kararın gerekçesinde, sürenin 90 gün olarak uygulanması durumunda, oy verme gününün Kasım ayının sonuna rastladığına dikkat çekiliyor ve kış koşullarında seçmenin sandık başına gitmesinde sıkıntılar yaşanacağı için böyle bir karar alındığı belirtiliyor.

Bu gerekçeye diyecek yok, ama insanın aklına dört günlük resmi tatile rastlayan 1 Kasım yerine bir hafta sonraki 8 Kasım tarihinin neden seçilmediği sorusu da gelmiyor değil.

AKP’nin oyunları tükenmiyor.