Thomas Mann, yıllar önce kaleme aldığı “Venedik’te Ölüm” kitabında şehrin karanlık yüzüne ışık tutan bir öykü paylaştı okurlarla. Venedik’in üzerinde yine kara bulutlar dolaşıyor. İtalyan şair Andrea Zanzotto’nun eşi Marisa Michieli’nin kaygıyla dile getirdiği gibi müze şehir, “yeni zenginler” tarafından kuşatılıyor.
Bir zamanların Serenissima Cumhuriyeti’ne göz dikenler Rus, Çin ve Türk milyarderler. İtalya borç batağına saplanmasın diye tarihi konutlar, adalar, oteller, umumi tuvaletler bile satılıyor Venedik’te. Giuseppe Cipriani’nin 1931’de kurduğu, ardından oğlu Arrigo Cipriani’nin işlettiği tarihi Harry’s Bar’ın sahibi de artık İtalyanlar değil. Ernest Hemingway’in sevdiği mekanlardan biri olan Harry’s Bar’ın da Amerikalılarca satın alındığı anlatılıyor.
Venedikliler şehirlerinin barbarların istilasına uğradığını, yüzlerce tarihi konutun satışa çıkarıldığını, tarihi kentin geleceğinden kaygı duyduklarını dile getiriyor. Şehirde her türden konut, düzenlenen müzayedelerde satışa sunuluyor. Öylesine sınır tanımaz bir istila söz konusu ki 4 metrekarelik bir tuvalet bile, 12 bin avroluk açılış fiyatıyla müzayedede alıcı arıyor.
Venedik'te Ölüm filminden bir kare
Türk milyarderler de kuyrukta
Venedik’e ilk göz dikenler Fransız, Amerikan ve Arap milyarderlerdi. Onların ardından Rusya ve Çin’den gelen yeni zenginler boy gösterdi. Şimdi adalar ve tarihi konutları satın almak için düzenlenen müzayedelere katılanlar arasından Türk milyarderlerin olduğu söyleniyor.
İtalya’daki ekonomik kriz derinleştikçe ülkenin kültürel ve tarihi dokusunun mirası olan konutlar vs baş döndürücü bir hızla yabancılara satılıyor. “Venedik. artık Venediklilerin değil” diyor besteci ve müzisyen Pino Donaggio. “Suç biraz da bizden kaynaklanıyor. Daha önce harekete geçmeliydik!” diye ekliyor. Şehir finans devlerinin istilasında. Nakit paralarla gelen Çinlileri, moda dünyasının devlerini sermayeleriyle ayakta tutan Rus milyarderleri kim durdurabilir? Venedik’in sahipleri yeni milyarderler artık.
Çinliler konutlardan çok lokaller, kafeler ve restoranlara göz dikiyor. Esmer ekmek içine hardallı sığır etiyle hazırladığı leziz sandiviçlerle ünlü Forst birahanesini de artık Çinliler işletiyor. Duvarları içinde nice anı barındıran, doğma büyüme bir Venedikli’nin işlettiği barın yönetimini Çinlilerin üstlenmesini Venedikliler hoş görmüyor. Artık Çinliler patron, barda çalışan personel ise İtalyan.
Harry’s Bar’ı Amerikalılar işletiyor
Benzer bir sorunu Ernest Hemingway’in sıkça uğradığı Harry’s Bar da yaşadı. Oğul Cipriani barı içine düştüğü krizden çıkarmak için kolları sıvasa da, Cipriani ailesinin banka borçları, greve giden personel Harry’s Bar’ın tek başına yoluna devam etmesine engel oldu. Sonuçta devreye Amerikalı milyarderler girdi, bir dönemin sanatçılarını konuk eden Harry’s Bar da yabancı sermayeye teslim oldu.
Venedik’in turistik haritası hızlı bir değişim geçiriyor. Football Clun Unione Venezia, Rus milyarder Yuri Korablin’in. Korablin’in Venedik’te düşlediği bir başka yatırm da havalimanı çevresinde yeni bir stadyum ile çatısı altında oteller, konser salonları, kumarhane, alışveriş merkezi ve bir rehabilitasyon merkezi barındıracak olan bir spor kliniği. Medyedev’in eşinin alıveriş yapmak için sürekli Venedik’e geldiği anlatılıyor.
Arrigo Cipriani’nin işlettiği Harry’s Barı Amerikalılar satın aldı
Çinliler Luchino Viscoti’nin “Venedik’te Ölüm” filmini çektiği Lido’daki Bagni Alberoni’yi satın almak için uğraşıyor. Fransızlar Büyük Kanal boyundaki tarihi konutlara göz dikiyorlar. Arap şeyhleri de Venedik’in tarihi merkezindeki ‘palazzolar’ı satın alıyor. Asya sermayesi 1638 yılında kurulduğu sanılan tarihi kumarhanenin işletmesini almak istese de Casino konusunda Amerikalılar ve Ruslarla büyük bir rekabet yaşanıyor.
Venedik’teki barbar istilasında Türk milyarderler de eksik değil. Venedik lagunasında, San Marco’nun karşısındaki beş yıldızlı San Clemente adasını satın almak için kuyruğa girenler arasında Türklerin de adı geçiyor. Adanın yönetimini üstlenen İtalyan şirket iflas ettiği için San Clemente, 100 milyon avroluk açılış fiyatıyla müzayedede. Hilton’u da barıdıran Molino Stucky de 300 milyon avroya alıcı arıyor. Burada da aday müşteriler Türkler, Çinliler ve Amerikalılar.
Bu barbar istilası karşısında Venedik, şimdi gerçekten ölüyor.