Thyssenkruup Faciasının Sorumluları 'Kasten Ölüme Neden Olmak”tan Yargılanacak ASLI KAYABAL

DÜNYA SOLA DÖNÜYOR - İTALYA yazıları

Torino'daki Alman Thyssenkrupp fabrikası, geçtiğimiz yıl 5 Aralık'ı 6 Aralık'a bağlayan gece yarısında İtalya tarihinin en dramatik iş kazasına sahne oldu. Bu korkunç kazada yedi işçi çelik ünitesindeki kazanlardan dışarı sızan kızgın yağın üzerlerine gelmesiyle yanarak yaşamını yitirirken, aynı ünitede çalışan onlarca işçi ise ağır yaralı olarak kurtulabildi.

Thyssenkrupp faciasi her gün iki-üç işçinin yaşamını yitirdiği İtalya'da en büyük iş kazası olarak geçti kayıtlara. Bu dramatik kazanın ardından tam bir yıl sonra Torino Savcılığı yargıya sevk edilen fabrika yöneticisi, Alman vatandaşı Harald Eppenhann hakkında 'kasten ölüme sebebiyet' verdiği iddiasıyla Torino Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açtı. Savcı Raffaele Guarinello, Eppenhann'ın yanı sıra bu dramatik kazada sorumlulukları oldukları gerekçesiyle üst düzey yöneticiler Gerald Prigneitz, Marco Pucci, Giuseppe Salerno, Daniele Moroni ve Cosimo Cafueri hakkında da "ölüme sebebiyet vermek" iddiasıyla yargılanmalarını istedi.

Savcı Guarinello'ya göre, ilk duruşması 15 Ocak 2009'da görülecek olan Thyssenkrupp davası, 'tarihi bir dava' olmaya aday. Thyssenkrupp yöneticileri hakkında yargı kararı açıklandığı sırada Bologna'da bir lastik fabrikasında meydan gelen bir patlamada fabrika teknik müdürü ve Hintli bir işçinin yaşamını yitirdiği haberi geldi.

Thyssenkrupp'un Alman yöneticisi Harald Eppenhann, fabrikanın çelik ünitesinde kaza riskinden haberdar olmasına karşın üretime devam ettiklerini ve iş güvenliği konusunda hiçbir adım atmadıklarını itiraf etti. Torinolu savcı, Guarinello Eppenhann'ın bu itirafının ardından 15 Ocak tarihinde ilk duruşması yapılacak olan davaya Alman yöneticiyi "kasten ölüme sebebiyet vermek" iddiasıyla sevk etti.

Thyssenkrupp fabrikasında 20'li, 30'lu yaşlarda yaşama veda eden genç işçilerin geride bıraktığı aileleri, bu dramatik kazanın ardından ciddi bir mücadele başlattı. Torino halkının ve kentteki sendikaların da verdiği destek bu mücadelenin gitgide büyümesini, bu talihsiz ailelerin seslerini yargıya duyurabilmelerini sağladı.

15 Ocak duruşmasını bekleyen işçilerin aileleri, yakınları ve çocukları savcılığın kararını alkışla karşıladı, "Bu sadece bir başlangıç, hepsinin cezaevine girmeleri gerek" yorumunda bulundu.

Kazanın yaşandığı andan itibaren her zaman işçi ailelerine destek olan Torino Belediye Başkanı Sergio Chiamparino da, Thyssenkrupp trajedisinde sorumluluğu olan yöneticilerin kasten ölüme sebebiyet vermek iddiasıyla yargılanacak olmalarını Torino halkı ve bu kazada yakınlarını kaybeden ailelerin adalet taleplerinin doğal sonucu olarak yorumladı.

Thyssenkruup'daki faciadan sağ kurtulabilen ve bugün Demokrat Parti milletvekili olan Antonio Boccuzzi, bu tarihi davada İtalya'da ilk defa bir iş kazasının tartışılacağını vurgulayarak, "Umarım bu dava İtalya'da yeni bir sayfa açar. Ülkede iş güvenliği konusunda hiçbir önlem almayan, insanlık dışı nöbetlerle işçileri sömüren fabrika yöneticiliği anlayışının değişmesine katkıda bulunur" diye umut ediyor.

2008 yılının arifesinde tüm İtalya'yı yasa boğan Thyssenkrupp'daki facianın birkaç belgesele konu olduğunu da hatırlatmak isterim. Geçtiğimiz Eylül ayında Venedik Film Festivali'nde iş kazalarına adanan bölümde Pietro Balla ve Monica Repetto'nun "Thyssenkrupp Blues" adlı belgesel filmi izleyiciyi bu feci kazayla başbaşa bıraktı. İşçilerin çetin iş koşulları ve hiçbir güvenlik alınmadan çalıştırılmalarına değinen belgesel, Thyssenkrupp'da kızgın yağın üzerlerine gelmesiyle yaşamları noktalanan genç işçilerin fabrika kayıtlarından sağlanan yakarışları ve son yardım çağrıları ile son bulurken, Torino'daki fabrikada yaşanan dramın ne kadar büyük boyutta olduğu gerçeğini herkese bir kez daha anımsattı.

Torino'da Fiat fabrikasında yıllarca işçi olarak çalışan güneyli bir babanın oğlu olan belgesel film yönetmeni Mimmo Calopresti'nin "Almanlar'ın Fabrikası" başlıklı belgeseli ise, Thyssenkrupp'da yaşanan drama tanıklık eden bir başka çalışma. Calopresti Torino cehennemini bu kazadan sağ kurtulabilen işçilerin tanıklıkları ile ölenlerin geride bıraktığı yakınlarının doğrudan anlatımlarıyla kurguladı.

Thyssenkrupp fabrikasındaki kaza, Rai 3 televizyon kanalında gazeteci olarak çalışan Simona Ercolani'nin "İşçi Sınıfı Cehenneme Gider" adlı belgeseline de konu oldu. Ercolani belgeselde kazayı anlatırken, yaşamını yitiren her bir işçinin portresini de sundu. Ayrıca Thyssenkrupp kurbanlarının portreleri ve kazaya sahne olan fabrikadan arta kalan görüntülerden bir de fotoğraf sergisi açtı.

İtalya tarihinin bu en büyük iş cinayetinde sorumluluğu olan yöneticilerin yargılanacağı davanın ilk duruşması 15 Ocak'ta başlayacak. Aileler ve Torino halkı bu kazada genç yaşta yaşama veda eden işçilerin anısına duruşmada yer alacaklar. Umarız Thyssenkrupp faciası, Tuzla faciasında yaşananlara bir örnek olur. Tuzla'da yakınlarını kaybedenler, bu ölümlerde doğrudan sorumluluğu olanlar ve de en önemlisi Tuzla'daki işçi ölümleri davasına bakan yargı sistemi açısından Thyssenkruup izlenmesi gerekli bir dava.