Palyaçolar ülkesinde

İtalyanlar seçim sonrası “Acaba Yunanistan’ın durumuna düşer miyiz” diye kaygılanıyor. 24/25 şubat seçimlerinde sandıktan çıkan sonuç, bir kara mizah. Seçim sistemi ne Demokrat Parti’ye ne de merkez sağ koalisyona, hükümeti kurma şansı vermiyor. Cenovalı komedyen Beppe Grillo’nun lideri olduğu, hem merkez sağ hem de merkez sol seçmenin oylarını çekmeyi başaran 5 Yıldız Hareketi de, güttüğü populist söylemle çözüm değil sorun üretiyor.

Seçimlerin ardından herkes “Berlusconi bütün olan bitene karşın merkez sağın oylarını nasıl almayı başardı?” diye soruyor. Monti hükümetinin acı ekonomik reçetelerinden ve getirdiği vergilerinden bunalan ve ticaretle uğraşan hemen herkes Berlusconi’ye verdi oyunu. Elbette kampanya döneminde Pdl liderinin emlak vergileri konusunda 4 milyar avro destek vereceği masalı da oyların Berluscon’ye gitmesinde etkili oldu.

İtalya’da seçim sonrası kaosu, Avrupa’yı da tedirgin ediyor. Gençler arasında işsizliğin yüzde 50’lere doğru seyrettiği Çizme’de ekonominin tepe taklak gitmesinden ürküyor Avrupa. “Yunanistan’ın durumuna düşer miyiz?” diye ürken İtalyanların güvenebilecekleri bir siyasi parti yok ortalıkta. Almanya’da sosyal demokrat partinin lideri, Silvio Berlusconi ve Beppe Grillo’yu iki palyaçoya benzetti. Gerçekten de İtalya, palyaçolar ile yaşlı ve seçmene yeni ufuklar açabilecek güçten yoksun siyasetçilerle karşı karşıya.

İtalya’nın kıta düzeyinde yarattığı kaygı bir yana ülkede baskın olan karamsar ortamı görmezden gelen siyasetçiler akıllarına geleni söylemekten çekinmiyor. En son mevcut siyasi partilere karşı geldiği için sol ve sağdan bol miktarda oy alan 5 Yıldız Hareketinin lideri Beppe Grillo da, Demokrat Parti’nin lideri Pierluigi Bersani’yi “canlı cenaze” diye niteledi. Grillo, Demokrat Parti’yle hükümet kurmayacağını da duyurdu.

Öte yanda merkez sağ koalisyona başkanlık eden Berlusconi, “Şimdi tartişma değil, hükümet kurma zamanı. Kimin kiminle işbirliği yapacağına karar vermeliyiz” diye öğütte bulunuyor.

5 Yıldız Hareketi’nin lideri Grillo ise “Ne Demokrat (Pd) ne de Özgürlükler Partisi (Pdl) ile işbirliği yapacağız.” diyor. Grillo, hükümet kurmak için ya bize güven oyu versinler ya da yola teknik hükümetin başbakanı Mario Monti’yle devam edelim görüşünde. Demokrat Parti ise “Merkez sağla işbirliği yapmak zorunda kalacak olurlarsak yolun sonuna geliriz.” diyor. Çizme’nin yeniden genel seçimlere gitmesi de ülkenin siyasi gündemindeki bir başka olasılık

Seçim sonrasında eski defterler de açılıyor. Bir dönemin Temiz Eller savcısı Antonio di Pietro’nun lideri olduğu (Di Pietro son seçimlde parlamento dışında kaldı) Değerler İtalyası (Idv) partisinden 2008 yılında Berlusconiş’nin Pdl’ne geçiş yapan Sergio De Gregorio, “Borç batağuna saplanmıştım. Berlusconi 3 milyon avro rüşvet teklif edince Pdl’e geçtim” diye itiraf ediyor. Bütün skandallara karşın sağ seçmenin oylarını yeniden almayı başaran Berlusconi de bütün bu iddialarin kendisini hedefleyen yeni bir yıpratma kampanyasının köşe taşaları olduğunu öne sürüyor.

Bu kara komedide başkent Roma, önceki gün Suriye'nin Dostları’nın toplantısına ev sahipliği yaptı. Esad rejiminin sona ermesi gerektiği konusunda anlaşan dostlar yola devam kararı alırken, Il Manifesto gazetesinde yazan Savaş Karşıtı Ağ aktivisti ve gazeteci Marilenna Correggia’nun protestosu oturdu haber gündemine. Toplantı sırasında, “ABD, AB, Türkiye, Suudi Arabistan, Katar teröristlere destek veriyor” yazılı bir afiş açan Correggia’nın protestosu, seçim kaosundan çıkmaya çabalayan İtalya’da önemli bir ayrıntıydı.

[email protected]