Metropoliz’den Ay’a gidiyoruz

Aktivist Paolo di Vetta, Roma’da konut sorununun tartışıldığı bir toplantıda, “Birileri aya gitmemiz gerektiğini fısıldadı” diyordu. 1 Aralık 2011’di. Önceki gece eski salam fabrikası Fiorucci’yi işgal eden farklı kültürlerden aktivistler, melez şehir Metropoliz’in temelini atmıştı. Prenestina caddesi 913 numarada buluşan bir grup sanatçı, astronot ve yazarın ortak düşü, bir uzay gemisi inşa ederek, ütopyaların şehri Metropoliz’den Ay'a doğru hareket etmek Dünya’yla olan eski defterleri bütünüyle kapamaktı.

Geçici sözleşmeyle çalıştırılmaya karşı çıkan Romalı ‘Metropol Aktivistleri’, konut hakkı, doğal çevre ve tarihi eserlerin koruma altına alınması gibi konulara odaklanıyordu. Geçtiğimiz 9 martta Torino-Lyon arasında yapımı tasarlanan Hızlı Tren Karşıtı aktivistleri ile buluşan grup, geçici sözleşmeyle çalıştırılmaya bir nokta konulması, sosyal devlete yönelik yatırımlara ağırlık verilmesi gibi güncel sorunlara dikkat çeken bir protesto düzenledi. Bu protesto polisin engeliyle karşılaştı. Aktivist Paolo di Vetta’nın yerlerde sürüklendiği video kayıtları, sosyal medya da haber olsa da geri kalan medya bu protestoyu haber diye görmedi.

Aktivistleri hedef alan engelleme, ütopya şehri Metropoliz’e de yöneldi. Bu düş kentinde aralarında İtalyanlar, Perulular, Faslılar, Romanyalı Romanlar. Ukraynalılar, Eritreliler’in de yer aldığı 200 kişi yaşıyor. Metropoliz’in de hedef alındığından haberdar olan melez kentin yaratıcıları, polis gelmeden önce terkedilen fabrikayı savunmak için çatıya çıktı.

Metropoliz, onbeşinci yüzyılda İyon denizinden gelen korsanlara karşı kıyı kasabalarını korumak amacıyla inşa edilen gözetleme kulelerini çağrıştırıyor. Ütopya şehri Metropoliz’de sanatçıların katkısıyla yapılan dev füze, Ay’a, hareket etmek için hazır bekliyordu. Başkent Roma ve yetkililerle her türden iletişimin kopma noktasına geldiği aşamada bu füze yola çıkacaktı. Metropoliz’den yıllar önce Roma’nın marjinal beldelerinden Casilino’da konut sorunuyla karşı karşıya kalan Romanlar ve yöre halkı için gecekondulara alternatif “Dayanışma Köyler”i projesi geliştirilmişti. Yerel yönetimler de, bu projeye destek vermişti. Romanların ağırlıklı yaşadığı Casilino, İtalyan yönetmen Fabrizio Boni’nin çektiği bir filme de konu olmuştu.

Casilino deneyiminden sonra terk edilen bir fabrikada düşlerin şekil verdiği Metropoliz’de konumlanan füze ve Ay’a yapılması tasarlanan yolculuk, özgürlüğe atılan adımdı. Konutun yerini, bir uzay gemisi almıştı. Metropoliz’de buluşanlar, “Romanlar, işsizler, geçici sözleşmeyle düşük ücretlere çalışmak zorunda kalanlar, göçmenler ve yoksullar nereye gidebilir?” diye soruyordu. Metropoliz’deki füze, konut sorununun Roma’da dramatik bir noktaya geldiğini duyuruyordu. Çizme’yi yönetenlere, marjinal koşullarda yaşama savaşı veren kesimlerin de en temel haklara sahip olması gerektiğini simgesel biçimde anımsatıyordu.

Metropoliz, etnografik, sanatsal ver sinemasal bir atölyeye dönüştü. Felsefeciler, astrofizikçiler, sanatçılar, mimarlar, astronotlar, müzisyenler, dansçılar. performans sanatçıları geçti Metropoliz’den. Bugün yolu Roma’da Prenestina caddesine düşenler, uzaktan Metropoliz’in üç kısmı maviye boyalı kulesini görebilir. Ay’a götüren güvenlik çıkışı, plastik benzin bidonlarından oluşturulan teleskop, fabrikayı işgal edenlerin desteği alan sanatçı Gian Maria Tosatti’nin işi. Ay’a adanan sebze bahçesi ise, Fabio Penacchia’nın imzasını taşıyor. Dünya’yı terk etmek zorunda bırakılırsak düşüncesiyle yapılan uzay aracı, Daniel, Tarık, Lucio ve Boris’in.

Metropoliz’in mimarları bu deneyimden neler öğrendiklerini şöyle paylaşıyor:

“Öncelikle ‘işgal etmek’ gözetilen bir alanı koruma altına almayı, korumayı ifade ediyor. Bu yönde Metropoliz, hepimiz için büyük bir ders oldu. Wall Street’in, hızlı tren karşıtlarının mücadele verdiği Suşa vadisinin işgal edildiği günlerde biz de artık üretimde bulunmayan metruk bir fabrikayı işgal ettik. Metropoliz, Ay’ı temsil ediyor. Alternatif sosyal yaşam modellerinin tartışılabileceği ve denenebileceği bir platform olmaktan hoşnutuz. Umarız güvenlik güçleri ve Roma’nın yöneticileri bu girişimin önünü kesmez...”


Antropolog Giorgio De Finis ve film yönetmeni Fabrizio Boni, orduların, özel mülkiyetin varolmadığı Ay’ın insanlığın ortak mirası olduğu düşüncesinden hareket ederek bir belgesel çekmeyi tasarlıyor. Metropoliz’den Ay’a yapılan her yolculuk, tüm dünyayı tehdit eden konut sorununa alternatif çözümler getirmeyi hedeflerken ütopya şehri Metropoliz’in kurulmasından, uzay gemisinin inşasına, Metropoliz’de düzenlenen yaratıcı atölyelerden Ay’a yapılan düşsel yolculuklara katılanların izlenimleri ve beklentileri De Finiş ve Boni imzalı ‘Aya Yolculuk’ta
aktarılacak.

[email protected]