Kulede protesto

Sardunya adasında Nuraxi Figüş maden işçilerinin yeraltında başlattıkları eylemin ardından yine adada Çağliarı’de, çokuluslu alüminyum üreticisi Alcoa fabrikasının üç işçisinin 70 metre yükseklikteki bir kulede giriştikleri protestoya tanıklık ediyoruz.

“İş, bizim ekmeğimiz. Her şeye hazırız. Nuraxi Figüş madencileri yeraltında, bizler yerden 70 metre yükseklikteki kuledeki protestomuza devam ediyoruz. Fabrika, maden ocağı gibi, kapatılmadan üretime devam etmeli.” diye sesleniyor Alcoa işçileri.

Çokuluslu Alcoa fabrikasında kuleye tırmanarak hükümetin sorunlarını çözebilmesi için eylem başlatan üç işçiden birinin kalp hastası, bir başkasının ise yüksek yerlerde başdönmesinden rahatsız olduğu, buna karşın zaman zaman yere uzanarak bu protestoya destek verdiği dile getirildi.

Geçtiğimiz cumartesi günü Nuraxi Figüş maden işçilerinin ocağın kapısına gelecek aralık ayında kilit vurulmaması için yeraltında 275 metre derinlikte başlattıkları protestoya değinmiştim... Hükümetin sorunlarına çözüm getirmediği sürece daha da derine inecekleri uyarısında bulunan madencilerin durumu halen belirsizliğini korurken, geçtiğimiz hafta sonu işçileri temsil eden sendika yöneticileri ile hükümet yetkililerini biraraya getiren toplantıda ocağın aralık ayında kapatılmayacağı duyuruldu.

Ancak hükümet yetkilileri, Nuraxi Figüş’ü bekleyen gelecek konusunda net bir açıklama getiremedi. Sardunyalı maden işçileri cephesinde gergin bekleyiş devam ederken, İtalya’da haber gündemine çokuluslu Alcoa fabrikası işçilerinin kule protestosu oturdu.

‘İş bizlerin ekmeği’

Çokuluslu Alcoa yönetiminin geçtiğimiz ocak ayında İtalya’da yaşanan ekonomik krizi gerekçe göstererek Çizme’deki fabrikasını kapatma kararı aldığı aktarıldı. Bu gelişme üzerine sendika, Alcoa’da çalışan işçilere gönderdiği bir mektupta soruna dikkat çekerek işçilere harekete geçmeleri için çağrıda bulundu. Alcoa’nın Portöveşme’deki fabrikasında bin dolayında işçi, yönetimin almayı tasarladığı kararı protesto etti.

Alcoa, 2008 yılına kadar 43 ülkede 100 binin üzerinde personel çalıştıran sağlam bir fabrikaydı. İtalya’da Portöveşme’deki fabrika, çokuluslu Alcoa’nın 80 milyon avro kar etmesini sağlamıştı. Ancak İtalya, ekonomik krizle yüzyüze gelince Alcoa rotasını değiştirerek Çizme’de üretime kilit vurma kararı aldı.

Şu aşamada gerek Nuraxi Figüş madencilerinin, gerekse “İş, bizlerin ekmeği” diye seslerini teknokrat hükümete duyurmaya çalışan Alcoa işçilerinin 70 metre yükseklikteki kulede başlattıkları protesto devam ederken hükümet, Sardunya’daki maden ocağı ve aluminyum üreticisi fabrikanın nasıl bir yol seyredebileceği konusunda bir açıklama yapmıyor.

Kuledeki işçiler sorun çözülene kadar eylemlerini sürdüreceklerine, kuleden inmeyeceklerine dikkat çekerken, önümüzdeki günlerde bin dolayında Alcoa işçisinin Roma’da yürüyeceklerini aktarıyor.

İtalya başbakanı Mario Monti ile Brüksel’den gelen AB kaynaklı haberler ve yorumlarda Çizme’nin kriz anaforundan düze çıkmayı başarabileceği, bu zorlu süreçte İtalya’nın İspanya gibi AB’den borç talep etmeyeceğinin altı çizilirken ülkenin dört bir köşesinden yansıyan ve gündeme oturan gelişmeler vatandaşları kaygılandırıyor.

Milano’da 5 kişiden 1’i yoksul

İtalya’nın en varlıklı şehri Milano’da her beş Milanolu’dan birinin, yoksulluk sınırında yaşadığı açıklandı. Dün Milano’daki yoksulluğu konu alan bir toplantı yapan belediye, 2012-2014 yılları arasında, orta sınıf Milanoluların da düşeceği yoksulluk tehlikesini gözeterek 30 eylüle kadar onaylanması beklenen 400 milyon avro tutarında işsizlik bütçesi ayırmaya karar verdi.

Milano’nun başkenti olduğu Lombardiya bölgesinde 2012 rakamlarına göre 225 bin bekar ve 108 bin aile yoksul koşullarda yaşamını sürdürüyor. Yoksul kesime verdiği destekle tanınan Hıristiyan yardım kuruluşu Çaritas Ambrosia’nın 2010’da 17 bin 610 kişiye yardımcı olduğu, bu kişilerden yüzde 73,6’sinin göçmenler, yüzde 64,2’sinin kadınlar olduğu vurgulandı.

Sosyal alarmin verildiği Milano ve yine bütün Lombardiya bölgesinde 22 bin gencin halen işsiz olduğu, bu gençlerin artık iş de aramadıkları duyuruldu. Bir başka gelişme de kuzey illeri ve çevre belediyelerde 500 mağazanın iflas, ekonomik güçlük, yüksek kiralar ve vatandaşın alım gücünün ortadan kalkması nedeniyle kapısına kilit vurduğu yönünde.

Ekim ayı ise çeşitli sektörlerden çalışanların protestosuna sahne olacak. Sağlık yasasında öngörülen reformu protesto edecek olan doktorlar, sağlık personeli, eğitim ve ulaşım sektörü çalışanlarının grevlerine tanıklık edeceğiz önümüzdeki günlerde. Teknokrat hükümet İtalyanlara pembe bir tablo çizse de Çizme, sıcak bir güz mevsimini karşılamaya hazırlanıyor.

[email protected]