Gramsci, Bronx’ta

Thomas Hirschhorn, İsviçre kökenli bir sanatçı. Paris’te yaşayan Hirschhom’un son işi Bronx’ta L’Unita’nın kurucusu Antonio Gramsci’ye adadığı bir yapıt. Roma Gramsci Enstitüsü Vakfı, Ghilarza Antonio Gramsci Müzesi ve New York John Calandra İtalyan ve Amerikan Enstitüsü işbirliğiyle düzenlenen ve Gramsci’nin tutsaklık yıllarını eksen alan sergi, hapisteki Gramsci’yi kişisel eşyaları aracılığıyla ziyaretçiye anlatıyor. Sergi kapsamında Lino Del Fra’nın yönettiği “I giorni del carcere/Hapishane Günleri”” adlı film de gösteriliyor.

Sardunya adasında dünyaya gelen Gramsci’nin entelektüel dünyasını ve düşüncelerini Bronx’a taşıyanThomas Hirschhorn, projesini ve Gramsci’yi neden sevdiğini L’Unita’ gazetesine anlattı.

-Gramsci’yi Bronx’ta düşünmek… Proje nasıl doğdu?
Spinoza, Deleuze, Bataille gibi sevdiğim düşünürlerin heykellerini yapıyordum. Sıra Gramsci’ye geldi.

-Bronx’ta 400 bin kişi Forest Houses’ın inşa ettiği toplu konutlarında yaşıyor. ABD’de yaşayan Afrika ve İspanyol kökenli nüfusa seslenen bir sergi düzenlemek düşüncesi nasıl doğdu?
Bugüne kadar dergiyle ilgili 47 proje takip ettim. Erik Farmer’a rast gelene kadar bir çok kişiyle görüştüm. Farmer, Forest Houses konutları derneğinin yöneticisi. Burada ikamet edenler Erik Farmer’ı tanıyor. Gramsci sergisini ve projeyi şimdi Farmer yürütüyor.

-Bir ay boyunca 17 kişiyle çalışarak Gramsci heykelini tamamladınız. Beklentiniz nedir?
Benim görevim yeni kişilerle tanışmak, etkinlikler düzenlemek ve Gramsci’yi ve düşüncelerini bugün yeniden yorumlamak ve tartışmak. Gramsci heykeli de bu ortaklaşa girişimin bir ürünü.

-Ya semt sakinlerinin yaklaşımı?
Her geçen gün katılım artıyor. Proje onlarla doğdu ve onlarla devam ediyor.

-Sanatçı kimliğiyle ürettiğiniz işler sosyal açıdan ne tür bir işlev yükleniyor?
Sanatçı olduğum içim öncelikle form ilgimi çekiyor. Burada yaşayan halkın ilgisini çekebilmek ve katılımını sağlamak için Gramsci’nin heykelini nereye dikmem gerekir diye düşündüm.

-Bronx sakinleri uzak bir coğrafyadan gelen Gramsci’nin dünyasına nüfus edebiliyor mu?
Bronx’ta yaşayanlar Gramsci’nin uzun yıllar hapis yatmış olmasını ve yaşam öyküsünü ilgiyle izliyor. Gramsci’nin gündelik yaşama dair düşünceler ürettiğini keşfediyor. Ama Bronx’lular adına konuşmak istemiyorum. Benim açımdan önemli olan Gramsci’nin varlığını, adını ya da en azından doğum tarihini anımsamaları. Bu başlı başına iyi bir başlangıç.

-10 Amerikalı’dan 9’u komünizm sözcüğünden hoşlanmıyor. Bronx’un toplu konutlarında yaşayanlar nasıl yaklaşıyor Gramsci sergisine ve savunduğu düşüncelere?
Sergi çerçevesinde yayına başlattığım Radio Gramsci bu konuda bir tartışma başlattı. “Komünizm” sözcüğü ABD’de korku duygusuna neden oluyor. Ama Bronx, farklı. Burada komünizm sözcüğü ve anlamı çerçevesinde birçok tartışma yapıyoruz..

-Gramsci heykeli aynı zamanda farklı perspektiflerden okunabilecek bir işt Bir sanat yapıtı, yaratıcı bir yapı, bir tür kültür merkezi ve siyasi bir çağrı…
Gramsci projesi en azından semt sakinleri için yeni olanaklar sağladı. İnsanlar kahve içmek, sohbet etmek için Gramsci Corner’a uğruyor. Dileyen sergi boyunca yayımladığımız gazetenin hazırlanış sürecine de katkı veriyor.

-Gramsci’nin Bronx’la bir bağlantısı yoktu…
Gramsci heykelinin ziyaret edenlerde yeni kapılar açabileceğini düşündüm. Hiçbir iş, sonsuz değil. Zaman içinde tarihin bir noktasında işler de konuşmayı kesiyor.

-Gramsci’yi neden seviyorsunuz?
Ürettiği işler ve yaşamı ilgimi çekiyor. Devrimci kimliği ve siyasete profesyonel siyasetçi gibi değil düşünür gibi yaklaşması hoşuma gidiyor. Siyasetin yanı sıra kültür ve sanata da ilgi duyuyordu Gramsci. Joseph Beuys, “Her insan, sanatçıdır”, Gramsci, “Her insan entelektüeldir” diyordu. Sözün kısası Gramsci’yi sevmek için birçok neden var.

-Sizce Gramsci’nin en etkileyici niteliği nedir?
Tuttuğu notlar, yazdığı mektuplar ve kağıt parçalarına düştüğü düşünceler. Bütün bu ayrıntılar, Gramsci’nin en çarpıcı yönü.

-Birçok işinizi düşünürlere, felsefecilere adadınız? Siz kendinizi bir entelektüel olarak görüyor musunuz?
Evet görüyorum. Her ne kadar bir sanatçı olsam da, Gramsci düşünceleriyle beni sanat dünyasının geleneksel kalıpları ve sınırlarının dışına taşıdı.

-Ya gelecek projeniz?
Bilmiyorum, şimdi Bronx’ta olmaktan memnunum.

[email protected]