Deve dikeni diktatörlüğü

Petrol devi ENİ, Sardunya adasında Porto Torres petrokimya endüstrisine yeniden can vermek için yabani deve dikeninin tarımını teşvik ediyor. Latincede “Cynara cardunculus” diye anılan yabani deve dikeninden elde edilen yağ, petrokimya endüstrisinde kullanılıyor. Ancak adada Nurra’lı çiftçiler, ENİ’nin “yeşil enerji”yi öne çıkaran yatırımının yörede geleneksel tarımcılığı silen büyük bir aldatmaca olduğunu öne sürüyor.

‘Tarım devrimi’ masalı
Endüstri devlerinin “yeşil enerji” söylemiyle giriştikleri projeler, ekonomisi yüzyıllardır tarım ve hayvancılığa dayanan Sardunya’da kapitalizmin göz diktiği yeni cephelerden biri. ENİ’nin elektrik ve petrokimya santrallerini besleyen yakıtları sağlamak için Sardunyalı çiftçiler bir tek yaban dikeni ekmeye zorlanıyor. ENİ’li yöneticilerin adalı çiftçilere anlattıkları masal, petrol devinin Sardunya’da bir “tarım devrimi” gerçekleştireceği.

Matrica Spa ve Polimeri Europa işbirliğiyle “Yeşil Kimya” adıyla ortaya atılan proje, bir süredir üretimde bulunmayan Porte Torres petrokimya tesislerinin yeniden faaliyete geçmesini, “Gelecek yaban dikeninde!..” mesajı verilerek gerçekleştirmeyi hedefliyor.

Bu seçim adanın bereketli topraklarında onlarca ürün ekip biçen çiftçileri, öteki ürünlere sırt dönmeye zorlarken petrokimya endüstrisinin gerek duyulan hammaddesi için bir tek yaban dikeni tarımı yapmaya zorluyor.

Yöre ekonomisi çökecek
Konunun uzmanları ENİ’nin gerek duyduğu yağın elde edilmesi için 100 bin hektar toprak ile santrali beslemek için 500 bin ton hammaddeye ihtiyaç olduğunu aktarıyor. No Chimica Verde adlı sivil inisiyatif, çiftçinin bir tek yaban dikeni ekmeye zorlanmasının Nurra ve çevresindeki yöresel ekonomiyi çökerteceğine, öte yandan bu işlemin insan sağlığı için zararlı maddeler yaydığına dikkat çekiyor.

Yeşil pasta, iştah kabartıyor
Kısacası Nurra’da 22 bin hektar arazi, bir tek petrokimya endüstrisi için heba edilecek.
Bu işlemin ayrıca çok miktarda suyun tüketilmesine neden olacağı ve bölgedeki biyolojik türlerin çeşitliliğini zarara uğratacağı vurgulanıyor. “Yeşil enerji”nin ardına gizlenen endüstri devlerinin bu yatırımlardan büyük bir kazanç sağladığı, bu tartışmalı yatırımlarım merkez sağ ve merkez sol partilerce desteklendiği belirtiliyor.

Sardunyalı çiftçiler, yöresel ekonomiye sahip çıkmak, çiftçi kimlikleri ve yıllardır ektikleri ürün çeşitliliğini savunmak için endüstri devlerine karşı mücadele başlattı. Bu mücadele adada şimdilik özellikle Nurra ve çevresini etkileyen yatırımlarda ekonominin yanı sıra yüz yıllık tarım gelenekleri, kültür ve iş olanaklarını savunmayı da hedefliyor.

Nurralı çiftçilerin başlattığı mücadeleye Porto Torres, Sassari ve Alghero komitelerinde bir araya gelen çiftçiler de destek veriyor. “Enerji spekülasyonlarının cephesi olmayı reddediyoruz” diye seslerini duyuran Sardunyalı çiftçiler, ekonomileri ve kimliklerine sahip çıkıyor.

Son birkaç yıldır “yeşil enerji” adına onlarca anlaşmaya imza atan enerji şirketleri bankalar ve devlete karşı adada hemen her şehir ve kasabada vatandaş komiteleri mücadele veriyor. İtalyan Hekimler Derneği (ISDE) adına yapılan açıklamada ise temiz enerji adına atılan bu adımların, Sardunya adasını İtalya’nın insan sağlığı ve doğal çevre açısından en kirli coğrafyalardan birine dönüştürdüğü belirtiliyor.

Sardunyayı hedef alan saldırılara karşı mücadele eden komitelerin nasıl örgütlendiğini izlemek için www.arexxini.info sitesine göz atmak yeterli. Site şu aşamada yeşil enerji masalıyla uyutulmaya çalışılan adalı çiftçiler ve vatandaşların seslerini dünyaya duyurdukları bir platform.

[email protected]