Hrant Dink cinayeti görüntüleri ne anlama geliyor?

​AKP medyasının Hrant Dink cinayetinde jandarmaların olay yerinde olduğuna ilişkin yayınladığı görüntüler “yeni” değil. Görüntülerde yer alan ve onlarla ilişkili olan çokça isim yıllardır biliniyor. Tek bilinen, bu isimleri yıllardır koruyan AKP’nin şimdi tutuklayarak cinayetteki ortaklığını hasır altı ettiği...

Selin Asker

Hrant Dink cinayetine ilişkin yayınlanan son görüntüler yeni bir tartışmanın konusu oldu. AKP medyası, cinayetin tetikçisi Ogün Samast’la irtibatta olan ve cinayet mahallinde yüzlerce telefon konuşması yapan jandarmaların görüntülerini yayınladı.

“Yeni” olarak sunulan bu görüntülerin şimdiye dek saklandığını söylemek için birçok veri mevcut. Görüntülerde yer alan faillerin yıllar önce dava dosyasına girdiği göz önüne alındığında AKP’nin bu isimleri bildiği ve darbe girişimine dek koruduğu anlaşılıyor.

İSİMLER TANIDIK

Öncelikle, AKP’lilerin “yeni” olarak sunduğu bu bilgilerin yıllar önce dava dosyasında nasıl yer aldıklarını hatırlatalım:

Cinayetin İstanbul ve Trabzon jandarma istihbarat arasında ciddi bir planlamayla işlendiği biliniyor. Dink’in vurulduğu 19 Ocak 2007 saat 14:57’de bölgede 9 jandarma görevlisi tespit ediliyor.

Bu kişilerden –ki görüntülerde de yer alan- İstanbul Jandarma İstihbarat görevlisi Emre Cingöz’le birlikte Ecevit Emir ve Yusuf Bozca geçtiğimiz günlerde tutuklandı.

Diğer tutuklananlar da Trabzon jandarma görevlileri Okan Şimşek ve Veysel Şahin. Yine bu isimler de tanıdık. Bu iki isim, Yasin Hayal’le yakın arkadaş çevresindeki Numan Şişman ve Süleyman Kartal aracılığıyla irtibat kuran isimler olarak önceki yıllarda karşımıza çıktı.

VOLKAN ŞAHİN NEDEN ŞİMDİ TUTUKLANDI?

Bir diğer isim de Trabzon jandarma istihbarattan astsubay Satılmış Şahin. Cinayetten sonra mahkemeye başvurup adını Volkan olarak değiştiren Şahin, darbe girişimi sonrası tutuklanan isimler arasında.

Peki, bu ismi de nereden biliyoruz? Ogün Samast cinayeti işlemek için Trabzon'dan İstanbul'a geldiğinde aynı gün İstanbul'a hareket ettiği tespit edilmişti. Şahin, daha sonra bu tespitle ilgili verdiği ifadede “görev için İstanbul’a gittiğini” söylemiş ancak bunun daha sonra asılsız olduğu ortaya çıkmıştı.

Astsubay Şahin’in polis muhbiri Erhan Tuncel’le 26 görüşme yaptığı da yıllar önce tespit edilenler arasında. Şahin’le birlikte Trabzon jandarma istihbarattan Resul Kütükoğlu, Ünsal Gürel, Ahmet Faruk Aydoğdu ve Yasin Hayal-Erhan Tuncel ikilisi arasındaki görüşme trafiği şema olarak dava dosyasına da girmişti.

GEREKÇELİ KARARDA DA VAR

2012’de "örgüt yok" şeklinde sonuçlanan davanın gerekçeli kararında dahi, bu isimlerin, sanıklarla yoğun görüşmelerinin HTS raporlarından ve telefon inceleme tutanaklarından yola çıkarak tespit edildiği aktarılmıştı.

Keza, Satılmış Şahin’in cinayet günü İstanbul’a geldiği, Samast’ın üzerinde çıkan telefonun rehberinde “komutanım” şeklinde Jandarma görevlisi Ahmet Faruk Aydoğdu’nun telefon numarasının çıktığı da...

GÖRGÜ TANIKLARI ‘YALNIZ DEĞİL’ DEMİŞTİ

Yine görgü tanıklarının ifadelerinde de Ogün Samast’ın cinayet mahalinde yalnız olmadığı belirtilmişti. Örneğin, tanıklardan M. Ö., cinayetten birkaç gün önce Samast'ı ve bir başkasını Dink'i izlerken gördüğünü belirtmişti.

Peki, yıllardır herkes tarafından bilinen ve onca delile rağmen tutuklanmayan bu isimler neden şimdi tutuklanıyor?

Buna en kestirme verilebilecek yanıt, AKP-Cemaat iktidar bloğu tarafından işlenen bir cinayette tarafların koz biriktirdiği ve şimdi birbirlerine karşı kullandığı olabilir. Görüntülerin yeni servis edildiği, yıllardır bilinen, dava dosyasına da girmiş isimlerin yeni keşfedilmiş gibi sunulduğu da düşünülürse...

NEDEN ŞEFLERİ ALIP JANDARMALAR BIRAKILDI?

Ancak daha ilginç bir nokta var ki, Ramazan Akyürek, Ali Fuat Yılmazer gibi önemli istihbarat şeflerinin yıllardır dile getirilen Dink cinayetindeki sorumlulukları bir davaya dönüşmüş durumdayken rütbece çok daha önemsiz jandarmaları tutuklamak için neden bu zamana kadar beklendiği...

Bu jandarmalar darbe girişimine kadar AKP için neden bu kadar önemliydi ya da önemli miydi? Bunun yanıtını net olarak henüz bilmiyoruz.

Ancak cevabı ne olursa olsun gerçek olan, yıllardır bu isimleri bilen ve himayesini alan AKP iktidarının Hrant Dink’in katillerini yargılayan değil cinayetin ortağı olduğu...