Yine özel okulların yanında yer aldılar: 'Bu hırsızlıktır...'

Özel okulda eğitim alan bir öğrencinin velisi pandemi sebebi ile ücretin iadesi talep etti. Tüketici Hakem Heyeti ailenin aleyhine karar verdi.

Aslı İnanmışık

Ankara’da özel okulda eğitim alan bir öğrencinin velisi pandemi sebebi ile eğitim alamadıklarını ve ücretin iadesini talep etti.

Etimesgut İlçe Tüketici Hakem Heyeti ise, Milli Eğitim Bakanlığının yönergelerini ve online eğitimlerini yerine getiren özel okulların ücret iadesi yapmasına gerek olmadığına karar verdi.

Karar, salgının başından bu yana özel okulların taleplerini yerine getiren özel okul patronu Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'un politikalarının devamı olarak görülürken, Eğitim-İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, bu kararın aleni bir hırsızlık anlamına geldiğine dikkat çekti.

'Hırsızlık!'

Kararı soL'a değerlendiren Eğitim-İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, durumu "hırsızlık" olarak nitelendirerek, heyetin öğrencinin aleyhine karar vermesinin altında Milli Eğitim Bakanlığı'nın özel okullara verdiği destek olduğunu hatırlattı.

Yıldırım şunları söyledi:

"Milli Eğitim Bakanlığı'nın ülkede eğitime ihtiyacı olan ve eğitim talebinde bulunan tüm çocuklarımızın talebini ücretsiz olarak karşılamak zorunluluğu var. Ancak hükümetler ve özellikle son 18 yıldır AKP hükümetleri, eğitimi özelleştirme adımları üzerinden kamusal eğitimin niteliğini azaltıcı kararlar almaya devam ediyor. Bu nasıl oluyor? Okullara yeterli imkanlar sağlanmayarak eğitimden para kazanmak isteyen rantiyeci sınıfının eğitim alanında da hareketlenmesine bir nevi destek olunuyor. 

'Alenen bir gasptır, çocuğun eğitim hakkından çalmaktır'

Devlet okulundaki öğrencilere destek vermeden, özel okullara böyle parasal, çalışan sigortaları ya da arsa-kredi temini gibi konularda destek sunuluyor. Bu durumda veliler de devletin de, yani bakanlığın teşvikiyle, kendi ekonomik kaynakları çok da iyi olmamasına rağmen kredi çekerek, özel ihtiyaçlarını bir kenara bırakarak çocuklarını çevresindeki özel okullara kaydediyor. Özel okulların davetiyelerinde hep şu vardır: 'Çocuklarınıza 10-12 kişilik sınıflarda, yüz yüze eğitim verilecek. Atölyelerde, spor salonlarında birebir ilgilenilecek. Bireysel koçları olacak'. Dolayısıyla veliler de bu devlet okullarında olmayan imkanları da çocuklarına vermek istiyor. Gelinen durumda hiçbir özel okul sahibi ya da yöneticisi, 'çocuklarınıza online eğitim vereceğiz, fiyatı da bu' demiyor şu anda. Hangi koşullara imza atıldıysa o koşullarınne kadarı sağlanıyor ona bakılmalı aslında.

Burada Etimesgut'taki Tüketici Hakem Heyeti kesinlikle yasal olmamasına rağmen öğrencinin aleyhine karar vermiştir. Bu hukuki değildir. Tüketici bunu mahkemeye götürdüğü takdirde kesinlikle kazanacaktır. Eğitim-İş Sendikası olarak da bu velilere hukuksal destek temin etmeye hazırız. Bu alenen bir gasptır. Yolda yürüyen kişinin çantasını alıp kaçmaktan farksızdır. Bu durum aleni bir hırsızlıktır, çocuğun eğitim hakkından çalmaktır. Velinin zor koşullarda temin ettiği kaynağı veliye rağmen talep etmektir. Bakanlığı da bu tür durumlarda karar almayıp velileri ve çocukları rantiye sınıfının eline bırakmakla suçluyoruz."