AKP, "Duşkabinoğulları"yla zirveye taşıdığı gelenek arayışında son olarak "Duşakabintorunları"na ulaştı. "Osmanlı geleneği" denilerek 6 yaşındaki çocuklara fes giydirildi, mehter marşı söyletildi.
Haber Merkezi
AKP ile hayatımıza giren Yeni-Osmanlıcılık sermaye yayılmacılığının bahanesi, cumhuriyet değerlerine saldırının kılıfı oldu.
Suriye'ye asker göndermekten müfredat değişikliğine, İstanbul Boğazı'na tüp geçit yerleştirmekten hacamatın resmileştirilmesine kadar her adımın kökü Osmanlı'da bulundu, yoksa da tarih kitapları baştan yazıldı.
Muhafazakarların Türkiye'ye özgü bir "asrı saadet" üretme çabası yeni değil, ancak bu girişimler AKP döneminde öyle uç noktalara götürüldü ki, bazen mizah konusu olmaktan öteye geçemedi.
En bilinenlerden biri Duşakabinoğulları Beyliği...
O fotoğraf 13 Ocak 2015'te yani Beştepe'deki Cumhurbaşkanlığı Saray'ı açıldıktan 4 ay sonra çekildi.
Saray'ın ilk ziyaretçilerinden Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas için hazırlanan seremonide öncekilerden farklı bir mizansene yer verildi.
Cumhurbaşkanlığı forsundaki 16 yıldızın tarihteki 16 Türk devletini temsil ettiği fikrinden yola çıkılarak Muhafız Alayının 16 askerine o devletleri yansıtan kıyafetler giydirildi. Ancak kostümler pek tarihi görünmüyordu. Hatta askerlerden birinin üzerindeki kostüm kaftandan çok bornoza benziyordu.
Bu durum yeni isimlendirmeleri beraberinde getirdi: Duşakabinoğulları Beyliği, Ropdöşambır İmparatorluğu, Kaleboduroğulları Devleti...
Uluslararası basına dahi yansıyan olay AKP'yi Yeni-Osmanlıcı "estetik" arayışından vazgeçiremedi. Bazı semboller yeniden keşfedildi, bazı ritüeller geri getirildi.
Bunun son örneği geçtiğimiz gün Üsküdar'da oluşturulan "Amin Alayı" oldu.
Amin Alayı, Osmanlı'da okula yeni başlayan çocuklar için oluşturulmuş bir gelenek. Bu geleneğe göre, sıbyan mektebine başlayacak çocuklar ailelerinin ve hocalarının katılımıyla bir alay oluşturuyor, ilahiler eşliğinde sokakları dolaşarak eğitimin verileceği cami veya mescitlere ulaşıyor.
Amin Alayı geleneği de sıbyan mektepleriyle birlikte rafa kaldırılmıştı. Ta ki Vakıflar Genel Müdürlüğü hatırlayana dek.
İstanbul Vakıflar 2. Bölge Müdürlüğü, Üsküdar Müftülüğü ve Hacı Ahmet Ünal Vakfı, Üsküdar Valide-i Cedit Cami'nin avlusunda dün "Amin Alayı" kurdu.
Kortej oluşturan çocuklar, Mihrimah Sultan Cami önünde toplanarak mehter takımı eşliğinde yürüdü.
Bu sırada erkek çocuklara takke giydirildi. Sarıklı, cübbeli temsili "hoca"nın saçtığı şekerler toplandı. Ayrıca "Amin Alayı"na katılan çocuklara fesli vakıf çalışanları tarafından Osmanlı macunu ikram edildi.
İstanbul Vakıflar 2. Bölge Müdürü Arif Özsoy, törende yaptığı konuşmada, geleneklerin "göz kamaştırıcı" olduğunu belirterek "Vakıflar Genel Müdürlüğü, şanlı mazimizin emanetlerini titizlikle koruma görevini yerine getiriyor" dedi.
Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün temel görevi, vakıf mallarını değerlendirmek, mimari ve tarihi değere sahip vakıf eserlerini korumak. Geçtiğimiz ay yayımlanan Sayıştay raporlarıysa kurumun temel görevlerinden birinin usulsüzlük olduğunu ortaya koyuyor.
Denetim raporuna göre, 2023 yılı içinde inşasına başlanan varlıklara ait harcamalar mevzuata aykırı olarak ''Giderler Hesabına'' kaydedilmiş. Böylece kurumun "Bilançodaki Yapılmakta Olan Yatırımlar Hesabı" 22 milyar 463 milyon lira eksik verdi. Ayrıca ''bölge müdürlüklerince kiraya verilen taşınmazların kira süresi sonunda ihale yapılmadan bir taahhütname ile yeniden aynı kişilere kiraya verildiği'' tespit edildi.