'Siyaset üstü': Felaket New York'tan Bolu'ya bağlanırken Özgür Özel aynı nakaratı sürdürüyor

Özgür Özel, Kartalkaya felaketini de "siyaset üstü" diye niteledi. Oysa facia siyasetin üstünde değil, göbeğinde. Felaket New York'tan Kartalkaya'ya nasıl uzanıyorsa, Suriye'den Türkiye'de de uzanır.

Haber Merkezi

Türkiye, Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi'ndeki 238 kişinin konakladığı Grand Kartal Otel'de çıkan yangınla sarsıldı. 78 kişinin yaşamını yitirdiği yangınla ilgili bilinmezlik sürüyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı'yla Bolu Belediyesi arasındaki “sorumlu sensin” inkarı sürüyor.

İktidar, hesap vermek bir yana, olayı yeni bir saldırı ve baskı vesilesi kılma arayışında. Uzun süredir toplumun belli bir kesimi tarafından eleştirilen ana muhalefet lideri Özgür Özel'se, bir kez daha tepki çeken bir çıkış yaptı.

“Normalleşme” adımlarının peşi sıra gelen CHP’li belediyelere kayyım ve belediye başkanlarının tutuklanması kararları sonrasında Özel’e tepki yükselmişti. İktidarla “normalleşme” üzerinden tepki gören Özel, X hesabından bakanlığın belediyeye yönelttiği suçlamalara ilişkin açıklama yaptı ve 5 soru yöneltti.

Özel’in sorularını yöneltirken kullandığı bir cümleyse dikkat çekti. Şöyle diyordu:

“En başından beri bu faciayı siyasi tartışmalardan uzak tutmaya çalıştık.

Ancak maalesef aynı yaklaşımı iktidardan göremedik.”

“Siyaset üstü yaklaşmalı” torbasına atılan bu konu da siyasetin göbeğinde olan bir konu. AKP’nin siyasi çıkarları sonucu meslek odalarını güçsüzleştirme amacıyla attığı adımla odalar denetimden el ayak çektirilmişti. Gezi Direnişi’nde odaların Gezi’den yana tavır alması, AKP'nin bir türlü ele geçiremediği bu mesleki yapıların alanını daraltması için tetikleyici olmuştu.

Aynı zamanda odaların yaptığı denetim işleri, “sivil toplumla” yani şirketlerle çözülebilir bir hale getirildi. Ki bu da yine siyasetin göbeğinde olan ciddi bir konu.

CHP lideri, sürekli çeşitli konuları "siyaset üstü" gördüklerini açıklıyor.

Özel’in “siyaset üstü” gördüğü konulardan biri New York’taki Türkevi’yle ilgiliydi.

2024'ün Eylül ayında New York Belediye Başkanı Eric Adams hakkında savcılık yolsuzluk ve rüşvet dahil, 5 farklı suçlama yöneltildi. İddianamenin önemli bir bölümü, Türkiye'yi yakından ilgilendiriyordu.

İddianamede Türkevi’nin yangın yönetmeliğine uygun olmadığı, fakat buna rağmen belediyenin binaya ruhsat verdiği belirtiliyor. Binayı teftiş etmekle görevli olan memura, “Binaya izin vermezsen, işini kaybedersin” denildiği ve tehdit edildiği öne sürülüyor.

İddianamede “Adams müdahale etti ve gökdelen Türk yetkilinin istediği gibi açıldı” deniliyor.

Özel, bu konuyu da “siyaset üstü” olarak değerlendirdiği için Sosyalist Enternasyonal Başkanlar Kurulu toplantısı için gittiği New York’ta Türkevi’nin önünde bir açıklama yapmıştı.

“Türkiye’nin rüşvet vermeye ihtiyaç duyan bir ülke olmadığına” dikkat çekmiş ve şunları söylemişti:

“Türkiye rüşvet vermeye ihtiyaç duyacak bir ülke değil. Binanın kazandırılması sürecinde jest gördüysek fazlasını ABD’nin Büyükelçiliği’ne tahsis edilen o muhteşem alan için yapmışızdır. Burası hepimiz açısından gurur kaynağı bir bina. Bundan sonra CHP’nin New York’taki tüm resmi temaslarını Türkevi’nde sürdürmeyi düşünüyoruz.”

Özel’in New York’ta savunduğu Türkevi hikâyesi aslında Kartalkaya’da yaşanandan farklı değildi. Orada da konu yangın yönetmeliğiydi. 

"Yangın yönetmeliği" gibi "detayları" bir çeşit "ayak bağı" olarak gören bir siyasi iktidarın, yurt dışında bunu aşmak için rüşvet vermeyi göze alırken, yurt içinde de patronlara bu düzenlemelerin etrafından dolaşmaları için her türlü kolaylığı sağlayacağı aşikâr.

CHP lideri yalnızca Türkevi skandalını değil, AKP iktidarının dış politikasını da "siyaset üstü" gördüğünü sık sık tekrarlıyor.

Oysa bunların tümü, siyasetin üstünde değil, göbeğinde. Felaket New York'tan Kartalkaya'ya nasıl uzanıyorsa, Suriye'den Türkiye'de de uzanır. 

Özel bilirkişi raporu paylaştı, Tunç yalanladı: Grand Kartal Otel raporunda neler var?
k