"Cumhurbaşkanı’na hakaret" suçlamasıyla gözaltına alınan ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemleri tamamlanan gazeteci Sedef Kabaş, Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na sevk edilmişti.
Adliyede savcılığa çıkarılan ve tutuklama talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edilen Kabaş, tutuklandı.
Kabaş, TELE1'de katıldığı programda, "Çok meşhur bir söz vardır. Taçlanan baş akıllanır diye. Ama görüyoruz ki gerçek değil. Ya da tam tersi bir söz vardır. Büyükbaş hayvan bir saraya girdiği zaman o kral olmaz. O saray ahır olur" ifadelerini kullanmıştı.
İlk tepkiler
Gazeteci Sedef Kabaş’ın, "Cumhurbaşkanı’na Hakaret” gerekçesiyle tutuklanmasını takiben sosyal medyadan tepkiler gelmeye başladı.
Sedef Kabaş yalnız değildir etiketini kullanan İYİP Genel Başkanı Meral Akşener “Şiirden hapse giren dünün mağdurlarının, atasözü söyleyenleri hapse atan mağrurlar haline geldiği günlerden geçiyoruz. Nereden nereye… Ama az kaldı, hiç merak etmeyin.
Bu zihniyet gidecek, Türkiye’ye yeniden adalet gelecek. #Sedefkabasyalnızdeğildir” dedi.
Sedef Kabaş'yla fotoğrafını paylaşan CHP’li Ali Mahir Başarır'sa, “Gazeteci Sedef Kabaş trollerin hedef göstermesi sonucu saraydan gelen “talimat” ile tutuklandı! İstiyorlar ki herkes sussun, istiyorlar ki herkes sarayı alkışlasın! Ne yaparsanız yapın! Gazeteciler susmayacak! Bu karanlığı hep birlikte yeneceğiz!” ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın danışmanı: 'Çekirge bir sıçrar, iki sıçrar...'
Tutuklanma haberini takiben AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Başdanışmanı Ahmet Selim Köroğlu'ysa sosyal medyadan "Çekirge bir sıçrar, iki sıçrar, üçüncüde ele geçer. Atasözü" şeklinde bir paylaşımda bulundu.
Bahçeli Kabaş'ı hedef aldı: 'Anti demokratik ve faşizan sözleri kınıyorum'
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yse Gazeteci Kabaş'ın tutuklanmasına ilişkin bir açıklama yayınladı. Bahçeli açıklamasında Kabaş için "Kin ve nefretine yenilmiş, ifade ve düşünce hürriyetini tersten yorumlamış tetikçi bir gazeteci" ifadelerini kullanırken "Sayın Cumhurbaşkanımıza karşı ağır ve affedilemez hakareti ne demokrasiyle, ne basın ahlakıyla, ne de hukukun evrensel ilkeleriyle bağdaşmayacak bir çarpıklık, bir çürüklüktür. Elbette kötü söz bumerang gibidir, eninde sonunda dönüp dolaşıp sahibini bulacak, hatta mahcup ve ahlaken de mahkûm edecektir. Bilhassa bu sözde gazetecinin kelepçe takılmamasına rağmen, takılmış gibi imaj uyandırma gayretkeşliği zelil bir oyun, zillet bir tiyatrodur" dedi.
Bahçeli şu ifadeleri kullandı:
Demokrasi saygı ve tahammül sistemidir. Bundan nasibini alamayan müfsitlerin üslubu hastalıklı, usulü hayasızlıktır. Anılan gazetecinin tutuklanmasıyla bağımsız ve tarafsız yargı süreci başlamıştır. Herkes yargı kararını sabırla beklemek ve riayet etmek durumundadır. Sayın Cumhurbaşkanımızı hedef alan çirkin saldırıyı, husumetle pekişmiş anti demokratik ve faşizan sözleri kınıyorum. Bu konuyu cepheleşme malzemesi yapmak için sıraya giren çevrelerin hesap hatası yapmaktan ve yanlışa ortak olmaktan kaçınmalarını hassaten tavsiye ediyorum.
Soylu Kılıçdaroğlu ve Akşener'i hedef aldı
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ysa sosyal medya paylaşımında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İYİP Genel Başkanı Meral Akşener'i hedef aldı. Soylu şu paylaşımda bulundu:
"Bu cümle gerekliydi:
'Yaptığı büyük hata, Sayın Cumhurbaşkanı'ndan derhal özür dilemeli…'
Devlet ve siyaset adabı bunu gerektirirdi.
Ancak Kılıçdaroğlu da Akşener de edepsizliği meşrulaştırmayı seçtiler.
Milletimiz, bu zilleti ayan beyan görüyor.
Men dakka dukka."
AKP MKYK Üyesi Karaca'dan hakaret
Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Politikaları Kurulu ve AKP MKYK Üyesi Korkmaz Karaca'ysa sosyal medyadan yaptığı paylaşımda Gazeteci Kabaş'a hakaret ederek "5. Sınıf bir artist. Zilli !! O ucuz numaralar bize sökmez" ifadelerini kullandı.
"Zilli" ifadesine gelen bir tepki üzerineyse bu sefer Karaca, "Daha da ağır’ı hatta..Ama aile terbiyem müsait değil.." şeklinde cevap verdi.
Karaca, ülkücü mafya Sedat Peker'in beyanlarıyla daha önce gündeme gelmişti. Peker Karaca için Sezgin Baran Korkmaz'ın verdiği arabayı kullandığını iddia etmiş, SÜTAŞ için özel görüşmeler yaptığını ve rüşvet aldığını da ileri sürmüştü.
