RTÜK, YouTube üzerinden yayın yapan Cumhuriyet TV’ye lisans zorunluluğu getirdi.
Haber Merkezi
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, Dilruba Kayserilioğlu isimli yurttaşın verdiği sokak röportajı nedeniyle tutuklanmasının ardından yaptığı değerlendirmede Youtube kanallarına lisans zorunluluğu getirmek istediklerini dile getirmişti.
Şahin, “Kişisel yayınlar hariç tüm yayınlar RTÜK denetimindedir. Yeni dijital mecralar da Türk kanunlarına uymak zorunda. Lisans almak zorundalar” demişti.
Yalnızca siyasi değil: 'Cüzi bir rakam' da alacaklar
Düzenlemenin YouTube üzerinden haber yapanlar, program yapanların kapsayacağını belirten RTÜK Başkanı, "Cüzi bir rakamla bu (lisans) verilecek. Lisans süresi 10 yıllık. Her yıl düzenli ödeme yapılıyor. Youtube ile ilgili görüşmelerimiz sürüyor. Teklifimizi değerlendirecekler, haber bekliyoruz” ifadelerini kullanmıştı.
Ebubekir Şahin “YouTube veya diğer dijital medyalarda yapılan yayıncılıklardan gelen toplam yayıncılık gelirinin yüzde 1,5'i alınır” demişti.
6 Ocak’ta karar RTÜK’ün internet sitesinde duyuru olarak yayımlandı. Duyuruda, alınan karar 2018 yılında yürürlüğe giren “Radyo, Televizyon ve İsteğe Bağlı Yayınların İnternet Ortamından Sunumu Hakkında Yönetmelik”e dayandırıldı.
RTÜK bu şekilde tüm yayıncılar üzerinde para cezası sopasına sahip olma, dilediğindeyse bir kanalın lisansını iptal edebilme gücünü elde etmeyi hedeflerken, YouTube'un RTÜK'ün talebine olumlu yanıt verdiği anlaşılıyor.
Cumhuriyet TV’ye lisans zorunluluğu
RTÜK, 27 Aralık’ta yaptığı genel kurul toplantısında Cumhuriyet gazetesi YouTube kanalı Cumhuriyet TV’ye yönelik lisans zorunluluğu kararı aldı.
Cumhuriyet'te yer alan habere göre, RTÜK üyesi Tuncay Keser, üst kurulun bu kararına "karşı" oy kullandı.
Keser karşı oy gerekçesinde, “Çağdaş demokrasiler, temel hak ve özgürlüklerin en geniş ölçüde sağlanıp anayasal güvence altında olduğu rejimlerdir. Ayrıca basın ve ifade özgürlüğünün hangi ölçüde kullanıldığı, demokrasilerin niteliği açısından önemli göstergelerden biridir. Son yıllarda bilişim teknolojisinde sağlanan gelişme, interneti en yaygın iletişim ortamı haline getirmiş, değişik platform ve mecralar, haberleşme özgürlüğü, düşünceyi açıklama ve yayma özgürlüğü ile basın özgürlüğünün en önemli aracı haline gelmiştir” dedi.
Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) kararını anımsatan Keser, “AYM internet alanına müdahalenin çerçevesini ‘İnternet, modern demokrasilerde başta ifade özgürlüğü olmak üzere temel hak ve özgürlüklerin kullanılması bakımından önemli bir değere sahip bulunmaktadır. İnternetin sağladığı zemin, bilgiye ulaşma, kişilerin bilgi ve düşüncelerini açıklama, karşılıklı paylaşma ve yaymaları için vazgeçilmez niteliktedir. Bu nedenle sadece düşünceyi açıklamanın değil, aynı zamanda bilginin elde edilmesi açısından günümüzde en etkili ve yaygın yöntemlerden biri haline gelen internet konusunda yapılacak düzenleme ve uygulamalarda devletin ve idari makamların çok hassas davranmaları gerektiği açıktır’ şeklinde vurgulamıştır” ifadelerini kullandı.
Keser, üst kurul çoğunluğunca alınan kararla bağlı yönetmeliğe aykırı bir şekilde Cumhuriyet TV’den lisans alma zorunluluğu getirerek ifade özgürlüğüne hukuki olmayan bir müdahalede bulunulduğunu belirtti.
'Hedef tek seslilik'
RTÜK üyesi İlhan Taşcı da, RTÜK’ün Cumhuriyet TV özelinde lisans almaması durumunda erişimin engellenmesine yönelik adım atması için mevzuatta herhangi bir görevinin olmadığına işaret etti.
Bu durumu kurul toplantısı sırasında da dile getirdiklerini belirten Taşcı, “RTÜK’ün internet üzerinden yapılan yayınlarla ilgili denetim yetkisi, tıpkı bir televizyon yayınının olduğu gibi katalog biçiminde internet üzerinden yayımlanması halinde söz konusu olabilir. Örneğin A kanalı, B kanalı kendi içeriğini internet üzerinden de yayımlıyorsa 6112 sayılı kanuna göre, RTÜK’ün yetkisi var. Ancak Cumhuriyet TV’ye baktığımızda, klasik anlamda bir televizyon gibi belli saatlerde belli programlarda sistematik bir yayın akışı yok. Bu haliyle RTÜK’ün de Cumhuriyet TV için ‘Lisans alın’ deme yetkisi yok” diye konuştu.
RTÜK’ün kararının doğrudan doğruya “basın özgürlüğüne ve ifadenin yayılması özgürlüğüne müdahale” anlamına geldiğini söyleyen Taşcı, RTÜK’ün oyçokluğuyla aldığı kararı “hukuki dayanaktan yoksun” olarak tanımladı. "Burada hedeflenen halkın bilgi almasına dönük alternatif yolların önünü tıkamaktır. Nihai hedef ise Türkiye’de tek sesliliktir" diye konuştu.
YouTube platformunda ilk
Söz konusu yönetmelik ile birlikte internet yayınlarını denetleme hakkını alan RTÜK, Şubat 2022’de DW Türkçe, Euronews Türkçe ve Amerika’nın Sesi haber sitelerine lisans başvurusu yapması için 72 saat süre tanıdı. Bu kararın haber sitelerinde video yayımlandığı gerekçesiyle alındığı ifade edildi. Lisans dayatması YouTube platformunda yayın yapan bir kuruma ise ilk kez uygulanıyor.
Lisans almayana erişim engeli
İnternet yayın lisansına giden süreçte yayıncılar gönüllü olarak RTÜK’e başvuruda bulunup lisans alabiliyor ya da RTÜK gerekli gördüğü hallerde yayıncılar için lisans alma zorunluluğu getirebiliyor. RTÜK’ün lisans alma zorunluluğu getirmesi halinde, yayıncının 72 saat süresi bulunuyor. Bu süre içerisinde lisans alınmazsa mecranın internetten erişime engellenmesi gündeme geliyor. 2024 yılı itibarıyla on yıllık düzenlenen internet yayın lisansı bedeli 1 milyon TL, ayrıca YouTube yayıncılarının RTÜK lisansı alması halinde lisans ücretine ek, gelirlerinin binde 5’ini katılım payı olarak RTÜK’e ödemesi gerekiyor.
Sokak röportajları: RTÜK’ün vatandaşı susturmak için Youtube planı | ![]() |