28 yaşındaki Pınar Bulunmaz 22 Şubat 2024’te ateşli silah yaralanması sonucu hayatını kaybetti.

Evli olduğu Rıdvan Bulunmaz hakkında “eşi kasten öldürmek” suçundan başlayan soruşturma neredeyse 1 yıldır ilerlemiyor, hatta gerilemiş vaziyette.

Çünkü Bulunmaz, önce ev hapsiyle tahliye edildi, şimdiyse şüpheli bir tanık ifadesi sonucu adli kontrol tedbiriyle serbest bırakıldı.

Kriminal raporu şüpheliyi yalanladı

Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde meydana gelen olayda baş şüpheli Rıdvan Bulunmaz.

İlk gün herkesin cinayet olarak yaklaştığı soruşturma, ne olduysa bir anda “şüpheli ölüm” olarak anılmaya başlandı. Pınar’ın ailesi, dosyaya müdahalede bulunulduğu endişesi taşıyor, olanlara bakıldığında da bu iddiayı güçlendiren noktalar var. 

Rıdvan Bulunmaz’ın ifadesine göre olay günü kavga ediyorlar, Pınar’ı takip edip yakaladıktan sonra araca bindirdiğini söyleyen Rıdvan Bulmaz, Pınar’ın da bu sırada kendini göğsünden vurduğunu öne sürüyor. Pınar’ın da kendisinin de sağ ellerini kullandığını öne süren Rıdvan Bulunmaz’ı Diyarbakır Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü tarafından 11 Mart'ta hazırlanan rapor yalanlıyor. Rapora göre Rıdvan Bulunmaz’ın sol elinde atış artığı tespit ediliyor.

Ağabey’in sorusu net: “Pınar’ın sol omzundan çıkan kurşun ‘önden müdahale ettim’ diyen birinin sağ dirseğine gelebilir mi?”

Tam 3 ay sonra, BTK raporlarınca aile bireylerinden birisiyle tam 12 kez telefonda görüştüğü tespit edilen bir tanığın ifadesiyle Rıdvan Bulunmaz'ın Siverek Sulh Ceza Hakimliği'nin kararıyla konutu terk etmeme yani ev hapsi tedbiriyle tahliyesi gerçekleşiyor.

Tanık ifadesinde, Pınar'ın sağ eliyle kendi kendisine silahı doğrulttuğunu öne sürüyor.

Bir dizi delile rağmen etkin yürütülmeyen soruşturma, bitmeyen şaibe

Pınar’ın ailesinin avukatlarının itirazları reddedilirken, 24 Ekim’de baş şüpheli için adli kontrol tedbiri de kaldırılıyor. Böylece haftanın belirli günlerinde imza atma adli kontrol tedbiri 24 Ekim’de alınıyor.

Olayın ayrıntılarına biraz daha bakınca, Rıdvan’ın silah ateşlendikten sonra hastane yerine ailesinin evine gittiği ortaya çıkıyor. Pınar’ın ağabeyi Erdal Sevim, Pınar’ın yaralı bir şekilde arabanın içerinde bırakıldığını, Rıdvan Bulunmaz’ın eve çıkarak kıyafetlerini değiştirdiğini ve ellerini yıkadığını söylüyor.

Silahta DNA izinin bulunmamasına dikkat çekiyor. 

Kardeşlerinin yaralandığını ve sonrasında hayatını kaybettiğini Bulunmaz ailesinden değil, kendi yakınları aracılığıyla öğrendilerini anlatıyor. Silah siyah bir poşete sarılı şekilde ön koltuğun arka cebinde bulunuyor ve üzerinde hiçbir DNA izi bulunmuyor. Rıdvan Bulunmaz’ın ifadesinde 13 adet fişek kapasiteli silahın içinin dolu olduğunu söylediğini ekliyor, “Silahta 10 adet mermi kalmış” diyor. Olay yeri inceleme raporu ve soruşturma sürecine ilişkin şaibeler olduğu yönünde bir kanıya sahip.

Rıdvan Bulunmaz infaz koruma memuru. 

Pınar’ın ağabeyi Sevim, kendilerine gelen isimsiz bir mesajdan da bahsediyor. Mesajda şüphelinin amcasının 20 yıldır adliyede çalıştığı, “o gece savcı ve hakimlerle olayı halletmeye çalıştıklarını” iddia ediliyor. Şüphelinin ailesinin bağlantılarından bahsediliyor; Bucak aşiretiyle güçlü bağlara sahip oldukları ve konu için AKP belediye başkan adayının ailesine ulaştıkları da öne sürülenler arasında.

Şüphelinin ve ailesinin iddiası “Pınar’ın intihar ettiği” yönünde. Rıdvan Bulunmaz’ın yanından yani evden koşarak çıkan ve uzaklaşmaya çalışan Pınar’ın intihar edecekse niye kaçtığı da yanıtsız bir soru.

Sevim: Fotoğraflarına baksanız, orada bile gözünün nasıl ışıldadığını görürsünüz

Bu kadar çelişkinin ardından Erdal Sevim, 1 yıldır hazırlanmayan iddianameye, Rıdvan Bulunmaz'ın serbest kalışına isyan ediyor.

“Kardeşten de öteydi benim için” diyerek anlatıyor kardeşini.16 yıl babalarının yurtdışında çalıştığından bahsediyor:

“Biz üç kardeştik. Pınar en küçüğümüzdü. Babasız çok kaldık, o yüzden de Pınar benim hem kızım hem kardeşim gibiydi.

Pınar 28 yaşında, ebe olarak görev yapan bir sağlık çalışanıydı. Çocukları da işini de çok seven, çalışkan birisiydi.

Fotoğraflarına baksanız, orada bile gözünün nasıl ışıldadığını görürsünüz. Sevgi dolu bir insandı.”

Onu bu sözlerle anlatıyor ağabeyi.

4 yıl önce atanan Pınar’ın bu hayata dair umutları ve hayallerinden konuşuyoruz. Gezmeyi çok sevdiğini söylüyor:

“Yurtdışında görmek istediği yerler vardı. Araba hayalleri kurardı. Çocuğu olsun çok istiyordu.”

Sürecin ilerleyişi kaygılarını büyütüyor. “Dosyanın intihar olarak kapatılması” endişesi taşıyorlar.

Cinayet olduğunu gösteren kanıtlar var

Kadın cinayetleriyle ilgili son zamanlarda erkeklerin "intihar süsü verme" yöntemine başvurduğunu görüyoruz. Davanın avukatlarından Okan Altekin de bu durumu hatırlatıyor.

Şüphelinin mesleğine dikkat çeken Altekin, “Bu kişi silah kullanmayı biliyor, adli süreçleri gayet iyi biliyor. Bu sebeple cinayetin tasarlayarak gerçekleştirme ihtimaline dair önemli bir veri bu” değerlendirmesi yapıyor. Pınar’ın cinayetinin arabada gerçekleşmesi, silahın arabada bulunması, şahsın ambulans çağırmaması, delil karartması gibi pek çok kritik nokta bulunuyor. 

Olayın oluş şeklinden sonrasında yürütülen süreçlere kadar bize çok fazla şey anlattığını söyleyen Altekin, Rıdvan Bulunmaz’ın silahı kulladığı el ile atış artıklarının bulunduğu elinin farklı olmasının olayın oluş şekli açısından cinayet olduğunu ortaya koyduğu görüşünde. Birinin tutuklanması için yeterli bir gerekçe olarak ele alıyor. 

Avukat Okan Altekin şunları söylüyor:

“Araçla evin önüne geldiğinde, yaralı bir biçimde araçtan çıktıktan sonra aile bireyleri gelerek kan izlerini siliyor. Bu tutukluluk için aranan somut delile dayanan suç şüphesini de aşan bir durum. Savcı olay yeri değerlendirmesinde ‘evde çamaşır suyuyla bazı yerlerin yıkandığı’nı yazmış. Bu bir intihar olsa, aile bireyleri neden bu kadar hızlı bir şekilde reaksiyon alıp delilleri yok etsin?”

İki gün önce aileye takipsizlik verildi

İddianamenin hâlâ ortada olmadığı dosyada, iki gün önce Cumhuriyet Başsavcılığı Bulunmaz ailesi hakkında takipsizlik kararı verdi.

Altekin konuya ilişkin şu bilgileri veriyor:

“Kararda deniliyor ki, ‘kan izlerinin çocukları korkutması sebebiyle insani mülahazalarla silinmiştir bunlar, delil karartmak niyetiyle değil’. Hiçbir şey olmasa bile bu kişilerin delil karartmadan ceza almaları gerekiyordu. Tanığın aile ile konuştuğunu tespit ettirdikten sonra tüm konuşmalar kesildi. Dosyanın yönlendirildiği, dışarıdan müdahaleler olduğu çok belli. Bu dosyanın siyasi bir boyutu olduğu ortada.

Bu dosyada ilk andan itibaren kısıtlılık kararı verilmesi gerekiyordu, delil karartmanın önüne geçilmesi için ama yapılmadı. Bütün aile bireylerinin telefonlarının dinlenmeye alınması gerekiyordu. Ama bu yapılmadı. Bunlar soruşturmanın etkili yürütülmediğini gösteriyor. Maddi bir gerçekliğe ulaşmak için çaba sarf edildiğini düşünmüyorum.”