"Tasarruf tedbirleri" kapsamında İŞKUR tarafından başlatılan "İşgücü Uyum Programı" nedeniyle hem ucuz ve geçici istihdam yaratılıyor hem de okulların hijyeni göz ardı ediliyor.
Program planlanan şekilde işlese bile okullardaki temizlik ihtiyacı karşılanacaktı. Ancak çalışma koşulları nedeniyle ihtiyaç duyulan personel sayısına bile ulaşılamadı. Birçok okulda temizlik personeli bulunmazken, okulların temizliği öğretmenler ve veliler tarafından karşılanıyor.
Öte yandan halihazırda velilerin sırtına yüklenen okul masraflarına temizlik kalemi de eklenmiş bulunuyor. Yeni eğitim öğretim dönemi kısa bir süre önce başlamış olmasına karşın, temzilik ihtiyaçları için velilerden bağış talep edilmeye başlandı.
'Tasarruf tedbirinin' çıktısı: Ucuz iş gücü ve temzilenmeyen okullar
İŞKUR tarafından başlatılan İşgücü Uyum Programı kapsamında çocuk bakımı, ağaçlandırma, temizlik gibi işler için kamu, taşeron şirketlerle anlaşacak. Taşeron firmanın işsiz yurttaşlara vereceği 1 aylık eğitimin ardından, eğitimi tamamlayan kişiler haftada üç gün kamuda taşeron işçi olarak çalıştırılacak.
İşçilerin maaşı günlük net asgari ücrete denk gelen 566 lira 73 kuruş olacak. Ayrıca işçinin yol ve yemek gibi ücretlerini de ödenmeyecek İşgücü Uyum Programı kapsamındaki işsizlerin kamu işçisi gibi haftada 40 saat çalışmasına izin verilmiyor ancak verilseydi alacağı aylık ücret 11 bin 300 lira olacaktı.
Oysa Temmuz itibariyle tam zamanlı çalışan kamuya bağlı bir taşeron işçi ayda ortalama 28 bin 500 lira ücret alıyor. Böylece kamu, daha fazla kişiyi geçici olarak istihdam ederek aynı işi yüzde 60 daha ucuza yaptırmış olacak.
"Tasarruf tedbirler" kapsamında atılan bu adım, daha fazla kişinin daha az ücrete çalışması anlamına gelirken, bir diğer problem ise gerekli ihtiyaçların karşılanmayacak olması. Karşılanmayan ihtiyaçlardan biri de okulların temizliği. İŞKUR tarafından görevlendirilen ve haftanın 5 günü çalışan temizlik personelleri, söz konusu programla birlikte artık haftanın 3 günü çalışıyor. Okulların aktif olarak kullanılmaya devam edildiği diğer 2 günde ise temizlik yapılmıyor.
2024-2025 eğitim öğretim yılı geçtiğimiz hafta başladı. Tasarruf tedbirleri kapsamında başlayan yeni uygulamanın, okulların faaliyete geçmiş olduğu kısa sürede bile büyük sorunlara neden olduğu ortaya çıktı.
Neredeyse her okulda hijyen problemleri baş gösterirken, eğitime yönelik yeterli bütçe ayrılmadığı için halihazırda velilerin sırtına yüklenen okul masrafları da artmış oldu. Temizlik ihtiyaçlarının karşılanabilmesi için birçok okulda velilerden bağış istenmeye başlandı.
Okulları öğretmenler ve veliler temizliyor
İkili eğitimin uygulandığı ve bu nedenle 7.00’den 19.00’a kadar faal olan bir okulun müdürü, son duruma dair soL’a konuştu.
2 bin öğrencisi bulunan okulda görev yapan müdür, proje uygulanmaya başlandığından beri okulda temizlik personeli bulunmadığını aktardı ve “Oysa okulun yaklaşık 7-8 temizlik personeline ihtiyacı var” dedi.
İzmir’deki diğer okullarda da benzer sorunlar olduğunu aktaran müdür şöyle konuştu:
“İlçe milli eğitim müdürü kurum müdürleri ile toplantı yaptığında ‘Bize verilen kontenjan bu, kendi velilerinizden, okul aile birliğinizden destek isteyin. Veliler de okulda çalışabilir, siz bir şekilde ikna edin’ dedi. Ancak kimse bu şartları kabul etmiyor. Durumu üst idari birimlere ilettiğimizde de dile ‘Kendi imkanınızla çözün’ yanıtını alıyoruz. Öğrencilerin bu şartlar altında eğitim alamayacaklarının farkında olan veliler sınıfları ve tuvaletleri temizliyor. Ya öğretmenler ya da veliler aracılığıyla kendi çöplerimizi toparlıyoruz.”
Yeni uygulamayla velilerin sırtına daha da fazla maddi yük bindiğine dikkat çeken müdür, “Bağış alabilen okullar bu sorunu kısmen çözdü. Sigortalı çalışan aldılar ama bir personelin aylık maliyet 25 bin lirayı buluyor” dedi.
Okullarda temizlik personeli yok ama 'Okulum temiz' dayatması var
Öte yandan müdür, Milli Eğitim Bakanlığı’nca uygulanan “Okulum temiz” projesine de değindi. Her okulun proje kapsamında “okulum temiz belgesi” almak zorunda olduğunu ancak okullarda temizlik personeli bulunmadığını aktaran müdür, tezatlığı şu ifadelerle anlattı:
“Biz okul idaresi olarak aynı zamanda bakanlığın yürüttüğü projelerden birebir sorumlu ve uygulamak zorunda olan kısımız. Bakanlığın ‘Okulum temiz’ projesi var. Okullarda uygulanması zorunlu olan ve her yıl bununla ilgili ‘okulum temiz belgesi’ alınmasını sağlayan kriterleri sağlamak zorunda olduğumuz bir proje bu. Bir yandan da bu projenin dayatması var üzerimizde.
Bu ay içerisinde sisteme yüklenmesi gereken evraklar ve formlar, yapılması gereken denetimler ve çalışmalar var. Ancak işin ironik kısmı okulumuzda temizlik personeli yok ve biz ‘okulum temiz belgesi’ almak için ‘mış’ gibi bu evrakları sisteme yüklemek zorundayız. Bakanlık düzeyinde bir proje olduğu için yapılmaması halinde idari yaptırımı bulunuyor ve hepimiz bunu yapmak zorunda kalacağız. ‘Okulum temiz’ projesi uygula ama okula temizlik personeli gönderme.”
İlk haftadan temizlik için bağış istendi
soL’a konuşan veliler de söz konusu uygulamadan şikayetçi. Çocukları hijyenik olmayan şartlarda eğitim gören velilerden, dönem yeni başlamış olmasına karşın şimdiden bağış talep edilmeye başlandı.
İzmir’in Buca ilçesindeki bir ilkokulda eğitim gören öğrencinin velisi, ilk haftadan veli toplantısı yapıldığını belirtti. Veli, “Toplantıya giren okul müdürü tasarruf tedbir kararları nedeniyle okulda temizliğin yeterince yapılamadığını, personellerin 567 TL’ye çalıştığı için temizlik yapmadan gittiklerini söyledi” dedi. Bu nedenle kendilerinden bağış istendiğini aktaran veli şöyle konuştu:
“Çocuklarımızın temiz ve hijyenik bir ortamda okuyamadıklarını, okullarda temizlik yapılabilmesi için bağış yapmamız gerektiği söylendi bizlere. Bunun için de bir IBAN numarası verildi. Bu parayla okulların ne kadar süre temizlenebileceğinin, bu paranın ne kadar yeteceğinin, bir süre sonra tekrar para istemeyeceklerinin de bir garantisi yok.
Tasarruf tedbirleri, parasız diye gönderdiğimiz devlet okullarında neden uygulanıyor? Zaten her yıl birkaç kere fotokopi parası, sınıf ihtiyaçları parası, kitap parası toplanıyor okulda. Bütün velilerde vicdan ve kaygı yaratarak toplanılan bu parayı ödememe kararı aldık. Bu konuda gereğinin yapılmasını, sizin aracınızla da duyurulmasını istiyoruz."
Kayıt ücretinin yeni bahanesi: Temizlik ihtiyaçları
Milli Eğitim Bakanlığı her ne kadar velilerden kayıt ücreti talep edilmediğini iddia etse de fiili olarak kayıt ücreti talep edilmeye devam ediliyor. İstenen ücretin nedeni ise artık temizlik ihtiyaçları öne sürülerek yapılıyor.
soL’a konuşan bir başka veli, yaşadığı durumu şöyle aktardı:
“Evime yakın yerde bulunan bir devlet okulunun anasınıfına çocuğumu kaydetmek için gittiğimde, kayıt ücretini yatırdıktan sonra dekontu getirmemi ve ancak bu şekilde kayıt yapabileceklerini söyledi ilgili müdür yardımcısı. Bu ücreti ödeyemeyeceğini belirttiğimde de ‘Bu ücret Milli Eğitim Bakanlığı tarafından belirlenen bir ücret, ücreti almak zorundayız’ şeklinde açıklama yaptılar.”
Kendisinden 8 bin liralık kayıt ücreti talep edilen veli, istenen ücretine gerekçe olarak temizlik ihtiyaçlarının öne sürüldüğünü aktardı.
Sendikalardan tepki
Eğitim sendikaları da söz konusu uygulamaya karşı mücadele yürütüyor ve sorunlara dikkat çekerek projenin sonlandırılmasını talep ediyor.
Eğitim-İş, okullarda gerekli hijyenin sağlanması, temizlik sorunlarının giderilmesi, okulların daha güvenli olması, iş gücü uyum protokolünün iptal edilmesi, temizlik ve güvenlik personeli ihtiyacının kalıcı kadrolu personelle sağlanması için, tüm Türkiye’de milli eğitim müdürlükleri önünde Ankara’da ise Milli Eğitim Bakanlığı önünde eylem gerçekleştirdi.
"Okullarda temizlik personeli ihtiyacı geçici değil, kadrolu istihdamla çözülmelidir" çağrısında bulunan Eğitim-Sen, "Öğrencilerimizin sağlığını ve eğitimin niteliğini korumak adına, temizlik hizmetlerinin eksiksiz sağlanması gerekmektedir. Bu karar geri alınmalı ve okullarımızda hijyen koşullarının iyileştirilmesi için acilen adımlar atılmalıdır. Gerçek ve kalıcı çözüm kadrolu hizmetli alımıyla sağlanacağı için her okula yeteri kadar kadrolu hizmetli ataması yapılmasıdır" açıklamasında bulundu.
TÖBSEN ise yeni eğitim öğretim yılında tespit ettiği ve çözülmesi gereken sorunlar ile ilgili hazırladığı raporda, temizlik sorununa işaret etti. Raporda, "Buradan İktidara ve Milli Eğitim Bakanlığına sesleniyoruz! Önümüz kış ; okullarda yaşanacak sağlık sorunlarından siz sorumlusunuz ve uyarıyoruz! Çocuklarımıza güvenli ve sağlıklı bir ortam yaratmak zorundasınız! Talebimiz emek sömürüsünden vazgeçilip hizmetli kadrosunun açılmasıdır" denildi.