Mahkeme Demir Kafes'te 8. plan değişikliğini de durdurdu

Ankara'da Demir Kafes alanına ilişkin 8. plan değişikliğinin de yürütmesi durduruldu. Mimarlar Ankara Büyükşehir Belediyesi'ni YDA Center'ı acilen mühürlemeye çağırdı.

Haber Merkezi

Ankara'da "Demir Kafes" alanına YDA Center yapılmasına ilişkin 8. plan değişikliğinin de yürütmesi mahkeme tarafından durduruldu.

TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi mahkemenin ranta geçit vermediğini belirterek Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne YDA Center'ı acilen mühürlemesi çağrısında bulundu.

Başkentte yapımı da sökümü de ciddi kamu israfına yol açan "Demir Kafes" alanına ilişkin 7 plan değişikliğini açtığı davalar sonucu iptal ettiren Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi'nin 12 Ekim 2020 tarihli 1347 ve 1348 sayılı kararları ile onaylanan 8. plan değişikliğini yargıya taşımıştı.

Ankara 4. İdare Mahkemesi, Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin açtığı davalar sonucunda kent suçu olduğu tescillenen, Demir Kafes alanına YDA Center yapılmasına ilişkin 8. Plan değişikliğinin yürütmesini durdurdu.

'Kent suçunda ısrar edenlere yargı cevabını vermiştir'

Kararı değerlendiren Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanı Tezcan Karakuş Candan, “Her dönemde rant ve kent suçunda ısrar edenlere yargı cevabını vermiştir. Yargı tarafından 7 kez kent suçu ilan edilen, Anıtkabir siluetini bozan ve  Atatürk Orman Çiftliği alanında hukuksuzca yapılan Demir Kafes alanındaki YDA Center’in 8. kez kent suçu olduğu tescillenmiştir. Mahkeme 8. planın yürütmesini durdurmuştur. Ankara Büyükşehir Belediyesi YDA Center’ı mühürlemeli, kısmı verilen iskanlarını iptal etmelidir. Kent suçları ve imar kartellerine karşı biz hukuksal mücadelemize devam ediyoruz, idareler ve yönetenler de  yargı kararlarını yerine getirmeli” dedi.

Mahkemenin gerekçesinde şu ifadeler yer aldı:

“Mevzuat hükümleri ile dosya kapsamında bulunan bilgi, belgeler ve Bilirkişi Heyetince düzenlenen 19.05.2021 tarihli rapor bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Ankara İli, Çankaya İlçesi, 29096 ada 10 nolu parseline ilişkin 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı Değişikliği işlemleri ile yoğunluk artışı getirildiği, artan yoğunluğa karşı altyapı sorunlarının giderilmediği, dava konusu alanda ilave kullanıcı ve araç yoğunluğunun artmasına rağmen mevcut teknik altyapının değişmemesi nedeniyle ortaya çıkacak sorunlara çözüm üretilmediği, yoğunluk ve kullanım değişikliğinin çevre fonksiyonlarla ilişkisinin kurulmadığı, parsel sahiplerinin lehine olacak şekilde imar haklarının arttırıldığı, bu haliyle dava konusu imar planı değişikliklerinin üst ölçekli planlarda yer alan planlama kararlarının, alt ölçekli planlara hiyerarşik olarak aktarılması ilkesi ve planların kademeli birlikteliği esasına aykırı olduğu, sebepleri ile çevreye etkilerine dair analiz yapılmadığı, bilimsel, nesnel ve teknik gerekçenin ortaya konulmadığı, hukuka aykırı yapılaşmanın devamını sağlamaya yönelik, özel imar hakları sağlayan nitelikte özel düzenleme içerdiği için kamu yararı, şehircilik ve planlama ilkeleri ile imar planlarındaki eşitlik ve genellik ilkesine uygun olmadığı anlaşıldığından, Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin 12.10.2020 tarih, 1347 ve 1348 sayılı kararları ile onaylanan plan değişikliklerinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Öte yandan, dava konusu işlemin uygulanması halinde telafisi güç zararların doğacağı açık olduğundan, işlemin yürürlüğünün durdurulması gerekmektedir."

Her iptal kararından sonra yeni plan değişikliği

Candan, “Ankara Büyükşehir Belediyesi her iptal kararından sonra yeni plan değişikliği ile inşaatın yükselmesine olanak sağlamıştır.  8. Plan değişikliğinin de yürütmesi durdurulmuştur, Demir Kafes arazisi olan 29096 ada 10 parselde YDA İnşaat tarafından yapılan yüksek yoğunluklu rezidans yine ve yeniden kaçak yapı konumuna düşmüştür. Mahkeme de plan değişikliğinin özel imar hakları sağladığına ve kamu yararına aykırılığına dikkat çekerek telafisi güç zararlar yaşanmadan yürütmeyi durdurmuştur. Rant ısrarına bir kez daha dur demiştir” diye konuştu.

Candan mahkemenin bilirkişi raporunda yer alan ‘Parçacıl planlama yaklaşımı ile hiçbir bilimsel ve teknik etüt çalışması yapılmadan, hukuka aykırı yapılaşmanın devamını sağlamaya yönelik bir plan değişikliği olarak yapı yoğunluğu ve yüksekliği ile Eskişehir Yolu’na paralel bir yüksek duvar oluşturarak kent siluetine de olumsuz etki yapmaktadır. ‘Atatürk Orman Çiftliği arazileri üzerinde konut, ticaret ve sanayi amaçlı yapılaşma olmaz’  hükmü ile de bağdaşmaktadır’’ ifadelerine de dikkat çektiğini belirtti.