Kriz kapıda: Kemer sıkma ekonomiyi yavaşlattı, enflasyonda gerileme sınırlı

TÜİK'in enflasyon ve büyüme verileri, ekonomide çarkların yavaşladığını ve düşüşün hızlandığını gösterse de enflasyonda gerilemenin sınırlı kaldığına işaret ediyor.

Haber Merkezi

Ağustos'ta aylık enflasyon yüzde 2,47 arttı. Böylece, Mayıs'ta yüzde 75'le zirveye ulaşan yıllık enflasyon baz etkisiyle de üst üste üç ay gerileyerek yıllıkta yüzde 51,97 oldu.

Gıda ve alkolsüz içecekler hariç tüm harcama gruplarında fiyatlar artış kaydetti. Gıdadaki gerilemede taze meyve-sebze fiyatlarındaki düşüş gibi mevsimsel unsurlar etkili oldu. Ağustos’ta fiyatların en hızlı arttığı grup yüzde 12,8 ile tütün ürünleri oldu.

Sınır kalktı, kira fiyatlarında artış ivmelendi

Enflasyonda konut grubu belirleyici olmaya devam etti. Bu kalem doğalgaz fiyatlarındaki artışın da etkisiyle yüzde 8,51 arttı.

Mal ve hizmet enflasyonlarındaki ayrışma Ağustos ayında derinleşti. Kira fiyatları yüzde 7,38 ile Ocak ayından bu yana en hızlı artışını kaydetti. Yıllık kira enflasyonuysa yüzde 121 oldu. Temmuz ayında kaldırılan yüzde 25 tavanının etkisini daha fazla hissettirdiği anlaşılıyor.  

Baz etkisi zayıflayacak

Eğitim grubunda fiyatlar aylık bazda yüzde 11,34 artarak manşet enflasyonu katladı. Eğitimdeki yıllık artışsa yüzde 120 oldu. Bunda vakıf üniversitelerinin zamları etkili oldu.

Köprü ve otoyol geçiş fiyatlarındaki artışla nedeniyle ulaştırma grubu aylık enflasyonu 0,48 puan yukarı çekti.

Yılın kalan aylarında baz etkisinin desteği azalacak. Bu tabloda yıl sonunda yüzde 38 hedefine ulaşmak için kalan 4 ayda enflasyonun ortalama yüzde 1,13 olması gerekiyor.

'Şimşek Programı' işliyor: Büyüme yavaşladı

Gayri safi yurt içi hasıla, ikinci çeyrekte yıllık bazda tahminlerin altında yüzde 2,5 büyüme kaydetti. Daha önce yüzde 5,7 olarak ilan edilen birinci çeyrek büyümesi aşağı doğru yüzde 5,3’e revize edildi. Böylelikle, yılın ilk yarısında Türkiye ekonomisi yüzde 3,8 büyümüş oldu.

Veriler ekonomide arzu edilen yavaşlamanın hız kazandığını gösteriyor. Ancak yavaşlama yine de "piyasaların" istediği seviyeye ulaşmadı. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in "dengelenme" dediği yavaşlaya yönelik bekletinler yılın ikinci yarısına kaldı.

Üretim cephesinde sanayi yüzde 1,8 daralarak büyümeyi aşağı çeken tek sektör oldu.

Merkez Bankası'nın analizine göre bu gerilemede "köprü günü" denilen etkilerin payı var. Hafta içine denk gelen resmi tatiller çalışma günü kaybına yol açıyor. İkinci çeyrekte bu nedenle 3,5 gün oldu. Merkez Bankası ekonomistleri köprü günlerinin sanayi üretimindeki aşağı yönlü etkisinin 2,3 puan civarında olduğunu düşünüyor.

Köprü günü etkilerinin ikinci çeyrekte büyümeyi 0,4 puan civarında sınırlamış olabileceği tahmin ediliyor. Bu göz önüne alındığında ikinci çeyrekte büyüme eğilimin daha kuvvetli olduğu değerlendiriliyor.

'Finansal sıkılaşma' sonuç verdi: Tüketim geriledi

Harcama cephesindeki sonuçlarsa piyasa iktisatçılarını memnun etmedi.

Bu yıl asgari ücrete ikinci zammı pas geçen ekonomi yönetimi, enflasyonun emekçilerin daha az tüketebilir hale getirilmesiyle kontrol altına alınabileceğini savunuyor.

Talebin sürükleyicisi olan özel tüketim harcamaları mevsim etkisinden arındırıldığında yüzde 0,4 arttı ve büyümeye pozitif katkı yaptı.

Öte yandan kredi ve kredi kartları faizlerindeki yükseliş etkisini gösterdi. Harcamalarda özel tüketimin katkısı ilk çeyrekte 5,7 puanken, 1,3 puana geriledi.

Büyümeden emeğin aldığı pay aylık bazda azaldı(0,9 puan), yıllıkta arttı(7 puan). Önceki yıl asgari ücret zammına rağmen üçüncü çeyrekte gözlenen gerileme, emeğin payında bu yılın ikinci yarısında sert düşüşler yaşanabileceğine işaret ediyor.

İstanbul Sanayi Odası'nın imalat sanayi verileri de daralmanın sürdüğünü gösteriyor. Ağustos verilerine göre, on sektörün tamamında iki yıl sonra ilk kez üretim daralması yaşandı.

İmalat sanayinde yeni siparişler de üst üste 14’üncü ayda da geriledi. Buna paralel istihdam hacmi düştü.