Komünist partiler geçtiğimiz günlerde Kazakistan'da yaşananlara ilişkin ortak bir değerlendirme yaparak Kazakistan emekçilerini selamlayan bir açıklama yayımladılar.
Açıklama şöyle:
1. 2022'nin başında Orta Asya'nın eski Sovyet Cumhuriyeti olan Kazakistan, işçilerin ve halkın kitlesel hareketlerinin etkisi altına girdi. Bu kitlesel hareketlerin nedeni, kapitalizmin restorasyonu nedeniyle ülkede sivrilen ekonomik, toplumsal ve siyasi sorunlarda yatıyor. Ayaklanmalar, karşı devrimin ve SSCB'nin çözülmesinden 30 yıl sonra gerçekleşti. Karşı devrim sonucunda iktidar ve üretim araçları sermayenin eline geçmiş, çok uluslu tekeller, madencilik sektörünün büyük bir bölümünü kontrol altına almıştı.
2. Bu Ortak Açıklama'yı imzalayan biz Komünist ve İşçi Partileri, göstericilerin haklı ekonomik ve siyasi taleplerine dair dayanışmamızı ifade ediyoruz. Göstericiler, ücretlerde ve emekli maaşlarında zam, akar yakıt fiyatlarında indirim, emeklilik yaşının düşürülmesi, özelleştirmelerin kötü etkilerinin ortadan kaldırılması, işsizlere, sendikalara, siyasi özgürlük ve haklara destek niteliğinde tedbirler getirilmesini talep etti. Bu kitlesel hareketlerin kalbini oluşturan Batı Kazakistan'ın sanayi işçilerini özellikle selamlıyoruz.
3. Burjuva güçleri, iktidar mücadelesi çerçevesinde, ekonomik ve siyasi iktidar pastasından pay kapmak adına Almatı ve Güney Kazakistan'daki ayaklanmaları lehine çevirmeye çalıştı.
4. Rusya'nın Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü (KGAÖ) üzerinden yaptığı kabul edilemez olan askeri müdahale, burjuva iktidarının yaşadığı şoku gidermek amacıyla yürütüldü. Burjuva iktidarının yaşadığı şok, Orta Asya'daki kritik bir bölgede emperyalist rekabetin sivrildiği bir ortama denk geldi. Burası, güçlü tekeller ve ABD gibi kapitalist ülkeler arasında güç mücadelesinin yaşandığı bir bölge.
5. KGAÖ güçlerinin varlığı, halk ayaklanmasının burjuva devleti tarafından bastırılmasını sağladı. Ülkedeki gelişmeler, AB ve NATO gibi çok uluslu ittifakların sınıf karakterini göstermiş oldu. Kapitalizmin temelinde oluşturulan bu ittifaklar, işçi sınıfını sömürmeye devam etmek için her ülkede ve ittifakta öncelikli olarak burjuva iktidarını koruma görevini üstlenirler. Son olarak Kazakistan'da da görüldüğü üzere, bu ittifakların varlığı ve eylemleri halka karşıdır ve lanetlenmeye mahkumdur.
6. Bunun gibi işçi ayaklanmalarını kendi çıkarları doğrultusunda sömürmeyi hedefleyen emperyalist güçlerin hedeflerine dair partilerimiz, bu müdahalelerin her türlü halk ayaklanmasını damgalayarak değil de, işçi sınıfının bağımsız mücadelesini savunarak ve bölgesel veya uluslararası herhangi bir gücün tüm siyasi-ideolojik-örgütsel dahiliyetini reddederek geçersiz kılınabileceğine işaret ediyor. Uluslararası komünist hareket, nee emperyalist dünya içinden bir dost seçebilir, ne de güçlerin uluslararası dengesini bahane ederek sınıf mücadelesini erteleyebilir. Öte yandan, toplumsal hareketleri burjuva hükümetinin planlarından ve burjuvalar arası rekabetten korumak ve bu konuda kararlılık göstermek komünist hareketin görevi.
7. Kazakistan'daki gelişmeler, tüm ülkelerde devrimci bir programı ve işçi sınıfıyla güçlü bağları olan, işçileri, halkları kapitalizme ve tekellere karşı bir araya getirme ve hareket ettirme yeteneği olan güçlü bir komünist partisi ihtiyacına işaret ediyor. Bu şekilde halkların mücadelesi etkili olur ve sosyalizm yoluna ışık tutar. Bu, kapitalist barbarlığa tek alternatif çözümdür.
8. Burjuva iktidarının halkın ayaklanmasını zorla bastırdığı Kazakistan'daki ve diğer ülkelerdeki olaylar, işçilerin uluslararası dayanışmasının ve "Tüm ülkelerin, işçileri birleşin!" sloganının büyük öneminin bir kez daha gösterdi.
İmzalayan partiler:
Avusturya İşçi Partisi
Yunanistan Komünist Partisi
Kazakistan Sosyalist Hareketi
Meksika Komünist Partisi
Pakistan Komünist Partisi
Paraguay Komünist Partisi
Rusya Komünist İşçi Partisi
Sovyetler Birliği Komünist Partisi
İspanya İşçileri Komünist Partisi
İsveç Komünist Partisi
Türkiye Komünist Partisi
Ukrayna Komünistler Birliği
Venezuela Komünist Partisi
Komünist Cephe (İtalya)
