İzmir Tabip Odası: İş yeri hekimlerinin hakları gaspedilemez!

İzmir Tabip Odası'nın açıklamasında 'İş yeri hekimliği alanında taşeronlaşma, birçok olumsuzluğu beraberinde getirdi' denildi.

Haber Merkezi

İzmir Tabip Odası, iş yeri hekimlerinin pandemi döneminde artan sorunlarına dikkat çekmek için bir basın açıklaması düzenledi.

İzmir Tabip Odası Başkanı Lütfi Çamlı okuduğu basın açıklamasında, İzmir Tabip Odası İşçi sağlığı ve İş yeri Hekimliği Komisyonu’nun gerçekleştirdiği anket çalışması da yer alırken, “İş yeri hekimliği alanında taşeronlaşma, birçok olumsuzluğu beraberinde getirdi” denildi.

İz Gazete'den Duygu Kaya'nın haberine göre, Çamlı yaptığı açıklamada, “Çalışan başına yönetmeliklerle belirlenen iş yeri hekimi hizmeti sürelerinin azaltılması iş yeri hekiminin çok sayıda firmaya gitmesi zorunluluğu doğurmuştur. İş yeri hekimi artık elinde bilgisayarı ile bir iş yerinden, diğerine yetişmeye çalışarak hizmet verir hale gelmiştir. Üstelik yolda geçen süreler çalışma saatlerine katılmadığından, çalışma şartları da zorlaşmıştır. Bunun yanı sıra iş yeri hekimliği alanında taşeronlaşma, birçok olumsuzluğu beraberinde getirmiştir” diye konuştu.

Açıklamada, yapılan ankete 52 ilden 421 işyeri hekiminin katıldığı ifade edilirken, katılanların yüzde 40’ının İzmir’de çalıştığı vurgulandı.

Ankette yer alan bazı sonuçlar şöyle:

  • Ankete katılan hekimlerin yüzde 63’ü 50 yaş üstü, yüzde 52’si emeklidir. Bu durum ankete katılanların yüzde 70’i tarafından emekli maaşlarının geçinmelerine yetmemesi olarak belirtilmiştir. Ankete katılanların sadece yüzde 2’ si, 30 yaş altındadır. Genç hekimler tarafından işçi sağlığı alanının tercih edilmemesi, ücretlerin düşüklüğü, çalışma şartlarının ağırlığı ve sosyal güvencesizlik, maaş ödeme düzensizliklerinin alanda çok fazla yaşanmasıyla açıklanabilir.

'İşyeri hekiminde piyasalaşmanın sonucu'

  • Katılımcıların yüzde 67’si OSGB’ler üzerinden çalışmaktadır. Tam zamanlı OSGB çalışanları yüzde 50,4’dür. Tam zamanlı bireysel çalışanların oranı yüzde 12,7’dir. Ankete katılan iş yeri hekimlerinin yüzde 15’i sözleşmesiz çalışmakta olduğunu belirtmiştir. Bu durum iş yeri hekimliğinde piyasalaşmanın bir sonucudur. Mutlaka önüne geçilmesi gereken bir durumdur.

'TTB asgari ücreti alabilenlerin oranı yüzde 4'

  • Ankete katılan tam zamanlı çalışan iş yeri hekimlerinden TTB asgari ücreti alabilenlerin oranı yüzde 4 olarak belirtilmiştir. Genel olarak bakıldığında ise TTB’nin belirlediği iş yeri hekimi asgari ücretini alanların oranı yüzde 9’dur. Katılımcıların yüzde 45’inin ücreti TTB’nin belirlediği işyeri hekimi asgari ücretinin neredeyse yarısından da azdır. Ankete katılan işyeri hekimlerinin yüzde 51’i enflasyona rağmen düzenli ücret artışı alamamaktadır.‘
  • OSGB’lerin kurulmasının önünün açılmasıyla, işçi sağlığı hizmetleri taşeronlaştırılmış, serbest piyasa şartlarının insafına bırakılmış, sonucunda OSGB/İşverenlerin dayattığı sözleşmeleri kabul etmek zorunda kalan, emeği sömürülebilir, pazarlık yapamayan, bir iş yeri hekimliği anlayışı oluşturulmuştur.

'Hekimler işçi sağlığı alanında örgütsüz kaldı'

  • Ankete katılan hekimlerin aldığı ücret ortalaması, TTB’nin belirlediği asgari ücretlerin yarısından da düşük. TTB ve Tabip odalarının iş yeri hekimliği alanındaki yetki verme, asgari ücret belirleyip denetleyebilme yetkisinin kalkmasıyla birlikte, hekimler işçi sağlığı alanında örgütsüz ve sahipsiz kalmışlardır. Bunun sonucunda emekleri daha fazla sömürülmüş, maaş ve diğer haklarını kayıplar yaşanmış, iş tanımları ağırlaşmış, tükenme sınırında çalışmaya başlamışlardır.
  • Katılanların yüzde 38’i işini kaybetme kaygısı yaşamaktadır. Taşeron sağlık hizmeti vermenin bir sonucu olarak iş yeri hekiminin çalışmaya devam etmesi hizmeti alanın iki dudağı arasındadır. Hizmeti alanın ‘’bu hekim değişsin’’ dediği an işini kaybetme baskısı altında çalışmaktadırlar. OSBG işverene sattığı hizmeti kaybetmemek adına, hekimlerden yasa ve yönetmeliklere aykırı, meslek etiği ile bağdaşmayan isteklerde bulunabilmekte, buna karşı çıkılması durumunda (sigortasız işçilerin reçetelerini, sigortalı bir başka çalışanı üzerine yazmayı reddettiği için, sağlıkla ilgili engel durumu olan bir çalışana bu işte çalışamaz dediği için) hekimin işine son verilebilmektedir. İş yeri hekimleri görevlerini sürdürürken yasa dışı, etik dışı davranmaya zorlanamaz.

'Yemek mola hakları bile yok sayılıyor'

  • İş yeri Hekimliği hizmet tanımında poliklinik hizmetleri, iş yerlerindeki koruyucu hekimliğinin çok az bir süresini oluşturması gerekirken, çoğu vaktini poliklinik hizmeti vererek harcamak zorunda kalan iş yeri hekimleri, gün içinde ara vermeksizin hasta bakmaya zorlanmakta, her iş yerine girer girmez hemen hasta bakmak zorunda kalmaktadır. Dinlenme araları hatta öğle yemek mola hakları bile yok sayılmaktadır. Ankete katılan İşyeri hekimlerinin yüzde 50’si öğle tatili ve dinlenme saatlerinde her zaman/sıklıkla çalışmak zorunda kaldıklarını ifade etmişlerdir. İş yeri hekimi hem OSGB’yi, hem İşvereni, hem de çalışanı memnun, mutlu etmek adına tükenmektedirler. OSGB’lerde çalışan işyeri hekimlerine tabi oldukları İş yasasında belirlendiği gibi yemek ve dinlenme molalarının verilmesi gerekmektedir.