Grev hazırlığındaki Belediye-İş Sendikası'na bağlı belediye işçileri, İBB ile sendika arasında dün gece yarısı apar topar kendilerinden habersiz toplu iş sözleşmesi imzalanmasını protesto etti.
Haber Merkezi
İstanbul Büyükşehir Belediye’sinde toplu iş sözleşmesi imza yetkisine sahip Türk-İş' e bağlı Belediye-İş Sendikası belediye iştiraklerinden İSTON A.Ş, İSBAK A.Ş ve BİMTAŞ'ta uzun süredir devam eden toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamadığı gerekçesiyle İBB’nin Saraçhane’deki binasına grev ilanı asılıp basın açıklaması yapılacağını duyurmuştu.
Önceki gün İBB ve Belediye-İş yönetimi arasında gece saatlerinde apar topar toplu iş sözleşmesi imzalandı. İştirak şirketlerinde çalışan işçilerin 12 bin liralık ücretlerine yapılacak zammın toplu iş sözleşmesinde yüzde 60 olarak belirlendiği öğrenildi.
Belediyeye bağlı şirketlerde sendikaya örgütlü İBB işçileri, talep ettikleri hakların karşılanmadığı sözleşmenin kendilerinden habersiz imzalandığı gerekçesiyle Belediye-İş'in Fatih'teki İstanbul Şube Başkanlığı binasının önüne giderek eylem yaptı.
"Hırsız sendika istemiyoruz" sloganları atan belediye işçileri, sendika yönetimini bina dışına çağırdı. Bina kapısını ve çevresini polis ekipleri sararken işçiler şube önünde basın açıklaması yaptı.
Şube başkanı topu genel başkana attı
Sendika binasında bazı işçilerin görüştüğü İstanbul 3 No'lu Şube Başkanı Muhammet Ceylan, sınırlı yetkileri olduğunu ve kararı Belediye-İş Genel Başkanı Nihat Yurdakul'un verdiğini belirtirken "Şube başkanı olarak genel başkanımın arkasında durmak zorundayım" diyerek kendisini savundu. İşçiler ise şube başkanına "Bizi sattınız bu durumda" diyerek tepki gösterdi.
‘Bir gecede masada sattılar’
İşçiler adına açıklama yapan belediye emekçisi İbrahim Dalkılıç, haklı olarak toplandıklarını belirterek, grev haklarının kısıtlandığını savundu.Hizmet alanında çalıştıklarını ve maaş skalalarının çok düşük olduğunu vurgulayan Dalkılıç, "Talebimiz insanca maaş alıp, insanca hizmetimize devam etmek. 3,5 yıldır devam eden davayı bir gecede masada sattılar. Kimseye haber vermediler. 'Arkadaşlar, fiyat budur, kabul ediyor musunuz, greve mi gitmek istiyorsunuz?' demeleri gerekirken 'Biz yaptık oldu.' modeline getirdiler. İnsanların da sabrı taştı" diye konuştu.
İşçilerden Serdar Kırçak'sa süreçte kendilerine verilen söz ve garantilerin yerine getirilmediğini ifade ederek, "Bir gecede genel başkanın buraya gelip imza atmasıyla sendika buradaki insanların tamamının güvenini kaybetmiştir." dedi.
‘Üç buçuk yıldır sadece enflasyon farkı alıyoruz’
İşçilerden Hasan Uslu "Şimdi baktığımız zaman zaten biz ekim ayında yüzde yirmi yedilik bir zam almıştık. Aslında bu zam yüzde altmışlık bir orana denk geldi. Yalnız şöyle bir rakam var. Yüzde altmış çok yüksek bir rakam olarak arzulanabiliyor. 2019’dan sonra sefalete sürüklendik. Yaklaşık bir yıldır, bu arkadaşlar asgari ücrete çalışıyor. Herkes burada asgari ücrete çalışıyor. Bizim bordromuza her şeye bakabilirsiniz. Bize yatan maaş 12 bin lira. 12 bin liranın üstüne yüzde doksanı koyduğum zaman zaten 20 bin lira gibi komik rakamlar geçiyor. Bize üç buçuk yıldır sadece ve sadece enflasyon farkı alıyoruz” diye konuştu.
'18-19 bin lira kabul edilebilir değil'
“Herkesin kredi kartı borcu var. Herkesin iki dünya borçları var. Herkes ev geçindiriyor arkadaşlar. Herkes çocuk bakıyor.” diyerek tepkisini dile getiren Uslu, TİS’te yapılacak iyileştirmelerle işçilere 100 bin lirayı bulan tutarlarda geriye dönük ödeme yapılmasını beklediklerini ancak kendilerine 20 bin lira teklif edildiğini, 18-19 bin lira gibi aylık ücretlerin ise kabul edilebilir olmadığını vurguladı.
Belediye-İş Sendikası 20 Eylül’de “İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İSTON, İSBAK ve BİMTAŞ’ta 8 Mayıs’ta başlayan toplu iş sözleşmesi görüşmeleri, sendikamızın tüm çabalarına rağmen, İBB temsilcilerinin kabul edilemez teklifleri ve tek taraflı ısrarları nedeniyle anlaşmazlıkla sonuçlanmıştır” açıklamasını yaparak grev ilan edeceklerini duyurmuştu.
