'Hayvanlara yem alabilmek için kuzularımı satıyorum'

Yem alacak para bulamadıklarını anlatan besiciler, 'Şehirde iş bulan satıp gidiyor. Köylerde hayvancılık yapanların sayısı azalıyor' dedi.

Haber Merkezi

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Bor ilçesine bağlı Obruk köyünde küçükbaş hayvancılık yapan üreticileri ziyaret ederek, sorun ve taleplerini dinledi. Dededen, babadan bu yana hayvancılık yaptığını söyleyen 65 yaşındaki Yusuf Karakuş, ancak son yıllarda başta yem fiyatlarındaki artış olmak üzere diğer girdi maliyetlerindeki artışın hayvancılığı zora soktuğunu söyledi.

Yem fiyatı 400 liraya dayandı

Hayvan yeminin  50 kg olan torbasının 380 lira ila 400 lira arasında satıldığını belirten Yusuf Karakuş, bu nedenle sanayi yemi almakta zorlandıklarını, sürekli yeme zam geldiğini, hayvanlara verdikleri arpa ve çavdar fiyatlar artığını, çoğu zaman da arpa ve çavdar alacak para bile bulamadıklarını belirtti.

'1350 liraya kuzu satıp yem aldık'

Hayvanlara yem alabilmek için kuzuları sattığını ifade eden Karakuş, “Kuzu etinin bölümlerinin kilosunun 300 liraya satıldığı bir dönemde 1350 liraya kuzu satıp yem aldık. Bir koyun kilosuna göre günde en az 3 ile 5 kilogram arası yem tükettiği düşünülürse hayvancılık yapanların şartlarının ne kadar ağır olduğu ortaya çıkıyor” dedi.

'Geçen yılın destekleme ödemelerini hâlâ alamadık'

2022 yılına ait küçükbaş hayvancılık desteklerini bile alamadıklarını anlatan Yusuf Karakuş, “Destek Liste belli oldu, kaç para alacağımız belirlendi ama 2023 yılının 3’üncü ayı da bitiyor olmasına rağmen biz halen geçen yılın destekleme ödemelerini alamadık. Cumhurbaşkanı küçükbaş hayvan başına 100 lira destek verileceğini söylüyor; biz bırakın 100 lirayı 50 lira olan ödemeleri bile halen alamadık” diye konuştu.

Obruk köyünde küçükbaş hayvancılıkla uğraşan Cuma Karani ise hayvancılığın her yıl biraz daha zora girdiğini, bu işi yapanların tarım BAĞ-KUR’unu bile yatıramaz duruma geldiği için çoğu üreticinin bir gün bile prim yatıramadığından 60-65 yaşına gelmelerine rağmen emeklilik hakkını elde edemediklerini kaydetti.

'Köylerde hayvancılık yapanların sayısı azalıyor'

Ahır giderleri ve bakım masrafları artan ve yem alacak para bulamadıklarını anlatan besiciler köyde mera olmasına rağmen bu yıl kuraklık nedeniyle meralarda ot yetişmediğini söylediler. Cuma Karani, “Ahır ve ilaç giderlerimiz sürekli artıyor. Aşımızı kendimiz hayvana yapıyoruz. Dışardan veteriner dahi getiremiyoruz. Desteklerin listesi geldi ama 3 aydır hesaba para yatırılmadı. Gelir düşüyor. Gider artıyor. Hayvana bakmak zor iş. Şehirde iş bulan satıp gidiyor. Köylerde hayvancılık yapanların sayısı azalıyor” diyerek hayvan yetiştiricilerinin ve besicilerin yaşadığı sorunlara dikkat çekti.

'Yetiştiriciler para kazanamıyor'

Üreticilerin 2022 yılına ait destekleme ödemelerini dahi alamadıklarını yerinde besiciden dinlediklerini belirten Ömer Fethi Gürer de, “Destekleme ödemelerini 3 aydır alamayan hayvan yetiştiricileri, yem fiyatlarındaki artış ve diğer girdi maliyetleri nedeniyle oldukça zor günler geçiriyor. Türkiye’de et fiyatları arttı diyorlar. Ama bu artıştan ne besiciler ne yetiştiriciler para kazanamıyor” şeklinde konuştu.

'Besici dertli, vatandaş ete hasret'

Gürer, maliyet artışları nedeniyle hayvancılık yapanların mağduriyetinin arttığını, köylerde hayvanlarını satanların, büyükşehirlere göç etmek zorunda kaldığını belirterek şunları söyledi:

"Kırsal boşalıyor, kırsalda hayvancılık yapanların yaş ortalamaları da yüksek. Gençler hayvancılığa meraklı değil. Gelir gider dengesi hayvancılığı cazip olmaktan çıkardı. O nedenle, siyasi iktidarın, ‘hayvancılığı destekliyoruz’ sözünü, gerçek manada yerine getirmesi gerekiyor. Hayvancılıkta sorunu görmeyen, çözüm üretmeyen bir zihniyet iktidarda. Besici dertli, kasap dertli, tüketici dertli. Vatandaş ete hasret. AKP zihniyeti asrın et politikasını yarattı. Her alanda olduğu gibi üretmeden, aracılık ile mutlu bir azınlık hem kazanıyor hem de et tüketiyor. Fakir fukara eti sofrasında göremiyor. İşçi, emekli, memur da geliri ile et alamaz duruma geldi. Aynı sürede besici, kasap, tüketiciyi sorunlu duruma getirmeyi başaran iktidar sorunun çözümünün başlangıç noktasının besici sorunları olduğunu artık fark etmelidir. Ahır gideri ile bakım ve yem giderinin artmasının sorunun ilk başlangıcı olduğunu görmelidir. İthal yem, ithal hayvan, ithal et çözüm değildir. Meralar tüketilmekten vazgeçilip ıslah edilmesi ile doğru ve planlı bir hayvancılık politikası sorunların aşılmasını sağlar."