Gazetecilerden Yargıtay'a 'Can Atalay' çağrısı: Anayasa’nın açık hükmü yerine getirilmeli

Milletvekili seçilmesinin ardından halen tahliye edilmeyen Can Atalay’ın serbest bırakılması için 210 gazeteci bugün bir ortak metin yayımlayarak Yargıtay’a çağrı yaptı.

Haber Merkezi

Gezi Davası tutuklusu ve TİP Hatay Milletvekili Can Atalay’ın serbest bırakılması için 210 gazeteci bugün bir ortak metin yayımlayarak Yargıtay’a çağrı yaptı.

Atalay'ın halen keyfi ve hukuksuz bir şekilde cezaevinde tutulduğu belirtilen açıklamada Atalay’ın yasama faaliyetlerine katılmasının önündeki engellerin kaldırılması ve Anayasa’nın açık hükmünün derhal yerine getirilmesi talep edildi.

DİSK Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren ve Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Başkanı Gökhan Durmuş’un da imzacıları arasında yer aldığı gazeteciler yaptıkları açıklamada şunları kaydetti:

"14 Mayıs 2023 tarihinde yapılan Milletvekilliği Genel Seçiminin ardından Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) 28. döneminde görev alacak isimler Meclis Genel Kurulu'nda yemin ederek görevine başlarken, Türkiye İşçi Partisi’nden (TİP) Hatay Milletvekili seçilen Can Atalay ise cezaevinden keyfi bir şekilde tahliye edilmedi ve görevine başlayamayan tek milletvekili oldu. Avukatları aracılığıyla milletvekili mazbatasını alan, TBMM’de milletvekili olarak kaydı yapılan Atalay’ın tahliye edilmesi için Yargıtay’a başvuru yapıldı ancak Atalay, keyfi ve hukuksuz şekilde hala cezaevinde tutuluyor.

Anayasa’nın 83. Maddesi açıktır: 

“Seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili, Meclisin kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz.” 

Yargıtay, Anayasa’nın emrettiği hükmü keyfi şekilde uygulamamaktadır. Can Atalay’ın tutukluluk hâlinin devamı, Hatay halkının iradesinin gasbedilmesidir. Anayasa’ya aykırı olan bu durumda, kişi hürriyeti ve güvenliği engellenmekte olup, aynı zamanda da seçmenlerin temsil edilme hakları ihlal edilmektedir. 

Bu keyfi hukuksuzluk, gazetecilere yönelik her türlü engelleme, baskı, şiddet ve tutuklamada da kendini tekrar tekrar göstermektedir. Anayasa’yla güvence altına alınan hakların hukuksuz şekilde engellenmesi ve ihlal edilmesi, aynı zamanda basın özgürlüğü için de bir tehdit oluşturmaktadır. Basın emekçileri olarak, hukuksuzluğa bir bütün olarak karşı çıkıyor; halkın haber alma özgürlüğü kadar, seçme ve seçilme hakkı ile temsiliyet hakkına da sahip çıkıyoruz.

Seçilmiş bir milletvekili olarak Can Atalay’ın yasama faaliyetlerine katılmasının önündeki engellerin kaldırılmasını, T.C. Anayasası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ile koruma altında olan seçme ve seçilme hakkının gözetilerek Anayasa’nın açık hükmünün derhal yerine getirilmesini bekliyoruz.”