Azerbaycan'ın 19 Eylül'de düzenlediği askeri harekat ve ertesi günü varılan ateşkesin ardından Dağlık Karabağ'daki Ermeni nüfusun büyük bölümü Ermenistan'a sığındı. Bölgede yalnızca memur, gönüllü ve acil ihtiyaç sahiplerinin kaldığı belirtilirken Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı Ermeni nüfusun "entegrasyon süreci"ne dair açıklama yaptı.
Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan'ın sözcüsü Nazeli Bağdasaryan 2 Ekim itibarıyla Dağlık Karabağ'dan Ermenistan'a gelenlerin sayısının 100 bin 520 olduğunu açıkladı.
Bağdasaryan bu sayının dünküyle neredeyse aynı olduğunu, bunun da bölgeden Ermenistan'a insan akışının artık durduğunu ve Dağlık Karabağ'da yalnızca resmi yetkililerin ve nüfusun belirli bir bölümünün kaldığını gösterdiğini belirtti.
Sözcü Bağdasaryan Hakari Köprüsü'nden geçen araç sayısının 21 bin 107 olduğunu duyurdu. Ermenistan'a gelen Dağlık Karabağlı Ermeni nüfustan 89 bin 107 kişinin kayıt sürecini tamamladığı belirtildi.
Öte yandan Agos gazetesinin internet sitesinde yer alan haberde kendisini feshedeceğini duyuran eski "Dağlık Karabağ Cumhuriyeti" Devlet Bakanı Artak Beglaryan'ın “Artsakh’ta (Karabağ) çoğu memur, acil servis çalışanı, gönüllü ve bazı özel ihtiyaçları olan kişilerden oluşan en fazla birkaç yüz kişi kaldı. Onlar da gidecekler” açıklamasına yer verildi. Habere göre eski Dağlık Karabağ Cumhurbaşkanı Samvel Şahramanyan da 19-20 Eylül tarihlerinde gerçekleştirilen askeri operasyonlar sonucu hayatını kaybedenler ve kaybolanlara yönelik arama kurtarma çalışmalarına kadar bir grup yetkiliyle birlikte başkent Stepanakert'te kalacak.
Karabağ'da Ermeni nüfus neredeyse kalmazken Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı yaptığı açıklamayla bölgenin Ermeni sakinlerinin, din ve inanç özgürlüğüne sahip olacaklarını ve dillerini kullanabileceklerini bildirdi.
Azerbaycan Cumhurbaşkanının özel temsilcisi yönetecek
Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı İdaresinden, Karabağ'daki Ermeni nüfusun Azerbaycan'a entegrasyonunun detaylarına ilişkin yazılı açıklama yapıldı.
AA'nın aktardığına göre açıklamada, entegrasyon sürecinin Azerbaycan'ın toprak bütünlüğü ve egemenliği çerçevesinde Azerbaycan Anayasası, kanunları ve uluslararası yükümlülükleri esas alınarak yürütüleceği vurgulandı.
Ermeni sakinlerin yaşadığı bölgelerde yönetimin Azerbaycan Cumhurbaşkanı'nın özel temsilcisi aracılığıyla yürütüleceği, sakinlerin de özel temsilciliğin çalışmalarında yer alabileceği, ayrıca bölgede belediyelerin kurulacağı ve seçimlerin yapılacağı ifade edildi.
Açıklamada, bölgenin asayişinin Azerbaycan İçişleri Bakanlığı'nca sağlanacağı, Ermeni sakinlerin de Bakanlığa personel olarak alınabileceği bilgisi paylaşıldı.
Bölgedeki fiziki ve sosyal altyapıların (eğitim, sağlık, enerji, gaz, su, yol, iletişim) belirli sürede ülkenin ortalama gösterge seviyesine getirileceği, vergi ve gümrük imtiyazlarını içeren teşvik paketinin uygulanacağı kaydedildi.
Açıklamada, bölgede Azerbaycan'ın ulusal para birimi manatın kullanımının sağlanacağı, Ermeni çiftçilere sübvansiyon verileceği belirtildi.
Ermeni sakinlerin, kendi kültürlerini koruma ve geliştirme hakkına sahip olacakları vurgulanan açıklamada, din ve inanç özgürlüğüne de sahip bulunacakları ve dillerini kullanabilecekleri, anıtlarının devlet tarafından korunacağı bildirildi.