İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Sözcü TV’de katıldığı programda TOKİ Başkanı Ömer Bulut yönelik eleştirileri sonrasında program sunucusu TOKİ Başkanı'na programa bağlanma çağrısı yaptı.
İmamoğlu ise program sunucusuna tepki göstererek "Kusura bakmayın TOKİ Başkanı sizin için ne ifade ediyor bilmiyorum ama TOKİ Başkanı bir gün isterse KİPTAŞ Genel Başkanıyla oturur konuşur. Sanem Hanım kusura bakmayın ikidir tekrar ediyorsunuz yarın öbür gün İstanbul Belediye başkanı ya da adayıyla konuşacak olan kişi o değildir. Sizin üzerinizden pirim yapmaya çalışıyordur. Yarın öbür gün bir yerden yanıt verir. İşine baksın. Bence yanlış bir anons yaptınız, onu da söyleyeyim" dedi.
İmamoğlu’nun sözlerine Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetim Politikaları Kurulu Üyesi Oktay Saral, sosyal medya hesabından yanıt verdi.
Saral yaptığı paylaşımda söz konusu programın kesitinin olduğu videoyla birlikte İmamoğlu’na hakaretler yağdırarak, "Sen TOKİ Başkanının ne muhatabı olabilirsin ne de tırnağı...Kibir abidesi cüce, kıt beyinli, Trabzon'un yüz karası müptezel!" dedi.
Nereden tanıyoruz?
Saral son dönemde gündeme ilişkin yorum yapmaktan geri durmayan bir isim. Trabzonlu Saral, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi inşaat mühendisliği bölümünden mezun. 1999-2011 yılları arasında Of Belediye Başkanlığı ve 2011-2015 yılları arasında 24. dönem İstanbul milletvekilliği yaptı.
Saral en son Altın Kelebek yarışmasında ödül alan oyuncu Ecem Erkek'in hayvan haklarıyla ilgili konuşmasını hedef almıştı. X'ten yaptığı paylaşımında, "Bu konuşma, milletin sinir uçlarına dokunmak maksadıyla ayrımcılığı pekiştirmek için yapılmış hazırlanmış bir konuşma" diye yazmıştı.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı, Kadir Has Üniversitesi’nde bir akademisyenin ibadethanedeki kişilerin ayakkabılarını kendi odasının önüne koymasına tepki göstermesiyle başlayan tartışmaya da yorum yapmıştı. Akademisyeni hedef alan Saral şu ifadeleri kullanmıştı:
“Gençler; İslam ‘komşuluk hakkını’ da gözetir. Müslüman örnek olmak zorundadır. Önce bu hakkı gözeterek ayakkabıları ayakkabılığa koymalısınız. Makul bir sebepten kullanamıyorsanız o ayrı… Ve eğitimi yalnız teoride almış, ahlakı geçtim, etik değerlerden de yoksun hanımefendi; bu davranışınızla, İslama ve Müslümanlığa olan tahammülsüzlüğünüzü gösteriyorsunuz. 28 Şubat zihniyetinin günümüz hali bu. Mescid mi ibadethane mi diye bir şeyler zırvalamışsınız. Müslümanların da ibadet ettiği alana, tüm ikazlara rağmen ayakkabılar ile girmek anca sizin gibi İslamofobiklerin yapacağı bir davranıştır. Üniversitelerimizin bir an önce bu problemli zihniyetlerden temizlenmesi gerekir.”