Toplu sözleşme hakları hukuksuzca engellenen Abalıoğlu Lezita işçileri greve başladı. Öz Gıda-İş sendikasıyla masaya oturmayı reddeden işveren, üretimin aksaması üzerine greve çıkan işçiler üzerindeki baskıyı artırdı.
İzmir Kemalpaşa'daki fabrikanın önüne Jandarma desteğiyle barikatlar kuruldu, işçilerin sesini bastırabilmek için dev hoparlörler yerleştirildi ve son ses müzik açıldı.
İşveren daha önce de alana dikenli tel çekmiş, TIR dorseleriyle direniş alanını kısıtlamış, grevi kırmak için yurtdışından işçi getirmiş ve komşu fabrikalardan "işçi desteği" talep etmişti.
Tehdit ve engelleme girişimleri Abalıoğlu Lezita işçisine geri adım attıramadı. Vardiyadan çıkan işçiler grev alanında toplandı, yeni vardiyalardaki işçilerin de katılımıyla geceyarısı üretim büyük oranda durduruldu.
Kamerayla tehdit, özel güvenlikle alıkoyma: Baskılar yıldıramadı
Öz Gıda-İş yetkililerinin aktardığı bilgilere göre, grevi engellemek isteyen işveren, bazı işçileri özel güvenlik aracılığıyla alıkoymaya çalıştı. Ayrıca grevci işçilerin toz içinde kalması amacıyla fabrika etrafındaki yola toprak döküldü.
Grev alanına taşınan vinçse dikkat çekti. Daha sonra bu vince çıkan bir kişi kamerayla grevci işçileri kayda aldı.
İşçiler, engelleme girişimlerine "Direne, direne kazanacağız!" diyerek yanıt verdi. Öz Gıda-İş sendikası adına yapılan açıklamada, müzakere girişimlerine kapıyı kapatan işverenin grev dışında bir seçenek bırakmadığı kaydedildi.
"Emekleriyle Lezita’yı Türkiye’nin ilk büyük 100 şirketi arasına sokan binlerce işçi kardeşimizin iradesini yok sayarak, onlara adeta köle muamelesi yaparak, daha da trajik olanı ise taa Hindistan’dan ithal işçi getirerek bölge halkına ihanet etti. Bugün burada canla başla ortaya koyduğumuz direniş; işveren tarafından onurlarıyla oynanan emekçilerimizin ve bölge halkının onur mücadelesidir."
'Hak bilmez, hukuk tanımaz bir hale geldiler'
Patronların hukuk tanımaz tavırlarının işçilerin birliği karşısında hükmünü yitirdiğini belirten açıklamada "İş istemeye gelince Avrupalıları, ücret ödemeye gelince de Afrikalıları örnek gösteren işverenler, sermayelerinin gücüyle hak bilmez, hukuk tanımaz bir hale geldiler. Çocuklarına üç kuruş ekmek parası kazanmak için gecesini gündüzüne katarak üreten, ülkeyi ve ekonomiyi kalkındıran emekçiler dayanışma içinde hareket etmedikçe bu köle sistemi değişmeyecektir" denildi.
'Her yıl devletten istihdam teşvikleri, krediler alıyorlar'
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na seslenen sendika, Lezita yönetiminin yasadışı ve etik olmayan yollara başvurduğunu belirtti, işverene sağlanan teşvik ve imtiyazlara dikkat çekti.
"Bu firmalar her yıl devletten istihdam teşvikleri alıyor, üretim ödülleri alıyor, krediler alıyor. İşçisine zulmederken işçisi sayesinde elde ettiği sermayesine güveniyor. Peki bu ülkenin üreten gücü olan işçiler kime güvenecek, hakkını nasıl koruyacak? Bu hukuk tanımazlığa karşı hukukun gereğini yapın diyoruz."
TKP'nin İzmir adayı Sarı: Lezita işçisi mutlaka kazanacak!
Türkiye Komünist Partisi (TKP) İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Savaş Sarı da, Lezita işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. Alkışlar ve sloganlarla karşılanan Sarı, Lezita işçisinin mücadelesinin arkasında olacaklarını vurguladı.
"'Para bende, güç bende diyen Abalıoğlu'nun karşısında en büyük güç, Lezita işçilerinin örgütlü gücüdür' diyen işçiler, merhaba! Sendikal örgütlenme haktır, bu hak kutsaldır kardeşler. Türkiye Komünist Partisi olarak mücadelenizin, haklı kavganızın sonuna kadar arkasında olacağız. Ve diyoruz ki, Lezita işçisi mutlaka kazanacak!"
