Danıştay'dan 'İstanbul Sözleşmesi' kararı: Oy çokluğuyla ret

Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği'nin İstanbul Sözleşmesi'nin feshi nedeniyle açtığı yürütmeyi durdurma davasında Danıştay 2 üyenin kabul oyuna karşılık 3 üyenin ret oyuyla talebi reddetti.

Haber Merkezi

Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği'nin İstanbul Sözleşmesi'nin feshi nedeniyle açtığı yürütmeyi durdurması talepli dava Danıştay tarafından oy çokluğuyla reddedildi. Danıştay'ın kararı 2 üyenin kabul oyuna karşılık 3 üyenin ret oyuyla verildi.

Dernek sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada "İstanbulSözleşmesi'nin fesih kararının iptali nedeniyle dernek olarak Danıştay'a açtığımız yürütmeyi durdurma davası, oy çokluğuyla reddedildi (3 ret, 2 kabul oyu). Yürütmeyi durdurma talebine 'kabul' oyu kullanan üye hakimlerin karar özetlerini dostlarımızla paylaşıyoruz" diyerek karar özetlerini paylaştı.

Karara muhalefet şerhi düşen Danıştay üyeleri şunları belirtti:

"Anayasanın 104. maddesinin 17. fıkrasında; Cumhurbaşkanının yürütme yetkisine ilişkin konularda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarabileceği ancak Anayasanın ikinci kısmının birinci ve ikinci bölümlerinde yer alan temel haklar, kişi hakları ve ödevleriyle dördüncü bölümde yer alan siyasi haklar ve ödevler, Anayasada münhasıran kanunla düzenlenmesi öngörülen konularda ve Kanunda açıkça düzenlenen konularda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarılamayacağı hüküm altına alınmıştır. Dava konusu İstanbul Sözleşmesinin Feshi Hakkında 3718 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı işleminin yürütmesinin durdurulması, bilahare işlemin dayanağı 9 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin  3. maddesinin 1. fıkrasında yer alan 'bunların hükümlerinin uygulanmasını durdurma ve bunları sona erdirme' ibaresinin Anayasaya aykırılığı nedeniyle Anayasa Mahkemesine başvurulması gerektiği oyuyla aksi yönde oluşan çoğunluk kararına katılmıyorum."

"2577 sayılı İdari Yargılama Usulu Kanunu'nun 27. maddesinin 2. fıkrasında belirtilen 'idari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkansız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi' durumu ortaya çıkmıştır. Dava konusu Cumhurbaşkanı Kararı ile feshedilen sözleşmenin onaylanmasına ilişkin 6251 sayılı Kanunun yürürlükten kaldırılmış olması veya dava konusu Cumhurbaşkanı Kararı alınmadan önce sözleşmenin sona erdirilmesinin uygun bulunduğuna ilişkin yeni bir kanun çıkarılmamış olması nedeniyle dava konusu Cumhurbaşkanı Kararında yetkide ve usulde paralellik ilkesi uyarınca hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varıldığından ve yukarıda zikredilen gerekçelerle dava konusu Cumhurbaşkanı Kararının yürütmesinin durdurulması gerektiği oyuyla aksi yönde oluşan Daire kararına katılmıyorum."