'Cemaatlere teslim edilen depremzede çocuklar'a ilişkin Aile Bakanlığı yetkilisinden açıklama

Meclis komisyonunda konuşan bakanlık yetkilisi 'vakıf'lara verilen çocukların refakatsiz olmadığını, 'Kocaeli'deki olayın Kuran kursunda çocuklara akşam yemeği verilmesiyle alakalı' olduğunu savundu.

Haber Merkezi

TBMM Depremleri Araştırma Komisyonu, bugün Diyanet İşleri ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı yetkililerini dinledi.

Komisyonda sunum yapan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Çocuk Hizmetleri Genel Müdürü Musa Şahin, deprem bölgesinde 1915 refakatsiz çocuktan 1766’sının ailesine teslim edildiğini, 62 çocuğun hastanede takip edildiğini ve 81 çocuğun da koruma altına alındığını ancak bu çocuklardan 35'inin kimlik tespitinin henüz yapılamadığını açıkladı.

Şahin, ihbar hatlarına ise 1118 kayıp çocuk bildirimi yapıldığını, tedavisi devam eden 70 çocuğun ailesine ulaşıldığını, 181 çocuğun ailesine verildiğini, 463 çocuğun hayatını kaybettiğinin tespit edildiğini ve 50 çocuğun da koruma altına alındığını aktardı. Şahin, 354 civarındaki ihbarın aşamalarının devam ettiğini ve bunu Emniyet Genel Müdürlüğü’ne bildirdiklerini söyledi.

'Evlat edinme için 67 bin 118 başvuru'

Şahin'in sunumunda evlat edindirme çalışmalarına ilişkin şunlar kaydedildi:

“Vatandaşlarımız tarafından depremin ilk gününden bugüne kadar koruyucu aile olma talebiyle 325 bin 971, evlat edinme için ise 67 bin 118 başvuruda bulunulmuştur. Başvuruda bulunan ailelerimizin talepleri değerlendirilmektedir. Başvuru sahipleri ile gruplar halinde bilgilendirme toplantıları yapılmaktadır. Koruyucu aile bilgilendirme toplantılarına katılan 26 bin 502 aileden 8 bin 374'ünün sürece devam etmek istediği, 399'unun ise evlat edinme hizmetine başvurmak istediği tespit edilmiştir. Evlat edinme bilgilendirme toplantılarına katılan 1829 aileden 1053ünün sürece devam etmek istediği, 54'ünün ise koruyucu aile hizmetine başvurmak istediği tespit edilmiştir.”

8 çocuk evlat edindirildi

Şahin, kuruluş bakımı altında bulunan çocuk sayısının 1740, koruma altına alınmadan ailesinin yanında destek verilen çocuk sayısının 40 bin 759, koruyucu aile yanındaki çocuk sayısının 1582 ve koruyucu aile sayısının da 1126 olduğunu, 8 çocuğun da evlat edindirildiğini bildirdi. Şahin, "Kimliksiz ve ailesine ulaşılamayan tüm çocukların DNA testi yaptırıldı" dedi. 

'3 çocuk DNA eşleşmesiyle aileleriyle buluştu'

Şahin, çocukların kimlik tespitine yönelik şu bilgileri verdi:

“Adalet Bakanlığı ile irtibata geçerek, depremin ilk sıcak anında acil servislerde vefat olarak geçen ve DNA örnekleri, fotoğraflaması yapılarak defnedilen, kimlik tespiti yapılamadan defnedilen vatandaş ve özellikle çocukların fotoğraflarını da temin ettik. Kendimize katalog oluşturduk. Bize gelen ihbarlarda hem Adalet Bakanlığı’ndaki kataloğu hem Sağlık Bakanlığı’ndaki afet yardım destek programındaki yaralı çocukları, tüm verileri ve fotoğrafları derin görünüm programı ile destekleyerek, benzerliklerini yakalıyoruz. Çocuk hayatta ve hastanedeyse aileyi hastaneye, bizim çocuk kuruluşlarımızdaysa çocuk kuruluşlarına, vefat ettiyse gerekli kolluk birimlerine yönlendirmesini yapıyoruz. Kendi kurumlarımızda kimlik tespiti yapılamayan çocuklarımızın DNA örneklerini de aldık, DNA sonuçları çıktı. Aileler DNA örneği verdiğinde eğer kurumdaysa bu eşleşmeyi hızlıca yapıyoruz. Hastanede tedavisi devam eden çocuklarımızın DNA süreçleri de Sağlık Bakanlığımız tarafından yürütüldü. DNA eşleşmesinde aileler çocuklarını bulabiliyorlar. Dün itibariyle 0-1 yaş 3 bebeğimizi DNA eşleşmesi sayesinde aileleriyle kavuşturduk.”

CHP'li Şevkin: Çocukların herhangi bir cemaati tercih etme şansı yok, teslim edilmeleri ne kadar doğru?

Sunumun ardından söz alan CHP Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin, depremin ardından çocukların ilk 3 gün güvenliği konusunda zafiyet yaşandığını belirterek “İlk 3 gün kaybolan çocuklarla ilgili bilgi var mı elinizde” diye sordu. Şevkin, Bakan Derya Yanık’ın bazı çocukların Bakan Derya Yanık’ın ailelerinin izniyle verildiği açıklamasını anımsatarak “Bu çocukların tercih hakkı yok, reşit değiller. Herhangi bir cemaati tercih edebilme şansı da yok. Bu çocukların farklı cemaatlere teslim edilmesi ne kadar doğru” sorusunu yöneltti.

Şahin: Basına yansıyan 2-3 haber var

Şahin, çocukların teslimine ilişkin ise şunları söyledi:

“325 bin koruyucu aile başvurumuz var. Çocuklarımızı ailelerine kavuşturana kadar ne koruyucu aileye ne de evlat edindirmeden faydalandırmayacağımızı özellikle belirtiyoruz. Şu an itibarıyla refakatsiz olabilirler ama henüz ailelerinin vefat edip etmediğini bilmiyoruz. Belki onların tedavi süreçleri başka bir ilde, başka bir hastanede sürüyor olabilir. Sağlık Bakanlığımız ile bu süreci beraber yürüttük. 72 ildeki hastanelerde refakatsiz çocuğumuz var. Edirne’de bile refakatsiz çocuğumuz var. 1915 refakatsiz çocuğumuzu kayıt altına aldık. Dün itibarıyla 7 çocuğumuzu ailesine teslim etmişiz. Ağrı ilinde kuruluşunda olan bir çocuğumuz ailesine teslim etmişiz. Kayseri’de hastanedeki 4 çocuğumuzu ailesine teslim etmişiz. Mersin’de bir çocuğumuzu hastaneden taburcu ettikten sonra ailesine teslim etmişiz. Bir çocuğumuz da Manisa’dan ailesine teslim etmişiz. Adana’da da 2 çocuğumuzu tedavisinden sonrasında yakını olmadığı için kuruluşumuzda bakım altına almışız.

Cemaatler ilgili sorunuza vekilim, sayın bakanımızın ‘Ailenin izni dahilinde’ dediğini söylediğiniz ifade ettiniz. Burada basına yansıyan 2-3 haber var. İstanbul’da yaşayan yabancı uyruklu aileler ve yanlarındaki çocukları. Bu çocuklar daha önce ismi geçen vakıf tarafından Hatay’da yine bakım ve ihtiyaçları karşılanan çocuklar. Oradaki depremden sonra kaldıkları evlerin zarar görmesi üzerine ihtiyaçlarının karşılayan vakıf tarafından İstanbul’da kendilerine ait evlerde ailelerinin oraya getirilerek, annelerinin gözetiminde olan çocuklar. Yani oradaki çocuklar refakatsiz çocuklar değil. Annesi olan ve annesinin yanındaki çocuklar.  

'Bir akşam yemeği verilmesiyle alakalı'

Basından yansıyan Kocaeli’ndeki olay. Yabancı uyruklu ailelerin Antep’ten düzensiz şekilde Kocaeli’ne gelmesi. Orada yabancı bir vakıf tarafından onlara yer sağlanması. Bahsi geçen Kur’an kursunda da orada gelen çocuklara bir akşam yemeği verilmesiyle alakalı. Bu çocukların da ailesi var.

Adıyaman’da bir cemaatle ilgili tarikatın elinde haber yapılmıştı. O bölgedeki devremülk sahiplerinin evlerini Adıyaman’daki evlerini ailelere açmasıyla aileler oraya yerleştirildi. 4 bin 500 kişilik nüfus o bölgeye yerleştirildi. O bölgede refakatsiz 1100 çocuğumuzun verilmesi gibi bir şey yok, hepsi ailesinin yanında. Kasıtlı olarak çarpıtılmaya çalışıyor bazı basın yayın organları tarafından.” (ANKA)