TKP'nin günlük gazetesi Boyun Eğme bugün adli yıl açılışınde verilen görüntüleri manşetine taşıdı.
Boyun Eğme'nin 'El birliğiyle laikliği bitirdiniz' başlıklı manşet yazısı şöyle:
Dün gerçekleştirilen adli yıl açılışı, Türkiye’de laikliğin bittiğini bir kez daha ispatlamış oldu. Yeni açılan Yargıtay binası için eller göğe uzatıldı, besmeleler, dualar eşliğinde kurdele kesildi. Protokolde üst sıralara atlatılan Diyanet İşleri Başkanı burada da verilen görüntü ile ülkede adeta bir şeri hukuk düzeni olduğuna işaret ediyordu: Sanki şeyhülislam, başkadı ve padişah bozuntusu yan yana durmuş gibi... Elbette kendilerini protesto edeceklerini bildikleri için, hukuk emekçilerini, onların meslek örgütü olan baroları ise davet etmediler.
Din istismarı olağanlaştı
Din istismarı AKP Türkiyesi’nin kalıcı bir özelliği artık. Kameralar önünde el açmak, eline Kuran’ı alıp kürsüye çıkmak, cübbede düğme aramak olağan hale geldi. Ancak adli yıl açılışını duayla yapmak bir kırmızı çizginin daha aşıldığını gösteriyor. AKP bundan sonra kadın cinayeti işleyenlerin cezalarına indirim yapılırken hadislere başvurulmasını, hakkı patronu tarafından gasp edilen işçiye “rızkın buymuş” denmesini, rantçı politikalar sonucu afetlerden mağdur olanların “takdiri ilahi” diye sindirilmesini hukukileştirmiş oluyor. Çocuklarla evlenilebileceğini vaaz edenleri, LGBT’leri hastalıklı görenleri koruyacağını ilan etmiş oluyor. En önemlisi belli bir dinin belli bir mezhebine mensup olanların yapacağı her türlü ayrımcılığın yolunu açıyor.
Mültecilere karşı ırkçılık, İslamcılara karşı hoşgörü
Adli yıl açılışının İslamcıların şovuna dönmesi sadece AKP’lilerin oradaki varlığından ibaret değil. Kurdele kesiminde el açanlar arasında ana muhalefet lideri Kılıçdaroğlu da var. Yani siyasete dini alet etmekte AKP’yle yarışa giren muhalefet, yargının da dinselleşmesi yolunda ‘hepimiz aynı gemideyiz’ demiş oluyor. Mültecileri Türkiye’de gericilik tehdidinin kaynağı gibi gösterenler, AKP’nin laikliği devletin temellerinden söküp atmasına destek veriyor.
En yetkili makamların açıkça taraf olduğunu ilan ettiği, kadınları ikinci sınıf gören, emekçileri tebaadan sayan bu düzende kimsenin adalete, hukuka güveni olmaz. Tam da bu nedenle Türkiye’ye giydirmeye çalıştıkları yobazlık elbisesi her yerinden sökülüyor.
Emekçilerin cumhuriyetinde yobazlığa yer olmayacak
El birliğiyle laikliği de, adaleti de, cumhuriyeti de bitirdiler. Üstüne yan yana dizilip cenaze duasını okuyorlar. Öyleyse bundan sonra kendi adaletimizi kendimiz kurmak bize düşer. Emekçilerin cumhuriyetinde yobazlığa, din bezirganlığına yer olmayacak.
