Bakanların adaylığı 'hukuka aykırı' çıkışı: 'İstifa etmeleri gerekirdi'

CHP İstanbul Milletvekili İbrahim Özden Kaboğlu sosyal medya hesabından 2023 seçimleriyle ilgili bir tweet serisi yayınladı.

Haber Merkezi

CHP İstanbul Milletvekili, TBMM Anayasa Komisyonu CHP Grup Sözcüsü ve Anayasa Hukuku Araştırmaları Derneği Başkanı İbrahim Özden Kaboğlu Twitter hesabından yaptığı paylaşımlarla 2023 seçimleriyle ilgili uyarılarda bulundu.

Kaboğlu, Cumhur İttifakı'nın "hukuksuz işler" yaptığını söyleyerek şunları aktardı:

"Seçimler yaklaşırken, Cumhur İttifakı'nın hukuksuz hamlelerine, bakanları milletvekili yapma iradesi eklendi. Atanmış bakanlar, kamu gücü kullandıklarından 298 sayılı Kanun gereği propaganda yasakları kapsamında. Bu itibarla, aday olmaları halinde diğer kamu gücü kullananlar gibi Anayasa md 76'ya uygun olarak görevden ayrılmış olmaları gerekirdi.

TBMM’ye karşı siyasal sorumluluğu bulunmayan, atanmaları ve görevden alınmaları tek kişinin öznel iradesinde olan ve uygulamada “istifa” dahi edemeyen bakanlar, görev, yetki ve sorumluluk kurallarına bağlı bürokrat konumunda. Bu nedenle YSK takvimine göre istifa etmelilerdi.

YSK takvimine uygun şekilde istifa etmeyen, durumları tek kişinin iradesine bağlı olan bu atanmışların esasen, canlı yayında aday yapılacaklarının ilan edildiği 22 Mart tarihi itibari ile görevden ayrılmış olmaları gerekirdi. En nihayetinde siyasi partilerce aday listelerinin YSK’ye verilmesinin son günü olan 9 Nisan itibari ile aday listelerinde olan bakanların görevleri sona ermelidir.

Bakanların atama yoluyla kendilerine tanınan kamu gücünü kullanarak adaylık kampanyası yürütmeleri olanaksızdır; zaten bu, 298 sayılı Yasanın öngördüğü yasak kapsamındadır. Ayrıca 2017 Anayasa değişikliğinde kaldırılan Anayasa madde 114, şu şekildeydi: “Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimlerinden önce, Adalet, İçişleri ve Ulaştırma Bakanları çekilir.”

Bu hükmün gerekçesi ise, yeniden aday olma hakkından bağımsız olarak, siyasal aidiyete dayalı olarak her üç bakanlık yetki ve gücünün seçim sürecinde taraflı şekilde kullanılmasının önüne geçmekti. Yürütme'yi CB ile özdeş kılarak, bakanlık ve milletvekili bağdaşmazlığını öngören 2017 kurgusu, bakanları siyasal karar süreci dışında tuttu.

Bu nedenle, Cumhurbaşkanı yardımcısı dahil bakanların temsili görev için toplu olarak siyasal yarışmaya yönlendirilmesi, kamu yönetimini bu görevliler ve onlara tanınan yetkiler eliyle "oy devşirme aygıtına" dönüştürme sakıncasını yaratacağından tehlikelidir.

Bakanların görevlerinden çekilmeden aday yapılmaları girişimi, seçim kampanyasında adayların eşit yarışma koşullarını ortadan kaldıracağı için Anayasa md. 67'ye de açıkça aykırıdır."