Dün Meclis Genel Kurulu'nda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın 2025 yılı bütçe görüşmeleri yapıldı. Yürütme adına Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum konuşma yaptı.
Murat Kurum, deprem bölgesinin "dünyanın en büyük şantiyesine dönüştüğünü" söyledi. Verilen sözlerin yerine getirilmediği, on binlerce depremzedenin konutsuz şekilde kendi haline bırakıldığı deprem bölgesinde "hak sahipleri" için inşa edilmesi gereken konutların yüzde 93'ünün inşasının başladığını belirtti.
İstanbul'da 7,5 milyon ev ve işyerinden 1,5 milyonunun riskli durumda olduğunu, 600 binininse acilen dönüştürülmesi gerektiğini dile getirdi.
Bu kez de yapay zeka ile yapılmış Körfez fotoğrafı gösterdi
İzmir Körfezi'nde yaşanan balık ölümleri ve koku konusundaysa hiç sorumluluğu yokmuş gibi açıklamalar yapan Kurum, "Balık ölümleri hepimizi kahretti. Bakanlık olarak incelemelerimizi hemen tamamladık. İzmir Körfezi bilim kurulumuzu oluşturduk, 15 maddelik acil eylem planını ortaya koyduk. Komisyonda körfezden getirdiğimiz suyu gösterdiğimizde hemen heyecanlananları gördük. Vekillerimizin elleri ayakları karıştı. Bu sefer bir şişe değil bir fotoğraf getirdim" dedi.
İzmir körfezi'nin yapay zeka ile yapılan ve "10 yıl sonraki halinin yer aldığı fotoğrafı" olduğunu söylediği bir görseli gösteren Bakan Kurum, "Sayın Özgür Özel 'Belediye başkan adaylarımızı yapay zeka ile belirliyoruz' demişti. Biz de yapay zekanın belirlediği adayların yönettiği şehirleri sorduk ve Dünya'nın en geniş uygulamalarından birini kullandık. Uygulamaya İzmir Körfezi'nin hali hazırdaki durumunu yazdık. Eğer İzmir Büyükşehir Belediyesi gerekli önlemleri almazsa 2034 yılında körfezin ne durumda olacağını sorduk. Yapay zeka karşımıza bunu çıkarttı. Mavinin siyaha dönüştüğü, balıkların yaşamadığı bir körfez var" diye konuştu.
Ergene'den geldiği söylenen kirli suya yanıt vermedi, 'çevreciliği Haliç'in çamuru olan ortaklarınızdan öğrenecek değiliz' dedi
Kurum'un sözlerinin ardından Genel Kurul'da sessizliğin sağlanamaması üzerine Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder oturuma ara vermek zorunda kaldı. ANKA'da yer verilen bilgilere göre aranın ardından Kurum konuşmasını sürdürdü ancak tepkiyle karşılaştı.
CHP Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygün'ün kendisine Ergene Nehri'nden getirdiği bir şişe suya ilişkin de konuşan Murat Kurum şunları söyledi:
"Ergene'den Genel Kurul'a bir şişe getirmiş. Zannediyorlar ki bu şişeden cin çıkacak. Bu şişeden çıksa çıksa CHP'li belediyeciliğin kiri çıkar, pası çıkar, bozuk sicili çıkar. Bugün konuşan DEM Parti vekilini duyan da çevre dostu bir milletvekili zanneder. Siz gidin önce PKK'nın yaktığı ormanların hesabını sorun. Madem çevreciydiniz terör örgütü ülkemizin akciğerlerine kast ederken neden çıkıp bir laf etmediniz? Biz çevreciliği ne sizden ne de ellerinde Haliç'in çamuru olan ortaklarınızdan öğrenecek değiliz."
Bakan Kurum da komisyon toplantısına İzmir Körfezi'nden olduğunu söyledi bir şişe kirli su getirmişti.
Kurum'un başındaki bakanlık sorumsuz mu?
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi'nin 5 Haziran Dünya Çevre Günü'nde yayımladığı rapora göre Körfez'deki sorunun ana sebepleri arasında “altyapı sistemi mevcut yükü kaldırmaması, kentleşme, artan kentsel göç ve nüfus” yer alıyor. Sorumlular arasında İzmir Büyükşehir Belediyesi'yle birlikte Çevre Şehircilik ve İklim Bakanlığı da var. Ancak ne Bakan Kurum ne de yerel yöneticiler sorumlu gibi davranmıyor.
Hatta AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan bile bakanlığın denetleme ve iyileştirme alanı içerisindeki körfez için "İzmir körfezinin kirlenmesini önleyecek dişe dokunur hiçbir adım atmıyorlar" diyerek sadece belediyeyi suçlamıştı.
