6 Şubat’ta depremlerinin ardından ölü ve yaralı sayıları kamuoyu ile paylaşılırken, önceki depremlerden farklı olarak bu defa kayıp sayısına ilişkin herhangi bir resmi veri açıklanmadı. Bir yanda kimsesiz cenazeleri kimliklendirme çalışmaları devam ederken diğer yanda çok sayıda depremzede aile mezarlıklarda ve sosyal medyada kayıp yakınlarını arıyor.

Onlardan biri Adıyaman'da enkaz altında kalan eşi Zeliha Demir ve 8 yaşındaki oğlu Muhammed Enes Demir hâlâ bulunamayan Mehmet Ziya Demir. HalkTV'de Görkemli Hatıralar programında konuşan Demir, depremin ardından yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:

"Enkazdan hiç ayrılmadım. Müdahale eden de olmadı. Enkaza 5-6 gün İstanbul'dan gelen gönüllü ekiple müdahale edildi. AFAD'a gittik kimse yok. Kurumlara gittik kimseyi bulamadık. En son biz kendimiz müdahale ettik. İlk gün büyük oğlumu çıkardık, sonraki gün de diğer oğlumu. Ama eşimle küçük oğlum kayıp."

'Gidecek kimsemiz yok'

Mehmet Ziya Demir, Adıyaman Cumhuriyet Savcılığına kayıp başvurusunda bulunup, DNA örnekleri de verdi. Fakat kimsesizler mezarlığında bulunan cenazeler ile DNA'ları uyuşmadı.

Enkaz altından çıkardığı oğulları Mücahit ve Ahmetcan'ın yaşamını yitirdiğini aktaran Demir, yakınlarından bir iz arıyor:

"Hayatta olduklarından zaten ümidimiz yok. Bir sonuca ulaşmaya çalışıyoruz. Yetkililer sadece 'bir sonuç çıkarsa ararız' diyor. Bizim de gidecek başka kimsemiz yok."

Bakan ısrarcı: Depremzede çocuklardan bir tanesi bile kayıp değil

Sekiz yaşındaki oğlunu arayan depremzede babanın açıklamaları, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş'ın "kayıp çocuk yok" açıklamalarını akıllara getirdi.

Bakan geçtiğimiz ay yaptığı bir konuşmada "Odağında çocukların olduğu bu dezenformasyon çabasına tekrar girişilmesini, çocuklarımızın bu kirli siyasete alet edilmesini en güçlü şekilde kınıyorum. 1912 çocuğumuzdan bir tanesinin bile kayıp olması durumunun söz konusu olmadığını tekraren ilan ediyorum" demişti.