Annelerden Ziya Selçuk'a: Utanmazsınız, suçlusunuz, istifa edin!

Milli Eğitim Bakanı'nın anneler gününde sosyal medya hesabından yayınladığı videoya tepki gösteren kadınlar, 'Yönetemediniz, tükettiniz, istifa edin' dedi.

Haber Merkezi

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, anneler günü nedeniyle sosyal medya hesabından bir bir video yayınladı.

Videoda, pandemide çalıştığı yerde işyükü artan, ev işlerinin yükünü sırtlanan, çocuk bakımını üstelenmek zorunda kalan annelere, "Verdiğiniz destek, gösterdiğiniz çaba, gayret ve ilgi için; sevginiz, iyiliğiniz, dostluğunuz için çok teşekkür ederiz" denilmesi tepki çekti.

Kendilerine "teşekkür" edilmesine tepki gösteren Kadın Dayanışma Komiteleri üyeleri, annelerin pandemide yaşadıklarını anlatarak, "Böyle bir videoyu hazırlamak annelere hakarettir. Yaşadığımız tüm olumsuzlukların nedeni sizsiniz. İstifa edin. Yönetemediniz, tükettiniz, ellerinizi ve kirli eğitim sisteminizi çocuklarımızın üzerinden çekin" dedi.

Duygu, Öğretmen, İzmir: Bu süreçte verdiğimiz sınavın ve yaşadığımız tüm olumsuzlukların nedeni sizsiniz. Cumhurbaşkanınız lebalep kongreler yaparken çıtınız çıkmadı, vakalar yükselince de ilk iş olarak okulları kapattınız. Bir öğretmen olarak öğrencilerimin sorduğu, “Öğretmenim annemin interneti bitti, tabletimiz yok derse giremeyeceğiz, öğretmenim komşumuz artık internet vermiyor, öğretmenim annem hastanede derse giremiyorum, öğretmenim okullar ne zaman açılacak?“ cümlelerine sizin yüzünüzden cevap veremedim. “Okullar kapanırsa evde hep ev işi yapacağım, LGS’ye hazırlanamam.” diyen öğrencimin yüzüne sizin yüzünüzden bakamadım. Bizi çocuklarımızın ve onların ailelerinin karşısında çaresiz bırakırken şimdi annelik güzellemesi yapmayın. İnanın o annelerin öfkesi sizi bir kaşık suda boğar.

Duygu, İzmir: Gördük ki, her geçen gün yönetememinizin sonucunda artan pandemi koşullarını, “açsak mı kapasak mı”, “yok yok açalım, hayır vazgeçtim kapayalım” haline getirdiğiniz gericilik ve piyasacılığın ellerinde çöken eğitim sistemini, kaybolan nesilleri bir çırpıda unutuvermiş, kadınlara, annelere seslenmişsiniz. Başından beri kadına yüklenmiş annelik misyonu üzerinden şirinlik yapıp eğitime eşit şekilde ulaşamayan çocukları unutuvermişsiniz. Annelerin sizin güzellemelerinize ihtiyacı olmadığı gibi, bu düzenin biçtiği rolü her fırsatta da reddedecek anneler, kadınlar var karşınızda.

'Oğlumu evde yalnız bırakıp işe gitmek zorunda kaldım'

Ebru, Yönetici Asistanı, İzmir: Geçim mücadelesi içinde, kadın olarak toplumdan soyutlanmaya çalışıldığım evliliğimi sonlandırdım birkaç ay önce. Pandemide, ekonomik ve psikolojik bir yığın sorumluluğun altında oğlumu daha bu yaşta evde yalnız bırakıp işe gitmek zorunda kaldım. Evden çalışmaya geçtiğimizde ise bir yandan iş yapmaya çalışıp bir yandan çocuğun uzaktan eğitime sokmaya çalıştığım bir dönemde, anneliği bize sorsunlar! Anne olmak güzel de, bütün bu yükü kaldırmak zorunda bırakıldığımız düzeninizde kime neyin güzellemesini yapıyorsunuz?

Pelin, Devlet Memuru, Ankara: Biz de çocuklarımızın eğitiminde vermedikleri destek için, devlet okullarını bitirip çocuklarımızı imam-hatip veya meslek liselerine mahkum ettikleri için, gericileştirdikleri, berbat ettikleri eğitim sistemi için, çocuğum laik eğitim görsün isteyip özel okullara mahkum ettikleri ailelerin bir de devasa okul taksitleriyle bellerini büktükleri için, yoksul çocukları eğitimsiz bırakıp sadece özel okul patronlarının kârını düşündükleri için, çocuklarımızın öğretmenlerini hunharca sömürdükleri için, çalışan annelere sağlamadıkları kreş hakkı için, anneleri eve hapsetmeye çalıştıkları için, bir de utanmadan anneler günümüzü kutladıkları için teşekkür ederiz! Eminim anneleri kendileriyle gurur duyuyordur! Cidden alay eder gibi, yazıklar olsun!

'Eğitime ayrılması gereken bütçe eşe dosta ayrılıyor'

Eren, Akademisyen, Ankara: Milli Eğitim Bakanlığı'nın çocuklarımızın eğitim hayatına dair en ufak bir gerçek kaygısı olmadığını zaten görmüştük. Çocukları internetsiz, bilgisayarsız, öğretmensiz, arkadaşsız içeri hapsetmekten başka politika geliştirmediler. O da yetmedi, olabilecek en emrivaki şekilde anneleri de birlikte hapsettiler. Koskoca Milli Eğitim Bakanına teşekkür edecek tek şey bulamadık bir yılı aşkın süredir ama Anneler Günü şarlatanlığı yapmak için teşekkür videoları çekmişler. Siz özel okulları kurtarın, öğretmenlere aşıyı çok görün, koca bir neslin yıllarını çalın diye çocuklarımızla hapsolduk biz. Bundan ötesi ikiyüzlülüktür.

Sema, Ev Emekçisi, Ankara: Eğitime ayrılması gereken bütçe eşe dosta ayrılıyor. Biz ödediğimiz vergilerin bu ülkenin geleceği çocuklara yatırılmasını ve eğitimde fırsat eşitliği olmasını istiyoruz. Pandemi süreci zaten çok derin olan devlet okulu ve özel okul arasında ki farkı iyice derinleştirdi. Öğretmenler ilk aşılanması gerekenler iken ve okulların kapatılması en son düşünülmesi gereken iken ilk kapatılan okullar oldu. Biz geleceğimizi dinciliğe ve de yetersiz yönetime değil akilciliga ve bilime emanet etmek istiyoruz. Uzaktan eğitim ile çocuklarımız eve kapatıldı. Sosyalleşme ve eğitimden mahrum bırakıldı ve bunun telafisi nasıl olacak bilmiyoruz. Bu duruma neden olan eğitim sistemi ve Milli Eğitim Bakanı kendini hangi konuda başarılı görüyor?

Mehtap, Ankara, Ev Emekçisi: Özel okulların devlet okullarının önüne geçmesi ve sistemin buna göre şekillenip devam etmesi ile devlet okullarının niteliğini düşürdüler.

Selin, Ankara, Özel Sektör Çalışanı: Yüz yüze eğitime kıyasla çok daha sınırlı olan uzaktan eğitimde ve canlı derslerde, eğitimde uygulanan müfredatın aynısı verilmeye çalışıldı. Zaten müfredatta bir seyreltme ve azaltma vardı. Ders kitapları da uzaktan eğitime uygun olmadığından canlı derslerde normal ders kitaplarının kullanılması başlı başına bir fiyasko. Uzaktan eğitime uygun basılı ve dijital materyaller kullanılabilirdi en azından.

'Ziya Bey’in yönetemediği eğitimin yükü de biz annelerin sırtına bindi'

Ruken, Ev Emekçisi, Van: Dört çocuk annesiyim. Benim maratonum sabah 9’da başlar akşam 12’de sona erer. Bu zaman içinde inanın benim kendime ayırabilecek bir yarım saatim bile yok. Milli Eğitim video paylaşmış, bunu paylaşacak en son kişiler sizlersiniz. Gelin bize sorun asıl, ne yaşıyoruz. Okula giden iki kızım var, bize tablet verilmedi, her ikisinin de derslerine ben yardımcı oldum. Tabletimiz olmadan, hiçbir eğitim desteği almadan çocuklarıma hem annelik hem öğretmenlik yaptım bu süreçte. Yetmiyormuş gibi canlı dersler bazen aynı ana denk geliyordu, biri derse girerken diğeri giremiyordu; ona öğretmenliği ben yaptım. Benim zaten bir sürü sorumluluğum var, ben evde ücretsiz bir işçiyim. Temizlik, ütü, yemek, kocaya hizmet hepsi bende. Bi de üstüne Ziya Bey’in yönetemediği eğitimin yükü de biz annelerin sırtına bindi. Benim gibi milyonlarca anne var. Her şeyi tek başımıza yoksulluğumuzla halletmeye çalıştık. Hiçbir destek sağlamadığınız bu süreçte yüzsüzlüğünüzle anneliğimizi kutlayacak en son kişiler sizsiniz! Daha fazla çocuklarımızı geleceksiz bırakmayın, yıkılın annelerin karşısından, istifa edin. Yönetemediniz, tükettiniz, ellerinizi ve kirli eğitim sisteminizi çocuklarımızın üzerinden çekin.

Sevil, Muhasebeci, Bursa: Ben uzaktan çalışan bir muhasebeciyim. Oğlum 12 yaşında, Orta 2’ye gidiyor. Her gün sabah dersleri başlıyor, aynı odada aynı internetle karşılıklı o derslerine girerken ben de bilgisayarımla çalışıyorum. Sürekli sistemde sorun oluyor, benden destek alması gerekiyor ve işim bölünüyor. Tabi ki evden çalıştığımız için yemek yapmak veya diğer ihtiyaçları gidermek hep benim üzerimde. Bazen yemek yetiştiremiyorum, çok geç yemek yiyebiliyoruz. Oğlum uzaktan ders esnasında uyuyor bazen, derslerini dinlemiyor; hep onu kontrol etmek, müdahale etmek zorunda kalıyorum. Kendi işlerim bölünüyor, her şey yarım kalıyor. Bu durumdan çok rahatsızım, Ziya Selçuk’a da tivit attım: “Ben bir anneyim, öğretmen değilim, bir an önce okulları açın” diye. Bu şekilde kamerası kapalı olan çocuğun ne yaptığını öğretmen de bilemiyor, inanın oğlumun sınıfında üç kişiyle ders yapılıyor. Sadece derse katıldığı için çocuklara takdir teşekkür veriyorlar. Bizi bu duruma siz soktunuz, bi de kalkıp videoyla teşekkür ediyorsunuz.

'Animasyonda kadının yüzü bile yok'

Hicran, Öğretmen, Adana: Paylaştığınız videoda yüzünü göstermeye tenezzül etmediğiniz kadınlar, çocuklarını çürümüş düzeninizden korumak için itinayla büyütecek ve sonra bu düzeni başınıza çocuklarıyla beraber yıkacaklar, işte ancak o zaman anneler günü kutlu olacak. Zaten animasyonda kadının yüzü bile yok. Kadın çocuğun isteklerini karşılamak üzere var olan, çocukla hayatını değiş tokuş etmenin fedakarlık diye sunulduğu bir garabet. Siyasal islamcılara göre o kadar yer kadına kâfi. 

Gül, Gebze, Fabrika İşçisi: Bir buçuk dönemdir çocuklarımız evde, psikolojileri bozuldu, acaba Eğitim Bakanı onların ve annelerinin yerine koymuş mu kendisini? Sağlık çalışanı annelerin, hâlâ aşı yapılmayan eğitimci annelerin, emekçi annelerin yerine koymuş mu kendisini? Mesela kirada oturan, küçük çocukları olan, çocuklarına kıyafet, gıda alışverişi yapamayan annelerin yerine koymuş mu kendisini? Ben çalışan bir anne olarak haftanın altı günü günde sekiz saat ağzımda maske ile çalışmaktan yoruldum artık. Hadi kendimden de geçtim ama eğitimcilerimiz, öğrencilerimiz, sağlıkçılarımız gerçek anlamda aşılansın istiyorum.

Gönül, İstanbul, Temizlik İşçisi: Annelerin omuzlarındaki yük pandemi döneminde iki kat daha artmışken böyle bir videoyu hazırlamak annelere hakarettir.