AKP'de yerel seçim başarısızlığının ardından başlayan "değişim" kapsamında 20 ilde parti yönetimleri değişti. Parti içerisindeki bazı klikler "değişimin" bununla sınırlı kalmasından memnun değil. Üzerinden 5 ay geçmesine rağmen partinin bir bölümünde gündem hâlâ seçim hezimeti.
O isimlerden biri Metin Külünk. Eski milletvekili ve MKYK üyesi olan Külünk'e bu dönem AKP'de herhangi bir görev verilmedi.
Yerel seçimlerde adaylık kampanyası düzenleyen, vergi paketi gibi kritik başlıklarda iktidarın geri adım atılmasını isteyen Külünk, son olarak gençlik yıllarından beri yakınında bulunduğu arkadaşı AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a seslendi.
'Güzel devretmesini isterim'
12 Punto'dan Özge Uzun'un konuğu olan Metin Külünk, "31 Mart'tan sonra sayın Erdoğan'ın sosyolojisi eriyor. Sokak artık, 'Cumhurbaşkanımız çok iyi etrafı çok kötü' cümlesini aştı. Doğrudan üzülerek ifade ediyorum Sayın Cumhurbaşkanımızın kendisini tartışıyor" dedi.
2025'te erken seçimin gündeme gelebileceğini söyleyen AKP'li Külünk, Erdoğan'a bu defa aday olmamasını tavsiye etti:
"Sayın Cumhurbaşkanımız, Cumhurbaşkanlığı gibi devletin liderliğini en nihayetinde devredecek. Güzel devretmesini isterim. Güzel anılarak devretmesini isterim. Zorlukların anısıyla devretmesini istemem. Her şeyin en güzel zirvesinde devretmek vardır ya. Ben onun çabası içerisindeyim."
'Erdoğan partiyi rekabete açmalı'
Erdoğan'a çağrıda bulunan bir isim de Eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya yakın gazeteciler Mehmet Çek oldu. AKP'nin İzmir'de düzenlediği İl Danışma Meclisi toplantısını takip eden Çek, izlenimlerini aktardığı yazısında "eleştiri eksikliğinden" yakındı, "Erdoğan partiyi rekabete açmalı" diyen okuyucu yorumlarını paylaştı.
Etkinlikte Eski Başbakan Binali Yıldırım, Çalışma Bakanı Vedat Işıkhan, AKP Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ gibi isimlerin söz aldığını aktaran Mehmet Çek, kürsüde yalnızca her zaman konuşma imkanı olan parti yöneticilerinin yer almasını eleştirdi.
"Ben daha çok bu toplantılarda parti kamuoyu dinleniyor, rahatsızlıklar, eleştiriler alınıyor yani toplamda parti kamuoyuna ‘danışılıyor’ sanıyordum ama sanırım bu düşündüğüm bütün o protokol konuşmalar tamamlandıktan sonra kısa bir bölüme sıkıştırılıyormuş."
Mehmet Çek'in sosyal medya hesabından paylaştığı yazıya aralarında AKP'li yerel yöneticilerin de olduğu çok sayıda kullanıcıdan yorum geldi. Çek, bu yorumlar arasından seçtiğini söylediği mesajları paylaştı. O mesajlarda öne çıkan ifadeler şöyle:
- Çare; Genel Başkan Erdogan’ın partiyi rekabete açmasıdır.
- Artık il, ilçe kongreleri serbest bırakılmalı. Adaylar, listeler yarışmalı.
- Şaibeli isimler yalnızca ‘yukarıda’ birilerini tanıyor diye mazbatayı almamalı.
- Zorlu tüm süreçlerde sahada olmuş insanlar artık ağızlarıyla kuş tutsalarda bu partide bir şanslarının olmayacağı psikozundan kurtarılmalı.
İstanbul için iki isim ön planda
AKP içerisinde rekabetin kızıştığı güncel nokta İstanbul İl Başkanlığı yarışı. Eylül ayının 20'si itibarıyla atanması beklenen il başkanı, ilçeleri de kongreye götürecek ve bir anlamda seçim adaylarını belirleyecek.
Son kararı verecek olan Erdoğan'ın masasında iki isim öne çıkıyor. Biri Kartal İmam Hatipli, eski Ensar Vakfı Başkanı İsmail Cenk Dilberoğlu. Dilberoğlu, Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan'ın adayı olarak biliniyor.
Diğer isim Ticaret Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan. Fazilet Partisi'nden bu yana İstanbul'da çeşitli görevler alan Gürcan'ın arkasında Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu'nun olduğu söyleniyor.
