Yunanistan Komünist Partisi (KKE) Genel Sekreteri Dimitris Kuçubas, Komünist Parti Merkez Komite üyesi ve İstanbul milletvekili Hande Gündoğdu, Komünist Parti Merkez Komite üyesi Kemal Okuyan'ın konuşmalarıyla, Gülcan Altan'ın şarkılarıyla katıldığı etkinlikte, sosyalizm mücadelesini güçlendirme ve Komünist Parti'ye oy verme çağrısı yapıldı.
Hande Gündoğdu, KKE ile ilişkilerin dostluktan öte olduğunu söyleyerek, iki partinin kardeş ve yoldaş olduğunu belirtti. Aylardır yaygın ve etkili bir seçim çalışması yapılmaya çalışıldığını söyleyen Gündoğdu, seçimlere kalan 11 günün de iyi değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
ZORU BAŞARMAK
Gündoğdu, yeni tüzel kişilik kazanan Komünist Parti'nin seçimlere girmesinin zorluk olarak görüldüğünü, ancak sadece bunun değil, aynı zamanda bu sınırlı vakitte 550 kadın aday gösterilerek başka bir zorluğun daha başarıldığını belirtereik bunun soldaki umutsuzluğu kırdığını söyledi.
1 Mayıs'ta işçi sınıfının bayrağının Taksim'e çıkarılmasının da başarılan başka bir zorluk olduğunu söyleyen Gündoğdu, bu gerçekleştirilmeden önce verilen vaadin yakın çevreler tarafından "temenni" olarak görüldüğünü, sola uzak olan kişiler içinse "lafazanlık" olduğunu belirtti.
'SOSYALİST İKTİDAR MÜCADELESİ BAŞATTIR'
Sosyalizm mücadelesinin kolaycılıkla verilemeyeceğini söyleyen Gündoğdu, kolayın değil etkili olanın seçilmesinin gerekli olduğunu, bu sebeple "sınıfın s'sinde bile bahsedilmeyen", "yeni şeyler söylemek lazım" denerek liberalizmin sunulduğu seçimlere müsade etmediklerini ve sosyalizm mücadelesi için 550 kadın adayla girdiklerini belirtti.
Komünistlerin ilk sorması gereken sorunun "Ne yapmalı?" olması gerektiğini de söyleyen Gündoğdu, rahat şartlar seçilerek, "konforun gerektirdiği partiye" oy verilmesinin doğru olmadığını, bunun devrim mücadelesini güçlendirmeyeceğini vurguladı. "Faşizme karşı mücadele" başlığının sosyalist iktidar mücadelesinin önüne geçirilemeyeceğini de söyleyen Gündoğdu, Sosyalist Türkiye Partisi'nin "sosyalizm bitti" denen zamanlarda kurulduğunu da hatırlattı.
'İLKESİZ SOL İMAL ETMEYE ÇALIŞIYORLAR'
Siyasette ilkelerin yük olarak görülüp terk edildiğini vurgulayan Gündoğdu, dinci gericilikle, emperyalizmle ve sermayeyle mücadele etmeyen, ilkesiz sol imal edilmeye çalışıldığını, bunun karşısında durulması gerektiğini belirtti. Gündoğdu, 2013 Haziran'ında milyonlar sokağa dökülürken kıpırdamayan meclis muhalefetinin de kurtuluşu getiremeyeceğini vurguladı.
Sokağın sandığa hapsedilemeyeceğini söyleyen Gündoğdu, metal işçilerine de selam yollayarak boyun eğmeyenlerin sayısının artması gerektiğini söyledi. Metal işçilerinin sandığa, vaatlere ve meclis hesaplarına gömülenlere "sınıf dersi" verdiğini de belirtti.
GÜLCAN ALTAN'DAN 'BOYUN EĞME'
Etkinliğe sanatçı Gülcan Altan da şarkılarıyla renk kattı. Gülcan Altan, şair Osman Çalışkan'la ortak besteleri olan "Boyun Eğme" şarkısının yanı sıra Hasta Siempre, Gracias a La Vida, Li Beyrut gibi unutulmaz eserleri de seslendirdi.
KUÇUBAS'TAN TUTSAK KOMÜNİSTLERE SELAM
Gündoğdu'dan sonra sözü alan Kuçubas, Yunan komünistlerin Komünist Parti ile uluslararası dayanışma içerisinde olduklarını söyleyerek, Taksim'e çıktığı için hapsedilenlerin serbest bırakılmasını istedi ve soL Gazetesi Sorumlu Müdürü Hafize Kazcı'ya verilen cezayı da kınadı.
Yunanistan'daki durumu değerlendiren Kuçubas, sol söylemlerle iktidara gelen sosyal demokrat Syriza'nın ve koalisyon ortağı milliyetçi ANEL'in NATO ve Avrupa Birliği ile işbirliği yaptığını vurgulayarak, Yunanistan'ın para bulunamadığı bu zamanda NATO'nun çıkarları için ABD'den 500 milyon dolara uçak alındığını söyledi.
'SERMAYEYE KARŞI HALKIN ÖRGÜTLÜLÜĞÜ'
KKE'nin AB, ABD ve NATO ile yapılan bütün işçi ve halk karşıtı anlaşmaların karşısında olduğunu belirten Kuçubas, Yunanistan Savunma Bakanı'nın da katıldığı Antalya'da gerçekleşen NATO zirvesinde "We are the world" (Biz dünyayız) şarkısının söylenmesine tepki gösterdi.
Yunanistan ve Türkiye halkının dostluğunun önemine dikkat çeken Kuçubas, KKE'nin Yunanistan'da komünist şair Nazım Hikmet ile ilgili etkinlikler yaptığını da aktardı. Yunanistan'ın para biriminde yapılacak değişikliklerin, düzen değişmediği sürece sermayenin çıkarına olacağını söyleyen Kuçubas, halkın örgütlenmesi gerektiğini söyledi.
KAYIP OY SÖYLEMİNE KARŞI SOSYALİZM
Kapitalizmin halk karşıtı olduğunu ve savaş ürettiğini belirten genel sekreter, bunun karşısında durulması gerektiğini belirtti. Yunanistan seçimlerinde de seçmenlerin "kayıp oy" söylemleri ile düzen partilerine oy vermeye ikna edildiğini aktardı.
Son seçimlerde Syriza'nın da düzen dışı partilere verilen oyların "kayıp oy" olduğuna dair söylem ürettiğini, ancak halkın komünistlere oy verdiği politikaların kayıp olmadığını, aksine düzen partilerine verilen oyların halk karşıtı politikaları arttırdığını vurguladı.
Büyük olan partiye değil haklı olan partiye oy verilmesi gerektiğini söyleyen Kuçubas, işçi ve halk yanlısı politikalar izleyen Komünist Parti'ye oy verilmesi gerektiğini söyleyerek, örgütlenmeye ve Komünist Parti'yi güçlendirmeye çağırdı. Syriza'nın ve benzeri partilerin boş umutlar vererek iktidara geldiğini, sonrasında da halkı umutsuzluğa sürüklediğini de söylerine ekledi.
'OYLAR ZATEN BİRLEŞMİŞ!'
Son sözü alan Kemal Okuyan, MHP'lilerin CHP'ye oy istediğini, CHP'lilerin HDP'ye oy istediğini, cemaatin ise MHP'ye oy istediğini söyleyerek, "siz oyları birleştirmişsiniz. Bırakın işçi sınıfı partisi sınıfsız, sömürüsüz bir toplum için mücadele etsin" dedi.
Bugün 13 yıllık AKP'nin iktidarının gitmesi gerektiğini söyleyenlerin 13 yıl önce bu iktidarı desteklediğini söyleyen Kemal Okuyan, bugün de bu isimlerin sahte çözümlere işaret ettiğini vurguladı. Mektuplarla, listelerle, afişlerle solculardan belirli bir partiye oy vermesinin istendiğini söyleyen Okuyan, kendisinin de Komünist Parti'ye oy verilmesi için sebepleri anlatacağını söyledi.
'SAĞ SEÇMEDEN OY İÇİN TAKLA ATANLAR SOLA BAKMASIN'
Soldan oy istenmesinin anlamsız olduğunu belirten Okuyan, solun "inadı, örgütlülüğü ve mücadelesi" olduğunu, ancak oyu olmadığını söyleyerek, sağ seçmenden oy almak için "takla atanların" soldan oy isteyemeyeceğini belirtti.
Türkiye'de 1960'dan beri her seçimde düzenin değişmesini isteyen partiler bulunduğunu belirten Okuyan, ilk kez seçime giren 21 partiden 1'inin düzenin değişmesini istediğini, o partiye "oyları bölmeyin" demenin anlamsız olduğunu da vurguladı.
'DİN VE PARA SİYASETİN DIŞINA'
Solun anti-emperyalizmden arındırılmaya çalışıldığını belirten Okuyan, ABD ve NATO politikalarına karşı tek parti olmanın da Komünist Parti'nin meşruiyetini arttırdığını söyledi.
Siyasette laikliğin bitirildiğini söyleyen Okuyan, "herkes elini açarak propaganda yapıyor" diyerek düzen partilerinin siyasete araç olarak dini kullanmasını eleştirdi, "din ve para siyasetin dışına" dedi.
Kemal Derviş'i seçenek olarak gösterenlerin de Saidi Nursi'yi "halk kahramanı" ilan edenlerin de solculardan oy istemeyeceğini söyleyen Okuyan, sınıf perspektifi olanların Ergenekon'u vesayet bitiyor diye desteklemeyeceğini, emperyalizm tarafından desteklenen Arap Baharı'na devrim demeyeceğini ve ABD-NATO politikalarından yana Syriza geldiğinde "Bizimkiler iktidarda" diye sevinmeyeceğini de söyledi.
'HERKES AKLI VE KALBİYLE OY VERSİN'
Halkın örgütlülüğünün önemine dikkat çeken Okuyan, güçlü parti ve örgütlü halkın gereksinim olduğunu, ancak bu şekilde yasakların üzerine yürünebileceğini, meclisin bu sorunları çözemeyeceğini belirtti. Aksi takdirde seçimlerden sonra işsizlikle, enflasyonla ve yasaklarla karşı karşıya kalınacağını belirtti.
Okuyan, zenginliğin belirli bireylerin elinde toplanmaması gerektiğini, her şeyin emekçi halkın olması gerektiğini vurgularken, 7 Haziran'da "oyları bölmeyin" demenin manasız olduğunu, oyun insanların "onuru" olduğunu ve aklı ve kalbiyle istediği partiye verilmesi gerektiğini, dış baskılara boyun eğilmesinin doğru olmadığını söyledi.
'YALNIZCA SOSYALİZM İÇİN DEĞİL, GÜNCEL MÜCADELELER İÇİN DE PARTİ'
Komünist Parti'nin arkasında sermaye olmadığını söyleyen Okuyan, çok büyük paralara ihtiyaç olmadığını, ancak partiye verilen her kuruşun çok önemli olduğunu belirterek, herkesi örgütlenmenin yanı sıra partiye maddi destek vermeye de çağırdı.
Kapitalizmin işsizliği bitiremeyeceğini, refah, adalet ve eşitlik getiremeyeceğini söyleyen Kemal Okuyan, ancak sadece gelecekteki sosyalizm ve devrim için değil, güncel mücadeleler için de Komünist Parti'nin güçlü olması gerektiğini vurguladı.