Kurye arkadaşları Burak Demir için eylem yaptı

Ehliyetsiz olduğu halde yağmurlu havada siparişe göndererek 16 yaşındaki çocuk işçi Burak Demir’in ölümüne neden olan Musa Usta isimli dürümcünün patronu, çok sayıda motokurye ve mahalleli tarafından bugün İstanbul’un Arnavutköy ilçesinde gerçekleştirilen eylemle protesto edildi.

soL - Haber Merkezi

Geçtiğimiz Cumartesi günü komi olarak işe girdiği dürümcüde motosikletle sipariş teslimatına yollanan ve geçirdiği kaza sonucunda 16 yaşında yaşamını yitiren Burak Demir için kendileri de kurye olarak çalışan arkadaşları toplanarak bir açıklama yaptı.

Ailesinin onayı alınmadan ve sigortasız bir şekilde çalıştırılan Burak’ın ölümü üzerine çok sayıda motosikletli kurye emekçisi, mahalleli ve aile yakınları Arnavutköy Cumhuriyet Meydanında toplandı. 

DÜŞÜK ÜCRETLERLE ÇALIŞMAYA MECBUR BIRAKILIYORLAR

Yapılan açıklamada Burak’ın ölümünden dolayı duydukları üzüntüyü dile getiren işçiler, Musa Usta isimli işletmenin patronunu protesto ederken, yaşanan ölümlerin nedeninin kötü çalışma koşulları olduğu belirtildi.  Sigortasız bir şekilde, uzun saatler boyunca düşük ücretlere çalışmaya mecbur bırakıldıklarını belirten işçiler, yaptıkları işin tehlike düzeyinin yüksek olması nedeniyle dayanıklı kaska, yağmurluğa, diz ve dirsek koruyucularına ihtiyaç duyduklarını ancak bunların patronlar tarafından sağlanmadığına dikkat çekti. 

Açıklamada iş yerlerindeki denetimlerin artırılması, 18 yaş altındaki çocukların çalıştırılmaması, sigortasız, ehliyetsiz çalışmanın önüne geçilmesi gibi talepler dile getirilirken, insani ve güvenlikli çalışma koşulları için patronlara karşı örgütlenme çağrısı da yapıldı. “Güvenli çalışma, sigortalı iş istiyoruz”, “patronun kar hırsına, müşteri baskısına, insanlık dışı çalışma koşullarına boyun eğmeyeceğiz”, “Burak’ı kaza değil, patronların kar hırsı öldürdü”, "kaza değil cinayet" yazılı dövizler taşınan eylem, “işçilerin birliği patronları yenecek”, "kaza değil cinayet", "işçilerin katili patron düzeni" sloganları ile sonlandırıldı. 

BABA DEMİR: HUKUKİ SÜREÇ YAVAŞ İLERLİYOR

Basın açıklamasının ardından soL’a konuşan baba Murat Demir, eylemin sosyal medya üzerinden motokurye çalışanlar tarafından örgütlendiğini belirtirken, burada sadece bir anma için değil ağır çalışma koşulları altında çalışan motokuryelerin sorunlara dikkat çekmek için de bir araya geldiklerini ve oğlu Burak’ın başına gelenin başka kimse tarafından yaşamamasını istediklerini ifade etti. Yaşanan iş cinayetinin hukuki olarak takip ettiklerini ve adalet yerini bulana kadar sürecin takipçisi olacaklarını söyleyen baba Demir, hukuki sürecin çok yavaş ilerlediğini ve avukatlar dahil bilgi almakta çok zorlandıklarına dikkat çekti.

'ÜZERİMİZDEKİ ZAMAN BASKISI KAZALARA NEDEN OLUYOR'

4 yıldır motokurye olarak çalışan bir emekçi ise soL'a yaptığı açıklamada, Arnavutköy'de motokuryelerin çalışma koşullarının çok zor olduğunu, üzerlerindeki zaman baskısının kazalara davetiye çıkardığını söyledi. Burak'ın ölümünden tamamen patronunun sorumlu olduğunu belirten motokurye, "15 dakikada 5 paket dağıtmamızı ve paketleri sıcak dağıtmamızı bekliyorlar. Gecikince patronlardan ve müşterilerden baskı yiyoruz. Bu yüzden çok sık kaza atlatıyoruz. Teslimat sürelerimizin daha uzun olması gerekiyor, böyle olursa daha az kaza yaşarız" diye konuştu

Motokuryelerin yaptığı açıklamanın tamamı şöyle:

Biz her gün yollarda gördüğünüz, bir sipariş verildiğinde siparişleri kısa sürede yetiştirmek için patron ve müşteri baskısı altında çalışan motokuryeleriz.

Biz kısa bir süre önce Burak kardeşimizi kaybettik. Burak bizim yaşadıklarımızı keşke burada olsaydı da o size anlatsaydı. Ama bugün aramızda yok. Burak'ı çok feci bir kazada kaybettik. Yaşayacak günleri vardı. Çok üzgünüz. Kızgınız. Öfkeliyiz.

Burak Demir 16 yaşındaydı. Dürümcüde komi olarak çalışırken, motosikletli kurye olarak çalışmaya başladı.

Bakın size bu açıklama ile sadece Burak'ın değil, motokurye olarak çalışan, yaşamını sürdürmeye çalışan biz motokuryelerin sorunlarından söz etmek istiyoruz. Sesimizin sorumlulara ulaşmasını istiyoruz.

Sigortasız işçi çalıştırılan iş yerleri çok fazla, bizler sigortasız çalışmaya mecbur bırakılıyoruz. 

Düşük ücretlere, ehliyetsiz çalıştırılıyoruz. Biz motorcuların çalışma koşulları insani olmaktan çok uzak. Burak kardeşimizde olduğu gibi kötü çalışma koşullarının maliyeti hayatımızı kaybetmek oluyor. 

Çalışma sürelerimiz çok uzun. Uzun sürelerle çalıştırılıyoruz, düşük ücretlere çalışıyoruz. Ücretimiz az diye itiraz ettiğimizde ise "sistem böyle kabul etmiyorsan çalışma" diyorlar. 

Bir çoğumuz da buna mecbur kalıyor, bize dayatılan çalışma koşullarını kabul edip çalışıyoruz.

Sevgili arkadaşlarım, Her mesleğin farklı özellikleri var. Bizim gibi çok tehlikeli İşlerde çalışanlar için değişik önlemlerin alınması gerekiyor. İş yerleri çalışanlara yeterli ekipmanı vermeli. Motokuryecilerin olmazsa olmazı kask. Bize darbelere karşı dayanıklı kasklar verilmeli. Yağmurluk verilmeli, eklemlerimizi koruyacak koruyucular verilmeli. Bunları elbette bizi çalıştıran patronlar vermeli. Kask, yağmurluk vb olmadan siparişe gidiyoruz pek çoğumuz. Kask verilse bile ucuz olanları, darbeye dayanıksız olanları veriyorlar bize.

Tüm işletmelerde denetimlerin artırılması lazım, 18 yaş altında sigortasız kimse çalıştırılmamalı.

SGK buraları denetlemeli. Ehliyetsiz kurye çalışması engellenmeli. 

Bakın biz son derece güvencesiz koşullarda çalışırken, bizden daha ucuza çalışan göçmen 

İşçileri -Suriyeli kuryeleri piyasada çalıştırmaya başladılar. 

Motokurye çalıştıran iş yerlerinde yapılan işlerin her aşaması denetlenmeli. Denetleme olmadığı zaman zaten patronlar istedikleri gibi işçileri çalıştırıyor, hiçbir hakkımızı alamıyoruz.

Kuryelik çocuk oyuncağı değil. Bizim haklarımızı savunacak yine bizden başka kimse yok. Patron bizi sömürüyor, müşteriler üzerimizde büyük baskı kuruyor, trafikte can güvenliğimiz yok, yaşamımızı sürdürmek bizim için başlı başına zor bir iş. Ama çok açık bir gerçek var. Bütün olumsuzluklara karşı çıkabiliriz. Hakkımızı arayabiliriz. Tek kişi yaptığımızda bize kapıyı gösteriyorlar. Oysa yan yana gelsek, bir arada hakkımızı arasak hem haklarımızı alır hem insanca muamele görür hem de işimizi kaybetmeyiz. Çalışma şartlarımızı düzeltebiliriz. İnsanca çalışacak koşulları yakalayabiliriz. Burak kardeşimiz gibi gencecik yaşında patronların kazancı için yaşamını kaybeden kuryelerin olmaması için örgütlenmeliyiz. 

Kuryecilik ciddiyet isteyen bir iş. Yaşamımıza sahip çıkmak için bugün boş verirsek, yarın bugünden daha kötü olacak. 

Burak kardeşimizin ve bu mesleği yaparken iş kazalarında kaybettiğimiz diğer kardeşlerimizin anısını mücadele ederek yaşatabiliriz. Bu patronlarla, bizi kötü çalışma koşullarına mahkum eden anlayışlara karşı mücadele etmeliyiz. Denetleme yapılacaksa biz talep etmeliyiz. Bir haksızlığa uğrayan kardeşimiz varsa biz hep birlikte haksızlığın düzeltilmesi için çaba göstermeliyiz. Patronlar kazansın diye hayatımızı kaybetmemek için el ele vermeliyiz.

​İstanbul’un Arnavutköy ilçesinde Musa Usta isimli bir dürümcüde komi olarak işe alınan ancak ehliyetsiz olduğu halde motosikletli kurye olarak çalıştırılan 16 yaşındaki Burak Demir, 17 Ağustos Cumartesi günü yağmurlu havada siparişe gönderilmiş ve geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetmişti.