Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi (THTM) laik, bağımsız, egemen bir ülke, devletçi-planlı bir ekonomi ve tüm yurttaşların eşitlik ve kardeşlik içinde, refah ve aydınlığa kavuşacağı bir toplumsal sistem için yola çıktı.
Meclis, geçtiğimiz haftasonu ilk hazırlık toplantılarını düzenledi. Önümüzdeki günlerde yerelliklerdeki seçimlerle temsilcilerin seçileceği oluşum, 26 Aralık’ta ilk oturumunu yapacak.
‘Benim gibi düşünen milyonlar olduğunu biliyorum’
THTM’nin ilk katılımcılarından biri, akademisyen Doç. Dr. Cangül Örnek.
Örnek, Türkiye’nin çok kritik bir dönüm noktasında olduğunu, önümüzdeki dönemde laikliğin korunması için her şeyin yapılması gerektiğini düşünüyor. “Laiklik herkes için çok önemli ama ama özellikle kadınlar için bir ölüm kalım meselesi. Benim gibi düşünen milyonlar olduğunu biliyorum.”
Ancak, Örnek’e göre, örgütlü mücadele edilmediği sürece geçmiş kazanımların dahi elde tutulması mümkün değil.
“Daha önemlisi, bu mücadelenin emek mücadelesiyle, emperyalizme karşı mücadeleyle birleşmesi lazım. Bunlar ayrı kulvarda durduğunda seküler kesimlerin bir takım milliyetçi-ırkçı söylemlerin peşinden gittiğini ya da bazı sermaye gruplarından medet umduğunu görüyoruz. Ama ne uluslararası bir güç ne de Türkiye'deki büyük sermaye, laikliği ve bu ülkede özgür-eşit yurttaşlar olarak yaşama hakkımızı önemsiyor.”
Cangül Örnek, bu nedenle yan yana gelinmesi, herhangi bir çıkar çevresine değil, kendi gücümüze dayanılması gerektiği kanaatinde: “Ben THTM'yi bu yüzden önemsiyorum ve çalışmalarına bu yüzden katılıyorum.”
‘Kemalistler ile sosyalistlerin bir arada mücadele etmesi gerekiyor’
THTM, birçok katılımcı tarafından, Kemalistlerle sosyalistlerin ortak mücadele zemini olarak niteleniyor. Cangül Örnek, burada “herkes için eşit yurttaşlık hakkının” savunulması gerekliliğinin altını çiziyor: “Bugün artık, herkes için eşit yurttaşlık haklarını savunan Kemalistler ile sosyalistlerin bir arada mücadele etmesi gerekiyor.”
“TBMM'nin etkisizliği, seçim mekanizmasının bugünkü Türkiye'nin ortaya çıkışındaki payı düşünüldüğünde artık halkın kendi örgütlenmesiyle yol alması lazım. Şu anda hakim olan çaresizlik psikolojisini aşmanın yolu da bu. Bence el ele verirsek THTM bu örgütlenmenin zemini olabilir.”
Örnek’e göre, gündemdeki yeni Anayasa sürecinde THTM çok önemli bir işlev üstlenebilir. “Ne TBMM'deki muhalefete ne de sandığa güvenemeyeceğimiz ortamda iş bize düşüyor. Başkalarının yapmadığı muhalefeti eleştirerek yol alamadığımızı gördük. Özellikle Cumhurbaşkanlığı seçimi bu gerçekle bizi yüz yüze bıraktı. O yüzden ‘biz ne yapabiliriz’ sorusuna gerçek bir yanıt vermemiz gerektiğini düşünüyorum. Bu yanıtın THTM olması gerektiğine yürekten inanıyorum.”
