Suriye'ye karşı 'Kore taktiği' gündemde

Suriye Ulusal Konseyi Dış İlişkiler Komitesi Üyesi Halid Hoca, Suriye'ye karşı dış müdahale için koşulların olgunlaştığını söyledi. Hoca, müdahale için 377 sayılı BM Kararı'nın kullanılmasını savundu. Bu karar ABD'nin Kore müdahalesinin hemen ardından kabul edilmişti.

Rusya ve Çin'in, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne taşınan ikinci Suriye'ye yaptırım planını veto etmesinin ardından, Suriye'ye yönelik askeri müdahalenin Güvenlik Konseyi'nin etrafından dolaşılarak gerçekleştirilmesi konusunda arayışların başladığı biliniyor. ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'ın, 6 Şubat günü yapılan BM Güvenlik Konseyi oylamasının sonucunu şiddetle eleştirirken, bunun işaretini de vermiş, çeşitli açıklamalar Konseyin by-pass edilmeye çalışılacağı yönündeki görüşleri güçlendirmişti.

ABD ve müttefikleri bu konuda çalışırken, Suriye Ulusal Konseyi'nden de planları ele veren bir açıklama geldi. Asia Times'a konuşan Suriye Ulusal Konseyi'nin Dış İlişkiler Komitesi Üyesi Halid Hoca, Suriye'ye yönelik dış müdahale için koşulların olgunlaştığını söyledi.

Halid Hoca, bir yandan "Özgür Suriye Ordusu" olarak anılan ve ABD, İngiltere ve Fransa tarafından silahlandırılıp eğitilen, komuta kademesi Türkiye'nin Hatay ilindeki kampta konuşlanan silahlı örgütün Suriye Ulusal Konseyi ile ilişkilerini ortaya koyarken, bir yandan da BM'nin 377 sayılı kararı uyarınca, BM Genel Kurulu'nun üçte ikisinin oyu ile bir tampon bölge kurulması kararının çıkarılabileceğini, böylesi bir kararın "Özgür Suriye Ordusu" için de meşru olacağını söyledi.

"Barış İçin Birlik" Kararı olarak bilinen 377 sayılı BM kararı, 3 Kasım 1950 tarihinde kabul edilmişti. Bu karar çerçevesinde, BM Genel Kurulu, BM Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesinin alacağı kararları geçersizleştirebiliyor.

ABD'nin Kuzey Kore'ye yönelik saldırısının başlangıcından 5 ay sonra kabul edilen 377 sayılı karar, Sovyetler Birliği'nin, Konsey'i saldırı kararı alamaz hale getirmesine geçici bir çözüm bulmak üzere alındı. BM Güvenlik Konseyi üyesi Sovyetler Birliği, konsey üyeliğine Çin Halk Cumhuriyeti yerine "Milliyetçi Çin" olarak bilinen Tayvan'ın alınmasını protesto ettiği için Güvenlik Konseyi'ni boykot etmek amacıyla daimi üyelikten geçici olarak çekilmiş, Konsey'i, saldırı kararı alamaz hale getirmişti.

Şimdi, Suriye'ye yönelik askeri müdahalenin zeminini yaratmak için, bir kez daha 377 sayılı kararın kullanılma ihtimalinin seçenekler arasında yer aldığı anlaşılıyor.

"Barış İçin Birlik" Kararı ne diyor
BM'nin 377 sayılı "Barış İçin Birlik" Kararı'nda, BM Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesi arasında herhangi bir konuda birlik sağlanamaması durumunda nasıl bir çözüme varılacağı konusunda, şu ifadeler yer alıyor:

Barışa karşı bir tehdit olması, barışın bozulması ya da bir saldırı eylemi durumunda Güvenlik Konseyi, daimi üyeleri arasında oybirliği bulunmaması nedeniyle barışın ve uluslararası güvenliğin korunmasındaki temel sorumluluğunu yerine getirmezse, Genel Kurul, barış bozulmuş ya da bir saldırı eylemi olmuşsa, barışı ve uluslararası güvenliği yeniden sağlamak için, gerektiğinde silahlı kuvvet kullanılması da kapsam içine girmek üzere, alınacak toplu önlemler konusunda, üyelere gerekli öğütlemelerde bulunmak amacıyla sorunu gecikmeksizin inceleyecektir. Eğer o sırada Genel Kurul toplantı içinde bulunmuyorsa, o konudaki istemi izleyen 24 saat içerisinde, olağanüstü ve ivedi biçimde toplanabilir. Böyle bir olağanüstü ivedi toplantı ya üyelerinin herhangi 7 olumlu oyu ile Güvenlik Konseyi'nin, ya da Örgüt üyelerinin çoğunluğunun istemi üzerine yapılır.

(Soysal İsmail, Türkiye'nin Uluslararası Siyasal Bağıtları, cilt 2 (1945-1990), Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara,1991, s.87 ve devamı)

Suriye Ulusal Konseyi ile "Özgür Suriye Ordusu"nun işbirliği
Halid Hoca'nın Asia Times'a verdiği röportajda dikkat çeken bir diğer konu da, Suriye Ulusal Konseyi ile "Özgür Suriye Ordusu" arasındaki ilişkinin giderek arttığına ilişkin bilgiler vermesi.

Halid Hoca, bir iki ay önce Hatay'daki kampa gelerek "Özgür Suriye Ordusu" lideri Albay Riyad El Esad ile işbirliği konusunda anlaşmaya vardıklarını belirten Suriye Ulusal Konseyi Başkanı Burhan Galyun'un, kısa bir süre önce de kampa ikinci ziyaretini gerçekleştirdiğini bildirdi. Hoca, ziyaretin amacının, Suriye "muhalefet"inin bu iki grubu arasındaki "dayanışma"yı tazelemek olduğunu söyledi.

En son, Suriye'de ordudan ayrılan en üst rütbeli asker olan General Mustafa Ahmed El Şeyh'in Suriye'den Türkiye'ye geldiği ve başından bu yana örgütün birinci adamı olan Albay Riyad El Esad ile arasında iktidar mücadelesinin baş gösterdiği, bunun da örgüt içinde bir yarılmaya neden olduğu açığa çıkmıştı. Başından bu yana örgütün başında olan El Esad'ın "asker"lerine para vermekte zorlanmaya başladığı konusundaki bilgi de göz önünde bulundurulduğunda, Galyun'un ziyaretinin mali yardım sağlanması konusunu da içerip içermediği ve Suriye Ulusal Konseyi'nin Özgür Suriye Ordusu ile ilişkilerinin ne kadar derin olduğu sorusu akla geliyor.

(soL - Dış Haberler)