El Kaide lideri Ayman El Zevahiri, 8 dakikalık bir video yayımlayarak Suriyeli muhaliflere desteğini dile getirdi.
Zevahiri, Esad yönetimine yönelik mücadelenin sürdürülmesini talep ederek, “eğer özgürlük istiyorsak, bu rejimden kurtulmalıyız. Adalet istiyorsak bu rejime karşılık vermeliyiz” diye konuştu. Zevahiri, ayrıca Suriyeli muhaliflerden, Esad rejimini devirmek için hiçbir devlete güvenmemelerini istedi.
El Kaide lideri, bir internet sitesinde yayınlanan video kaydında, Türkiye, Irak, Ürdün ve Lübnan'daki müslümanlara da, Şam yönetimine verdikleri mücadelede Suriyelileri yalnız bırakmamaları çağrısında bulundu.
Özgür Suriye Ordusu ve El Kaide
El Kaide Suriye’de yaşanan gelişmeleri başından itibaren dikkatle takip etmiş, Esad rejimine karşı muhaliflere her türlü desteği vermişti.
Irak kaynakları bir süredir, Irak'taki El Kaide militanlarının Suriye'ye geçmekte olduklarını belirtiyordu. Birkaç gün önce Irak İçişleri Bakanlığı müsteşarı tarafından Iraklı silahlı milislerin iki ayrı geçiş noktasından Suriye’ye giriş yaptıklarını doğrulamış, ancak bu kişilerin El Kaide militanı olup olmadığı konusunda bir açıklamada bulunmamıştı.
Geçmiş aylarda, Esad yönetimine yakın bir dizi Arap gazetesi Libya’nın El Kaidesi olarak bilinen Libya İslamcıları Ordusu'ndan 600 ila 1500 arası sayıda savaşçının Suriye'ye sızdığını yazmıştı. El Kaide Libya yöneticisi Abdülhakim Belhac'ın Türkiye-Suriye sınırında görüldüğü de basına yansımıştı.
Genelkurmay Başkanı Jan Kahveci de Bekaa'daki Arsal köyüne gelen Suriyeli mülteciler içinde El Kaidelilerin olduğundan şüphelendiğini söylemişti. Kahveci, Suriye muhalefetinden olduğu söylenen mültecilerin bir bölümünün de Suriye'ye silah kaçıran El Kaideliler olduğunu dile getirmişti.
Suriye’deki isyanın başını çeken Özgür Suriye Ordusu ile görüşmeye giden bir gazeteci, Belhac tarafından komuta edilen Trablus Askeri Konseyi'nin iki numaralı ismi olan El Kaide yöneticisi El Mehdi Hatari ve yine Belhac'ın yüzbaşısı Kikli Adem’i Özgür Suriye Ordusu yöneticileri ile birlikte gördüğünü aktarmıştı.
Suriye’de 40’tan fazla kişinin hayatını kaybettiği bombalı saldırıda Suriye yönetimi El Kaide’yi sorumlu tutmuş, ancak Özgür Suriye Ordusu El Kaide’nin olayla bağlantısı olmadığını savunup bombalı saldırıda hükümetin parmağı olduğunu iddia etmişti. Pek çok ABD gazetesi Özgür Suriye Ordusu’nun açıklamasını kaynak göstererek saldırıdan El Kaide’yi değil Esad yönetimini sorumlu tutmuştu.
Libya’dan Suriye’ye
11 Eylül saldırıları ile birlikte ABD’nin en azılı düşmanı ilan edilen El Kaide, “Arap Baharı” sırasında ABD’nin “sıkı dostu” oluvermişti. Ayaklanmaların boy gösterdiği pek çok ülkede El Kaide, NATO ve ABD’nin devirmek istediği yönetimlere muhalif olan halkın yanında yer aldı, çoğu zaman bu muhalefete öncülük etti.
El Kaide Libya’ya “ileri demokrasi” getirmek üzere harekete geçen NATO ve ABD güçlerinin yanında yer almış, isyancıları yönlendiren öznelerin başında gelmişti. El Kaide militanları adeta Libya’daki isyanının omurgasını oluşturuyordu.
ABD hapishanelerinde, özellikle de Guantanamo’da terör suçlusu olarak tutulan bazı El Kaide militanlarının, Libya’daki savaşta NATO ve CIA ile kol kola mücadele elen isyancılara öncülük etmeye başladığı gözlerden kaçmamıştı. Örneğin Ahmet Hamuda bin Kumu, ABD’nin Guantanamo Üssü’nde 5 yıldan fazla bir süre boyunca ‘El Kaide üyesi’ olduğu şüphesiyle hapis tutulduktan sonra Libya’da baş gösteren Kaddafi karşıtı muhalefetin adı anılır savaşçılarından biri olmuştu.
Trablus’a yapılan saldırının komutanı olan El Kaide militanı Abdülhakim Belhac’a NATO’nun onayı ile Trablus’taki en önemli isyan birliklerinden biri emanet edilmişti. 2007'den beri Libya'daki El Kaide'nin şefi olan Belhac, "Libya devriminin kahramanı" unvanıyla anılır olmuştu.
İsyana öncülük eden El Kaide militanları Belhac ile sınırlı değildi. Bingazi'deki en üst düzey askeri komutan İsmail es Salabi, Derna'daki komutan Abdülhakim el Esadi ve Ulusal Geçiş Konseyi'nin merkezinde duran Ali Salabi de El Kaide militanlarıydı.
(soL - Dış Haberler)