Chemnitz olaylarının sorumlusu Alman Demokratik Cumhuriyeti mi?

Çeyrek asır önce emperyalist Almanya tarafından iltihak edilen Alman Demokratik Cumhuriyeti'nin Chemnitz kentinde, Pazartesi günü sayıları 6 bine yaklaşan eli sopalı faşist, esmer tenli kimi gördülerse üzerine çullandı. Antifaşistlerin direnişini engellemek konusunda pek becerikli Alman polisi, Nazilerin kenti esir alması karşısında hiçbir şey yapmadı.

Tevfik Taş

Çeyrek asır önce emperyalist Almanya tarafından iltihak edilen Alman Demokratik Cumhuriyeti'nin Chemnitz kentinde Pazar akşamı Daniel H. Adında 35 yaşında bir Alman yurttaşının kavga sonucunda bıçaklanarak yaşamını yitirmesini fırsat bilen faşist örgütlerin kışkırtması ile sokağa dökülen faşist sürüler onlarca göçmeni darp edip, yaraladı. 

Pazartesi günü sayıları 6 bine yaklaşan eli sopalı faşist göçmen avcıları, esmer tenli kimi gördülerse üzerine çullandılar. Antifaşistlerin direnişini engellemek konusunda pek becerikli Alman polisi, Nazi sürülerinin kenti esir alması karşısında hemen hiçbir şey yapmadı. Antifaşistlerin örgütlenerek sokaklarda direniş göstermeleri üzerine lütfedip ağzı köpüklü Nazileri belirli bir alanda tutmaya gayret gösterdi.

Derken Salı akşamı saat 20:48'de bölgenin tanınmış faşisti, Batının İslamlaşmasına Karşı Vatansever Avrupalılar (PEGİDA) Hareketi Sözcüsü Lutz Bachmann Twitter hesabından bir resmi belgeyi dolaşıma soktu. 

Pazar akşamı öldürülen Daniel H.'yı öldürdüğü iddia edilen zanlıların tutuklama emrini içeren savcılık dosyası, yalnızca devlet kurumlarında saklı kalması gerekirken, bütün Nazi örgütlerinin sosyal medya hesaplarından aynı anda düğmeye basılmış gibi servis edildi.

Geçen hafta Dresden'de ZDF kameramanını polis marifetiyle 45 dakika iş göremez hale getiren AfD-PEGİDA yürüyüşünün sivil şikayetçisi Federal Kriminal Dairesi'nin LKA elemanı çıktı. PEGİDA şefinin poliste, Adalet Bakanlığı'nda dostları var. Polis yasak olduğu halde Hitler selamı vereneleri, ''Yabancılar Defolun!'' sloganını atanı kovuşturmuyor. 

G20 Hamburg protestoları için ''video desteği'' alıp, İtalya ve Fransa'da bile ev operasyonları yapan polis-yargı, Chemnitz'de suspus oldu. 

Alman siyaseti beylik laflar edip konuşadursun, arka kışlada beslenip büyütülen faşist hareket, katliamcı yüzünü bir kez daha gösterdi. Devlet yetkililerinin iddia ettiği gibi, devletten bağımsız mı? 

Asla!

Alman istihbaratının Nazi teşkilatları ile koordineli çalıştığını kanıtlayan binlerce belge mevcuttur. Bakan kim? İlgilenen kim?  Zamana yay, unuttur... Temel taktik budur. 

Resmi devlet doktrinine göre Almanya'da faşizm yok. ''Aşırı sağ'' var. O da ''aşırı sol''a karşı. Faşizmi kabul etmeyen bir devlet, en başta antifaşizmi gayrı meşru ilan etmek istiyor demektir. Boşuna denmiyor, Alman devletinin sembolü kartalın sağ gözü kördür diye.

Chemnitz kenti, reel sosyalizmin karşıdevrim tarafından çözülmesi sonrasının Alman coğrafyasındaki en etkili cinayet şebekesi olarak tarihe geçen NSU'nun merkez üssü niteliği de taşıyor. Mundlos, Böhnhardt ve Tschäpe üçlüsünün Alman kontrgerilla labaratuvarlarında idman ettirilip, dolaşıma sokuldukları kenttir Chemnitz. 

Ölüm korkusunun kol gezdiği Chemnitz sokaklarındaki olaylar için ana akım medya asıl sorumluyu ilan etti bile: Chemnitz, Alman Demokratik Cumhuriyeti'nin bir kenti olduğu için ve ADC'de  ''özgürlükçü atmosfer olmadığı'' için bu durum, ''otoriter kişilik'' gelişimine yol açmışmış!

ALMANYA'DA ANTİFAŞİZMİ GAYRI MEŞRU İLAN EDEN, FAŞİZMİN OLMADIĞI TEZİ CHEMNİTZ'DE ÇÖKMÜŞTÜR

Başta Mölln ve Solingen olmak üzere pek çok batı Alman kentindeki göçmen kıyımları el çabukluğu ile unutturuluyor. ''Otoriter kişilik'' analizcilerinin tek kaygısı Almanya'nın ''dünyadaki imajı'' kaygısıdır. Bu kadar da olmaz ki! Kameraların ve polisin şefkatli bakışları önünde Hitler selamı verilmez ki!

ADC'nin batı tarafından yutulması ile başlayan antikomünist restorasyon süreci, karşıdevrim güçlerinin gemi azıya aldıklarının işaretleriyle doludur. Chemnitz'de kapitalist resmi devlet tezi çökmüştür. Faşizmi aşırı sağ diye meşrulaştırma makyajları akmış, Alman faşizminin çirkin yüzü bir kez daha açığa çıkmıştır. Yerleşik düzenin bütün sözde ''ciddi'' kurumlarının, Nazilerin işbirlikçisi ya da göz yumanı oldukları bir kez daha suçüstü yakalanmıştır.

Şimdi sıra antifaşist siyasetin hakiki meşruiyetindedir. Alman sonbaharı, düzenin pullarının bir bir döküldüğü günlere girmiştir. Almanya solu, savunmacı antifaşizm koyundan çıkıp, düzen değişikliği talebini dile getirme ödeviyle sorumlu olduğunu daha fazla öteleyemez. Geçiniz demokrasi palavralarını!

Alman Demokratik Cumhuriyeti'ni savunmayan, faşizmin ''aşırı sağ'' ambalajı içinde kitlelere yutturulmasının önüne geçemez.