Erdemol: 'Suriyeliler için Erdoğan deccal, Türkiye halkı ise dost'

Maltepe Nâzım Hikmet Kültürevi'nde soL ve Cumhuriyet yazarı Mustafa Kemal Erdemol'un katıldığı ve Suriye izlenimlerini anlattığı bir panel gerçekleştirildi. Erdemol, Suriyeliler için Erdoğan'ın bir deccal, Türkiye halkının ise dost olduğunu vurguladı.

Mayıs ayı başında dünyanın birçok ülkesinden gazetecilerle birlikte Suriye'ye giden ve milletvekili seçimlerini yerinde izleyen Cumhuriyet ve soL yazarı Mustafa Kemal Erdemol, izlenimlerini Maltepe Nâzım Hikmet Kültürevi'nde düzenlenen panelde paylaştı. Suriye'de tanık olduğu gerçeklerle medyada anlatılanların birbirinden oldukça farklı olduğuna değinen Erdemol, Suriye halkının Erdoğan ile Türkiye halkını ayrı yerlere koyduğunu gördüğünü, ilkinin bir deccal, ikincisinin ise dost olarak görüldüğünü ifade etti.

Erdemol'un izlenimlerini anlatırken dile getirdiği bir diğer önemli bir nokta “Şu anda halk arasında Esad gitsin söylemi yerine terör bitsin söyleminin güç kazandığı” ifadesi idi.

“Medya Suriye olaylarında yalan söylüyor”
Konuşmasına medyada Suriye hakkında çıkan haberlerle tanık olduğu gerçeklik arasındaki büyük farka dikkat çekerek konuşmasına başlayan Erdemol “Suriye gittiğimde medyada anlatıldığı gibi bir sıkıyönetim hali, olağanüstü bir durum bekliyordum, ancak havalimanından Şam'a kadar olan mesafede ne bir askeri birlik ne de tank gördüm. Şam'da dolaşma imkanı buldum, insanlar sokaklarda rahatça gezebiliyor, kafe ve benzeri yerlerin sabaha kadar açık olduğunu ve gündelik hayat normal devam ediyor” dedi. Erdomol, benzer bir sürecin Romanya'da Çavuşesku'nun devrilmesi için işletildiğini hatırlatarak "'binlerce insan öldürüldü' şeklinde yalan haberler günlerce medyada işlendi, bugün yine aynı yalan Suriye konusunda yayılıyor" dedi.

“AKP'nin Esad'la ilişkilerinin bozulmasının arkasında ABD'nin İran politikası var”
"Nasıl oldu da daha 2009 yılında işbirliği yapan ve orduları ortak tatbikat yapan iki ülkenin düşman kesildiğini?” soran Erdemol “ABD'nin Irak işgaline destek talebini reddeden ve Filistin direnişini desteklemeye devam eden Esad'ı ABD emperyalizmine yakınlaştırmak isteyen AKP'nin Esad'la başta iyi geçindiğini ancak bu baharın kısa sürdüğünü çünkü 'Arap Baharı' denilen süreçle birlikte emperyalizmin Suriye politikasının 'Esad gitmeli' şeklinde değiştini, AKP'nin de dış politikasını buna göre değiştirdiğini” belirtti. “Bugün Suriye olaylarının arka planında ABD'nin İran'a yönelik olası bir operasyonun ipuçlarını görebiliyoruz" diyen Erdemol "Lübnan'da son günlerde yaşanan çatışmaların Suriye'yi zor durumda bırakarak, yönetimi devirmeyi ve İran'ı bölgede yalnızlaştırmayı hedeflediğini” vurguladı.

"Esad gitsin söylemi yerine terör bitsin söylemini güç kazandı"
Erdemol konuşmasında Suriye muhalefetine de değinerek “Şu anda muhalefetin güçsüz olduğunu, bunun en büyük sebebinin ise birleşik bir güç oluşturamamaları ve birçok grubun dağınık hareket etmesinden kaynaklandığını, Arap Birliği'nin bu grupları toplantıya davet ettiklerini ancak hiçbir grubun katılmaması nedeniyle toplantının iptal olduğunu” anlattı. “Annan Planı'nı kabul eden Esad'ın büyük bir meşruiyet kazandığını" dile getiren Erdemol "Şu anda halk arasında Esad gitsin söylemi yerine terör bitsin söyleminin güç kazandığı” belirtti.

“Suriye halkı için Erdoğan ayrı Türkiye ayrı”
Erdemol Suriye'ye ulaştığında Türkiye'den gittiği için nasıl karşılanacağını, halkın ne tepki vereceğini merak ettiğini belirterek “Suriye halkı ayrım yapmasını çok iyi bilen bir halk, onlar açısından Erdoğan'ın nerede Türkiye'nin nerede durduğu konusu çok açık" dedi. Erdemol, Suriye halkının Erdoğan'a “deccal” gözüyle baktığını ancak Türkiye halkına büyük bir sempati ve dostluk beslediğini, Türkiye'ye karşı herhangi bir düşmanlık taşımadığını” belirtti. Ayrıca Suriye'de yaşayan iki Türk vatandaşıyla konuşma fırsatı bulduğunu belirten Erdemol, Türklerin kendisine “burada yaşamaktan memnunuz” dediklerini belirtti.

“Seçimlere katılım yüksekti”
Orada bulunduğu süre zarfında seçimlere de tanıklık eden Erdemol, seçimlere katılımın yüksek olduğunu, halkın adaylara oy verdiğini, bunun yanında seçim sürecini bütün yönleriyle takip ettiklerini ve bunda herhangi bir sıkıntının yaşanmadığını, Suriye yönetiminin kendilerine bu konuda bir baskı yapmadığını tersine seçimi izlemenin anayasal bir hak olduğunu, Türk ve dünya basınında çıkan 'Suriye muhalefetinin grevi ülkede hayatı felç etti' söyleminin de yalan olduğunu çünkü aynı gün bütün şehri dolaştığını ve buna tanık olmadığını” ifade etti.

Panel soru ve cevaplarla sona erdi.

(soL - İstanbul)