Başbakan’ı tutuklamak

Twiggy Garcia, 17 Ocak Cuma günü restorana gelip işbaşı yaptığında, o günün, her zamanki sıkıcı iş günlerinden çok farklı geçeceğinin elbette farkında değildi.

Shoreditch, doğu Londra’nın lüks restoranlarından biri. Sahibi ve aynı zamanda Independent gazetesinde köşe yazan şef Mark Hix’in menüye yalnızca “tavuk veya et” diye iki seçenek sunması ve garsonların müşterilere sadece bunu sorması, “Karışmayın, kırmızı mı beyaz mı onu seçin, gerisini ben sizden daha iyi biliyorum zaten” diyen özgüvenli bir restoranla karşı karşıya olduğumuzu kanıtlıyor. Duvarlarda asılı duran, sanatçı Damien Hirst’ün işleri, bu lüks hissiyatını hepten güçlendiriyor, ki Hirst, iki günlük açık artırmada 200 milyon dolara satılan “iş”lerine bakıldığında insanda “ben böyle modern sanatın da, sanat piyasasının da” diye ağız dolusu küfretme isteğini en fazla uyandıran isimlerden biri, ama bu ancak başka bir yazının konusu olabilir, bizim Twiggy’ye dönmemiz daha yerinde.

Sekiz kişilik masada oturanlardan birini gördüğü anda, kalp atışları hızlandı. Şüphe yok, masada oturan kişi, eski Britanya Başbakanı Tony Blair’dı. Twiggy, yanındaki garson arkadaşına dönüp “Sence gidip tutuklayayım mı” diye sorduğunda, nabzının daha da yükseldiğinden şüphe etmemiz için hiçbir neden yok.

İngiltere’nin artık fiilen kadük ama yine de yürürlükte olan kadim yasalarından biri, “yurttaş tutuklaması”, her yurttaşa, suçu bilinen veya suçu o anda işlemekte olan bir kişiyi tutuklayıp kolluk güçlerine teslim etme yetkisi veriyor.

Irak’ta kimyasal silah olduğuna dair kanıtların ellerinde olduğunu söyleyip, ülke işgal edildikten yıllar sonra bunun yalan olduğunu itiraf eden iki kişiden biri olan Tony Blair’in tutuklanması için kurulan arrestblair.org sitesi, eski Başbakan’a yurttaş tutuklaması yapılması için başına 2 bin 150 sterlin ödül koymuş durumda - kampanya bütçesinin dörtte birini bu işe ayırmışlar.

Twiggy kararını verdi, yürümeye başladı, elbette duvarlarında milyon dolarlık resimler asılı bu restorana muhtemelen asgari ücretin çok üzerinde bir parayı bırakıp gidecek olan masadaki müşterilerin hiçbiri kendilerine yaklaşan garsonu görmediler, görseler bile önemsemediler çünkü neyin görüleceğine gözle beyin arasında gerçekleşen kimyasal tepkimelerden çok, algı denilen ve sayısız faktör tarafından belirlenen karmaşık olgu karar veriyor, Twiggy eski Başbakan’a arkadan yaklaştı, elini omzuna koydu, “Mr. Blair! Bu, barışa karşı işlenmiş bir suç üzerine yapılan bir yurttaş tutuklaması, daha açık konuşmam gerekirse Irak’a karşı hiçbir geçerli nedeni bulunmayan bir savaş yürütme kararınız bu suç. Sizi, suçlamalara yanıt vermek üzere benimle en yakın karakola kadar gelmeye davet ediyorum” dedi.

Oysa siyasetçi türünün, ki bunların sıradan insanlardan ayrı bir tür olduğunu iddia etmeyi kafasına koymuş bir kişi rahatlıkla inandırıcı sayısız kanıt bulabilir, bu türün zor durumlarda kıvırma potansiyeli yüksektir. Blair de türünün usta temsilcilerinden biri olarak garsona “Peki Suriye’de yaşanan vahşet konusunda ne düşünüyorsunuz” diye sorup Suriye’ye niye müdahale edilmesi gerektiğine dair uzun ve duygusal nitelemelerle dolu cümleleri arka arkaya sıraladığında Twiggy, Blair’in oğullarından birinin masadan sessizce kalkıp alt kattaki güvenliği çağırmak üzere merdivenlere yöneldiğini çoktan fark etmişti. O da hızlıca tüydü restorandan, bir daha da geri dönmedi. Tıpkı kendisinden önce 5 kişinin daha başına geldiği gibi başarısızlıkla sonuçlanan yurttaş tutuklaması denemesi işine mal oldu ama hiç pişman değil. “Yıllardır fantezisini kurduğum bir şeydi Başbakan’ı tutuklamak” diyor.

Blair, masadakilerle birlikte yemeğe konan sinek gibi hissettikleri garsonun ortadan kaybolmasının ardından eğlencesine devam etti, hesabı ödeyip kalkıp gittiler. Blair, şu sıralar taşıdığı “Ortadoğu Barış Elçisi” sıfatıyla tarihin ironilerinin vücut bulmuş bir temsilcisi olarak ortalıkta dolanıp niye Suriye’ye saldırılması konusunda nutuklar atmayı sürdürüyor.

* * *
Eski Başbakan’ı tutuklamaya kalkmanın bir “çıldırma noktası” olduğu için konuyu yazdığımı düşünebilirsiniz ama pek doğru bir tahmin olmaz bu.

Niyetim, daha ziyade, biz çıldırdığımızda aklımızda bulunsun diye not düşmekti: Başbakan’ı tutuklamaya giderken, bir kişi olmamakta fayda var.

Milyonlar olmak yararlı olabilir.