Yağma sırası Kapadokya'da...

AKP tarafından Meclis'e sunulan düzenlemeyle birlikte, 'yatırımcının önü açılsın' diye Kapadokya bölgesi, kamu kurumu olup olmadığı bile kuşkulu bir örgütün tek yetkili olacağı bir yapıya bırakılacak.

Kadir Sev

Dün Meclis Başkanlığı’na 68 AKP milletvekilinin imzasıyla, Kapadokya ile ilgili bir yasa teklifi verildi.

Kapadokya Alanı olarak belirlenen bölgede, arkeolojik; kentsel ve doğal SİT alanları; turizm koruma ve gelişim bölgesi; milli parklar üzerindeki, Devlete ait olan ve çeşitli kurumları aracılığıyla kullandığı bütün yetkilerin, yeni kurulacak bir İdareye bırakılması öngörülüyor.

Teklif yasalaşırsa belediyelerin yetkileri de tırpanlanacak.

Genel gerekçesinde, korumaya ilişkin yetkilerin farklı idari merciler arasında dağıtılmış olmasının hem karmaşaya yol açtığı hem de yatırımcıların çok uzun ve ağır bürokratik süreçlerle boğuşmak zorunda kaldığı vurgulanıyor.

Yatırımcının önü açılsın diye Kapadokya bölgesi, kamu kurumu olup olmadığı bile kuşkulu bir örgütün tek yetkili olacağı bir yapıya bırakılacak.

SINIRLARI BİLE NET OLARAK BELİRLENMEMİŞ

Teklifin 6’ncı maddesindeki anlatımdan, Kapadokya alanının Nevşehir, Ürgüp ve çevredeki birçok belediyeyi kapsadığı anlaşılıyor. Tasarıda başkaca bilgi yok. Demek ki bu kadarıyla yetinmemiz isteniyor. 

Kapadokya Alanının sınırlarını gösterdiği varsayılan bir kroki ile on sayfa boyunca koordinat bilgilerinin yer aldığı bir cetvel eklenmiş. Krokinin bir kopyası aşağıda. Ne anlayabilirseniz… Aslında bunun pek de önemi yok. Çünkü sınırlarının İdarenin isteği üzerine Cumhurbaşkanlığı Kararnameleriyle değiştirilebileceği belirtiliyor.

DEVLET YETKİSİNİN NE TÜR BİR İDARİ YAPIYA KULLANDIRILACAĞI BELİRSİZ

Teklifte, kurulacak İdarenin görevleri, yetkileri ve gelirlerinin nelerden oluşacağı gibi konularda düzenlemelere yer veriliyor.

Ama “İdare” olarak adlandırdıkları yapının niteliği belirsiz. Teklifin ikinci maddesindeki tanım dışında bilgi yok; “Kapadokya Alanının tarihi ve kültürel değerleri ile jeolojik/feomorfolojik dokusunun ve doğal kaynak değerlerinin korunması, yaşatılması, geliştirilmesi, tanıtılması, gelecek kuşaklara aktarılması, planlanması, yönetilmesi ve denetlenmesi amacıyla kurulan idareyi,” deniliyor.

Bütün bilgi bundan ibaret.

Oysa kurmayı düşündükleri İdareye, eyalet yetkisi tanımışlar denilse abartı sayılmaz.

Hazinenin, kendi özel mülkiyetindeki taşınmazları üzerinde bile, İdarenin onayını almadan yetki kullanması yasak. Satış, kira, irtifak hakkı kararlarında İdarenin uygun görüşünü almak zorunda.

İdare, istediği takdirde Hazinenin özel mülkiyetindeki ya da devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlar, ormanlık alanlar, bedelsiz olarak tahsis edilebilecek.

Alanın bütününe ilişkin üst ölçekli planları hazırlamak; nazım ve imar planlarını onaylamak gibi yetkileri olacak. Belediyelere söz hakkı bile tanınmamış. Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kuruluna, kültür varlıklarını koruma bölge kurulu müdürlüklerine, koruma, uygulama ve denetim bürolarına ve çevre ve şehircilik il müdürlüklerine verilen yetkilerinin hepsini kullanma yetkisiyle donatılıyor.

KAPADOKYA ALAN KOMİSYONU NE YAPAR VE KİMLERDEN OLUŞUR?

Teklifin 5’nci maddesiyle 2863 sayılı yasa ile kültür varlıklarını koruma bölge komisyonlarına verilen yetki ve görevleri kullanmak üzere Kapadokya Alan Komisyonu adlı bir kurul öngörülmüş.

Üyelerini kim seçer…ne yöntemle seçilirler…ne tür özellikte olmaları gerekir… statüleri nedir…kamu görevlisi mi sayılırlar… çalışma ve karar alma yöntemleri nasıl olacak… gibi bir dizi sorunun yanıtı yok.

Böyle bir Kurula, Kapadokya Alanı içerisinde doğal sit alanlarının tescili, sınır değişiklikleri ve yeniden değerlendirilmesi gibi kararlar alma yetkisi tanınacak. Üstelik verdiği kararlara kamu kurum ve kuruluşları, belediyeler ile gerçek ve tüzel kişiler uymak zorunda.

GELİRLERİ

Kurulacak İdarenin kamu kurumu niteliğinde olmayacağı algısı uyanıyor.

Gelirlerinin açıklandığı 6’ncı maddesinde; Genel Yönetim-Merkezi Yönetim Bütçesi ya da AOÇ gibi özel bütçeli kuruluşlar dışında ve onlara benzemeyen bir yapı oluşturulmaya çalışıldığı görülüyor.

Maddede “Gelirleri” değil; “İdareye aktarılacak gelirler” denilmiş. Bütçe ödeneklerinden hiç söz edilmiyor. Kamu değil yani…

Başka belirtiler de var. “İdareye aktarılacak gelirler” şöyle sıralanıyor; “Nevşehir İl Özel İdaresi, Kapadokya Alanı sınırları içerisindeki belediyeler, Ürgüp Ticaret ve Sanayi Odası ve Nevşehir Ticaret ve Sanayi Odasının bir önceki yıl kesinleşmiş bütçe gelirlerinden en az yüzde bir oranında ayrılacak paylar…İdarece verilecek idari para cezalarından elde edilecek gelirler…Bakanlık Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü bütçesinden aktarılacak tutarlar.”

Ne olduğu belirsiz bir yapılanmaya “ceza kesme” yetkisi tanınmak istenmesi de ayrıca dikkat çekiyor.

UYGULANMAYACAK YASALAR

İdare 4734 sayılı Kamu İhale Yasasına tabi olmayacak. Ayrıca, Damga Vergisinden; bağış ve yardımlar nedeniyle veraset ve İntikal ile Emlak vergilerinden, tapu kadastro döner sermaye hizmet bedelinden; Harçlar Yasasından bağışık tutuluyor.

İdareye bağış yapanların, sponsor olanların harcadıkları tutarları gelir ve kurumlar vergisi matrahından düşmeleri öngörülüyor.

DEVLET MEMURU ÇALIŞTIRMALARI YASAK

Teklifte, Devlet memurlarının; kamuda çalışan sürekli işçiler ile öğretim elemanlarının, kendi istekleri ve kurumlarının onayıyla İdare kadrolarında istihhdam edilebilecekleri kuralına yer veriliyor ve hemen ardından; “kurumlarıyla ilişkisi İdare ile iş sözleşmesi yapmalarıyla son bulur” deniliyor. 15 yıldan az hizmeti olanlara emekli ikramiyesi de ödenemiyor. İşten ayrılırken kıdem tazminatı süresinin hesabında dikkate alınır denilmiş.

BÖYLE GARİP BİR TEKLİF NEDEN VERİLMİŞ OLABİLİR?

Milletvekillerinden birinin aklına gelip çalakalem yazdığı bir metin olmadığı görülüyor. 68 AKP Milletvekili imzalamış. Üzerinde AKP damgasını taşıyor. Dahası, basına grup başkan vekili açıkladı. Bütün bunlar işin ciddiye alındığını gösteriyor.

Büyük bir olasılıkla seçim ortamıyla oluşan karmayadan yararlanıp çıkarmayı planlıyorlar.