İşte AKP'nin Osmanlıca sevgisi: Arşiv binası otel oldu, belgeler tehlikede

Cumhurbaşkanı Erdoğan "isteseler de istemeseler de bu ülkede Osmanlıca da öğrenilecek ve öğretilecek" derken, Osmanlıca sevgisi yine "paraya" tosladı. Osmanlı arşivleri binası otel yapılırken, yeni bina dere yatağına yapıldı. Dere yatağındaki tarihi belgelerse silinmeye yüz tuttu.

19. Eğitim Şurası'nda Osmanlıcayı  zorunlu ders haline getirmeye yönelik komisyon kararına yönelik tepkiler devam ederken, Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İlimde çok büyük güçlere sahip olan bir milletin bu ilmi kaybetmesi felakettir. Bunun öğrenilmesini istemeyenler var. İsteseler de istemeseler de bu ülkede Osmanlıca da öğrenilecek ve öğretilecek. Bu dinin bir sahibi var. Sahibi bu dini dünya var oldukça muhafaza edecektir" dedi.

Erdoğan'ın bu sözleri sonrası bugün gündeme gelen Osmanlı Arşivleri binası AKP'nin "Osmanlıca" sevgisinin de sınırlarını ortaya koydu. Sultanahmet'te bulunan Osmanlı arşivlerinin bulunduğu 400 yıllık tarihi bina para hırsıyla otel yapılınca arşivler dere yatağında bulunan Kağıthane'deki bir binaya taşındı. CNN Türk'ün haberine göre,  ticarethane Sokak’ta bulunan Başbakanlık Osmanlı Arşivi binası boşaltılır boşaltılmaz tadilata alınmış, binanın etrafına önce büyük duvarlar örülmüştü. Başına da “Başbakanlık Osmanlı Arşivi restorasyon çalışması” yazılmıştı. Ancak çalışmalar zamanla yerini lüks bir otele bıraktı. Arşiv bahçesinde bulunan limon, defne ve asma ağaçları da kesildi. İnşaat sırasında asırlık çınarlar da zarar gördü, kurumaya terk edildi.

Mülkiyeti İstanbul İl Özel İdaresi'ne ait bina, İpekyolu Kuyumculuk Kıymetli Taşlar Turizm Otelcilik San.Tic.Ltd.Şti tarafından kiralanarak, otele dönüştürüldü. Otel de açılarak hizmete girdi. Yaklaşık 100 milyon belge ve 370 bin defterin bulunduğu arşiv için ise Cendere Vadisi’nde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ait arsanın bir bölümü ile hazine tarafından Milli Eğitim Bakanlığına tahsisli arsanın bir bölümünden oluşan toplam 55 bin 809 metrekarelik alan tescillendi. Hassa Mimarlık tarafından projeleri hazırlanan arşiv sitesinin ihalesi, TOKİ tarafından gerçekleştirildi.

ORTAYLI TEPKİ GÖSTERMİŞTİ

Yaklaşık bir yıl önce açılışı yapılan yeni Osmanlı Arşivleri binası Kağıthane Deresi’ne olan yakınlığı ve bir o kadar merkeze uzak oluşu sebebiyle tartışmalara neden oldu. Uzmanlar arşivi, Kağıthane Deresi'nin çok yakınına, rutubetin bir yere götürmenin risklerine dikkat çekmiş ve uyarıda bulunmuştu. Prof. Dr. İlber Ortaylı, basına yansıyan demeçlerinde, "Başbakanlık Osmanlı Arşivi’nin yeri Bab-ı Ali’dir. Osmanlı arşivini Kağıthane’ye taşımak ayıptır, görgüsüzlüktür, densizliktir. Eski bir imparatorluğun, eski bir milletin yönetimine yakışmıyor bu kadar laubalilik" diye çok sert bir şekilde tepki göstermişti.

Arşiv binasının Kağıthane'de yapıldığı yerle ilgili meslek odaları da olumsuz görüş bildirmiş, İnşaat Mühendisleri odası, taşkın alanı içine arşiv gibi özellik taşıyan binaların yapılmasının yanlış olduğunu açıklamış, "Dere yatakları içerisinde bulunan yerleri arşiv binası olarak kullanmamak lazım" denilmişti.

RUTUBETTEN ZARAR GÖRÜYOR

Uzmanların uyarısını haklı çıkaran iddialar, geçtiğimiz Haziran ve Temmuz aylarındaki yağışların ardından gündeme geldi. Dere yatağındaki binayı su bastığı, binada oluşan çatlaklar nedeniyle arşive su sızdığı ve arşivden kokular gelmeye başladığı iddiaları basına yansıdı. Arşivde çalışan araştırmacılar ise bazı belgelerin ıslak ya da nemli olduğunu ileri sürdü.

Bunun üzerine Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü'ne konuyu sordu. Ancak verilen cevapta, “Belge muhafazısı için her türlü modern önlemin alındığını ve sistemde nem alma nem vermenin dünya standartlarında yapıldığı” belirtildi.