İstanbul, Ankara, İzmir'den sağlık emekçileri anlatıyor: Ne durumdayız?

‘Tıbbi maske yalnızca birkaç saat korumasına karşın, gün içinde yalnızca 1 maske hakkınız bulunuyor, o da dağıtan kişinin elinde kaldıysa… Birden fazla kumaş maske aldım, yıkayarak gün içinde değiştiriyorum.’

soL - Haber Merkezi

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve diğer yetkililer koronavirüsle mücadele kapsamında ihtiyaç duyulan sağlık malzemelerinin yeterli olduğunu her fırsatta dile getiriyor.

Buna karşın birçok hastanede sağlık emekçileri yetersiz malzemelerden dert yanıyor. 

Sağlık emekçileri hastanedeki gerçek tabloyu soL'a aktarırken, kimi sağlık çalışanları verilen maskeler yetersiz olduğu için elde bulunan maskeleri yıkayarak kullandığını, kimi sağlık emekçileri aynı önlükle birçok hastaya bakmak zorunda kaldıklarını, kimi sağlık emekçileri ise "N95 takmasanız da olur" diyen hastane yönetimleri bulunduğunu aktardı. "Salgınla mücadelede beslenmeniz çok önemli" diyen hastanelerin 36 saat nöbet tutan sağlık emekçilerine kaşar ekmek-ayran vermesi de cabası...

‘YIKAYARAK KULLANIYORUM’

Ankara Şehir Hastanesi’nde sağlık çalışanlarının maskeye erişim güçlüğü, pandemi ilanının ilk gününden bu yana sürüyor. Kovid-19 tanı ve şüpheli hastaların yatırıldığı 1 ve 3 nolu kuleler dışında kalan polikliniklerde, maske bulunmuyor. Her binada "maskeden sorumlu" bir sağlık personeli sorumluluk alırken, kimi binalarda imza karşılığı olacak şekilde maske veriliyor.

Sabah saatlerinde işe gelen sağlık çalışanları, önce maske dağıtımı yapan kişiye erişmeye çalışıyor. soL'a konuşan bir hekim, "Tıbbi maske yalnızca birkaç saat korumasına karşın, gün içinde yalnızca 1 maske hakkınız bulunuyor, o da dağıtan kişinin elinde kaldıysa" diyor.

Bazı sağlık çalışanlarının, yıkanabilir kumaş maske aldığı görülürken, bu maskelerin kullanımının sağlıklı olmadığı biliniyor. Bir hemşire "Birden fazla kumaş maske aldım, yıkayarak gün içinde değiştiriyorum" diyor.

‘ÖNCESİNDE BİR PLANLAMAMIZ YOKTU’

İstanbul’da bir hastanede çalışan sağlık emekçisi, “Hastaneler salgına hazır mıydı?” sorumuza verdiği yanıtta, büyük eksikler yaşandığını söyledi.

“Hastanelerin hazırlığıyla ilgili büyük sorunlar olduğunu söyleyebilirim. Bir hafta içinde tüm hastaneyi korona hastanesi haline getirdik, servisleri boşalttık. Ama bunu hasta geldikçe yapmış olduk, öncesinde bir planlamamız yoktu” diyen sağlık emekçisi, tablonun daha da ağırlaşabileceğini söylerken, “Son bir hafta içinde İstanbul’daki hastanelerin yoğun bakımları yüzde 50 ile yüzde 70 arasında doldu, bizim hastanede yoğun bakım ve servis doldu. Vaka geldikçe kervan yolda düzenlenmeye çalışıldı” diye konuştu.

Son bir haftanın panik halinde geçtiğini aktaran sağlık çalışanı, “Personel sayısı konusunda da OECD ülkeleriyle karşılaştırıldığında tablomuz zaten pek parlak değil, son sıralardayız. Önümüzdeki hafta İstanbul’da servis ve yoğun bakımlarının büyük ölçüde dolacağını da düşündüğümüzde buraya dair ciddi bir hazırlık olduğunu söyleyemiyoruz maalesef” ifadesini kullandı.

‘N95 KULLANMANIZA GEREK YOK DEDİLER’

İzmir 9 Eylül Tıp Fakültesi Hastanesi’nde görev yapan sağlık emekçisi de hastanelerin salgına ne kadar hazırlıksız olduğuna ilişkin açıklamalarda bulundu.

“Salgın ilk başladığı dönemde sağlık çalışanları olarak aklımızda buna dair hiçbir bilgi yoktu. Hastanemizde bu salgına karşı önlemler alınmış değildi. Hastanemize ilk şüpheli vakalar gelmeye başladığı zaman hastane yönetiminde bir telaş başladı” diyen sağlık emekçisi, hastane yönetiminin sahada çalışan sağlık emekçilerine başlangıçta hiçbir bilgi vermediğini aktardı.

Sonrasında konuya ilişkin bir toplantı yapıldığını aktaran sağlık emekçisi, yaşadıklarına ilişkin şunları anlattı:

“Virüsten korunma yollarına ilişkin toplantı gerçekten bizi korumaya yönelik önlemler yerine elimizde olanlarla yetinmemiz ve bunların bizi koruyacağı şeklinde geçti. Bir anda hastane boşaltılmaya başlandı. Bu süreçte bizler yüksek risk gruplarının içinde bulunduğu servis çalışanları Kovid-19 şüpheli hastaları servise almaya başladık.

Yeterli izolasyonu elimizden geldiğinde sağlamaya çalıştık ama ne kadar oldu emin degiliz. Bir süre sonra ‘N95 takmanıza gerek yok, zaten cerrahi maske koruyor' denildi ve servisin N95 maske kotası kapatıldı. Elimizdeki N95 maskeleri uzun süreli kullanmak zorunda kaldık. Servisin cerrahi maske kotasını da 2/3 oranında düşürdüler. 16 saatlik nöbette sadece iki cerrahi maske ile çalışmak zorunda kaldık, kalıyoruz. Pandemi servisi açıldı sonrasında ama servis düzeni ve yönetimi hakkında yine kimse net bilgiye sahip değildi. Servise gittiğimiz tam korumalı ekipmanlar bekledik ama yine yok dediler."

‘İYİ BESLENENİN DİYORLAR, KAŞAR-AYRAN VERİYORLAR’

"Verilen N95 maskeleri 5 gün kullanmamızı söylüyorlar. Verilen gözlükleri ise dezenfekte ederek tekrar tekrar kullanıyoruz. Önlük giyiniyoruz şu an ama hastanede maalesef önlük az miktarda ve her hasta için bir tane önlük bulamıyoruz. Bir tedavi saatinde bir önlük giyip onunla bütün hastaları geziyoruz. Bunların yanında ısrarla sağlık çalışanları düzenli beslenin, uyku düzenine önem verin denmesine rağmen hastane de bize gelen akşam yemeği sadece ekmek arası kaşar ve ayran.

16 saat 32 saat nöbet tutan bir sağlık çalışanının bu besinle ayakta durup hastalarla ilgilenmesini bekliyorlar. Bir de dezenfektanlar var, o ise tam bir fiyasko. El dezenfektanı taleplerimiz sürekli geri çevriliyor, yeterli miktarda el dezenfektanımız da yok maalesef."